Yüzde 99’u Müslüman ülke
Çocukluk yıllarımdan beri duyduğum bir sözdür yüzde 99 Müslüman ülke olduğumuz. Özellikle de siyasilerin dilinde pelesenk olmuş bir söz aynı zamanda. Parayla imanın kimde olduğunun bilinmediğine de inanılan ülkem de kimler nereden nasıl tespit etmişlerse bu rakama ulaşmışlar. Veya şöyle de söylemek gerekir, kimler neyi amaçlayıp topluma böyle bir bilgiyi empoze ediyorlar?
Asr-ı saadet olan Medine devletinde bile hiçbir zaman yüzde 98 bile olmamış bu sayı. Allah Resulü Medine İslam Medeniyetinin temellerini attığında orada Yahudiler, Hristiyanlar, Müşrik Araplar, Mecusiler gibi birçok etnik kökenler vardı ve hepsi bir arada yaşadılar. Bugünde var ve kıyamete kadar da onlarda bizlerde var olacağız ve birlikte yaşamanın şartlarını sağlayacağız, sağlamak zorundayız.
İnternette paylaşılan iki videodan bahsederek ülkeler nasıl durumda biz nasıl bir durumdayız hep birlikte idrak edelim. Efendim bu iki videodan birisi Avrupa ve Amerika’da diğeri de bizim Elâzığ’ımızda kayda alınmış görüntüler. İlk önce Avrupa ve Amerika’dakinden başlayalım. Her iki kıta üzerinde yapılan sosyal deneyde Müslüman gençler batıdaki İslamifobiya ile Hristiyanların kendi kutsal kitaplarına bakış açılarını test etmek istiyorlar. Bunun için bir İncilin kapağını Kur’an-ı Kerim kapağıyla değiştiriyorlar ve İncil’den ayetler diye Avrupa ve Amerika’nın çeşitli eyaletlerinde insanlara sorular soruyorlar. Özellikle bayanlara Kur’an ayetiymiş gibi İncil’in kadınlar hakkındaki görüşlerini okuyorlar. Kadınlar da müthiş bir tepki, zaten Müslümanlar barbar diyeni mi ararsınız, en olumlu kitap İncil diyeni mi, cevaplar gırla gidiyor. Tabi gençler bunun bir İncil olduğunu, sadece kapağının değiştirildiğini söyleyince de müthiş şok yaşıyorlar. Hatta Hollandalı bir bayan yarı tebessümle gözleri bile yaşarıyor. Hakeza Amerika’dakiler de benzer durumlar söz konusu. Diğeri de bizim Elazığ’ımız genç bir kardeşimizin yaptığı sosyal deney. Bu kardeşimiz de batıdakinin tersine Diyanet işleri başkanlığının Kur’an mealinin kapağını değiştirip İncil kapağı yerleştiriyor. Çarşıda-pazarda karşılaştığı insanlara İncil’den ayetler okuyacağını neler hissettiklerini soruyor. İnsanımızın hali pür melalini içim sızlayarak izledim. İncilin tahrif edilmişliğinden tutun kesinlikle böyle bir şey olamaz diyenleri mi ararsınız tam bir cehalet serüveni. Video çok uzun da içlerinde imam hatiplilerinde bulunduğu yorumcuların içinde orta yaşlarda bir ağabeyimizin cevapları beni gerçekten çok üzdü. Okunan ayet Hakka süresi ayet 17. Bu ağabeyimiz itiraz ediyor, kesinlikle böyle bir şey olamaz, Hristiyanlar tahrif ettikleri için böyle yazmışlar diye feveran ediyor. Okudu yerin Kur’an-ı Kerim ayeti olduğunu söylüyor ağamız yine itiraz ediyor, tercüme ederken yanlış kelime kullanılmış diyor. Kur’an okuyor musunuz, mealinden takip ediyor musunuz sorunuza ağam, tabi diyor Müslüman ne okuduğunu bilmeli, okuduğunu anlamalı, Müslüman uyanık olmalı, zeki olmalı diyor. Sunucumuz esas bombayı şimdi patlatıyor. Fatiha süresinde "İyyake nağbudu ve iyyake nestain" diyor, ne demek diyor. Ağamız mabudum, Allahlım demek diyor. Ağlamamak için kendimi zor tuttum.
Evet dünyaya kafa tutan, İsrail’le nasıl anlaşma yapılır diye feveran eden kardeşlerim hangi Müslümanlıktan, hangi İslam dan bahsediyorsunuz? Böyle iğdiş edilmiş düşüncelerle mi dünyaya meydan okuyacaksınız? Ve bu üst akıl denen akıl nasıl bir akıl ki Hristiyan’ı Hristiyanlıkla, Müslüman’ı Müslümanlıkla kandırıp kendi içlerinde bile bir birlerine kırdırıyor. Tam İllimunati mantığı. Kaldı ki bir kardeşimiz sosyal medyadan bana ver yansın ediyor. Peygamber efendimiz Müslümanları hiç ezdirmedi, Yahudilerle savaştı diyor da diyor. Ya Allah’ınızı severseniz, Hz. Muhammed (SAV) kime gönderildi, Müslümanlara mı yoksa Müslümanlar inandıkları için mi Müslüman oldular? Başka bir ifadeyle Kur’an bütün insanlığa gönderildi Müslümanlar teklife kendilerini muhatap kabul ettikleri için Müslüman oldular. Yoksa Yahudiler, Hristiyanlar, putperestler artık adına ne derseniz deyin Kur’an’ı kabul etmediklerinde Allah’ın kulu olmaktan kurtuluyorlar mı? İsrail’le anlaşmanın ümmete zulüm olduğunu iddia eden kardeşim bir kez baktın mı ümmet ne demek? Kısaca kendilerine peygamber gönderilmiş topluluk demektir. Buna göre de Peygamber efendimizin Risalet’inden sonra teklife muhatap olan kabul etsin etmesin herkes Peygamberimizin ümmetidir. Şimdi ümmet ümmete zulüm ediyor demek oluyor. Konu çok uzun ve derin, yer ve zaman kısıtlı. Başka bir yazıda devam etmek üzere,
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile...
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.