Ahmet DEMİRKAYA


Kader Cehaletleri


Eski köye yeni adet getirmeyeceğim, doğru bir bilginin eski köyde uğradığı kıyımın doğrusunu dile getireceğim. Ama önce her zaman söylediğim bir şeyi burada bir kez daha tekrar etmek istiyorum. En kötü sistem sistemsizlikten daha iyidir. Farklı bir deyişle, kurallarına uyulmayan hiçbir sistem kendisinden beklenileni veremez. 
Malumunuz geçtiğimiz haftalarda önce İsveç daha sonrada Hollanda da Kur’an’ı Kerim yakılarak Müslümanların tepkisi çekildi. Gerek siyasilerden gerekse dini çevrelerden de çok büyük tepkiler peş peşe geldi. Allah var adamlar da çokta tınmadılar. Bir iki siyasi açıklamalarla olayı geçiştirirler sonra da unutulur gidilir. Ne bekliyorsunuz, ortalığın ayağa kaldırılmasını mı?  Çok beklerisiniz.
Adamlar bizim kaynaklarımızı bizden daha iyi inceleyip bizden daha fazla bilgi sahibi oluyorlar. Bunun içinde nereden nasıl vuracaklarını iyi ayarlıyorlar. Çünkü bu ne ilk provokasyon ne de son olacak. Ta ki biz kendi öz kaynaklarımızı adam gibi okuyup doğrusunu öğrenip doğru kararlar verene kadar. Bizde de doğruları dile getirmek öyle kolay olmasa gerek. Zira elin adamı bu tür eylemlerini rahat rahat yaparken bizimkiler bir iki çemkirip oturur yerine ama bizden birileri işin doğrusunu dile getirmeye görsün sokak ortasında linç ederler.
Linçten korkup Kur’an gerçeğini haykırmayalım mı? Elbette hayır, nefesimizin son demine kadar doğruları yazmaktan geri durmayacağız. Zira biz hesabımızı Din gününün sahibine vereceğiz. 
Bu uzun girişten sonra yazının başındaki konuya dönebiliriz. Evvela bizim inanç sistemimizde kadercilik gibi yanlış bir anlayış hakim. Daha doğrusu kaderi bilerek veya bilmeyerek yanlış tanımlayıp diğer yanlışları da bunun üzerine inşa ederek inananların elini kolunu bağlayan bir inanca dönüştürdükleri bir gerçek. İnsanlar akıllarıyla idrak ederek hayatlarını idame etmesi gerekirken nefislerinin isteklerini yerine getirdiğinde karşılaştıkları zorlukları “alın yazısı, kader” diyerek işin içinden sıyrılmaya çalışıyor. Daha doğrusu kendini boşlukta hissedip sığınacak bir liman arıyor ama yanlış başlangıç başka yanlışlara kapı araladığı için doğrusunu bulmakta da zorlanıyor. 
Kader kelimesi Kur’an’ı Kerimde farklı kalıplarda 100 den fazla yerde geçer ve aldığı eklerle de farklı anlamlar içerir. Ayetleri bağlamlarından koparıp kaderi sadece alın yazısına indirgeyip kulun yaptığı her hata da Allah’ı suçlamak Kur’an’ın ruhuna aykırı olduğu gibi Allah’a haksızlık yapmak olur. Böyle iman eden birinin yanlışlardan yalanlardan kurtulması mümkün değil. Allah’ın TAKDİR ettikleri de kaderdir, kulun tercih ettikleri de kaderdir. Bu ikisini bir birinden ayırt etmek gerekir. Eh bunun için de biraz zahmet edip ayetleri bağlamlarında okuyup anlamak lazım. 
Yüce Allah’ın canlı cansız bütün varlıkları yaratmış olması, her bir şeye ayrı ayrı görev tevdi etmiş olması ve bütün varlıkları yaratılış kurallarına göre uygun hareket ettiriyor olması ilahi kaderin tecellisidir. Yaratılmışların içinde hiçbir varlık yoktur ki O’nun koyduğu kurallar dışında hareket etsin. Yalnız insan müstesna. Bir kimyacı olarak her zaman verdiğim şu basit örnekle bunu teyit edebiliriz. Hidrojen yanıcı, parlayıcı ve patlayıcı bir elementtir. Oksijen de yakıcı. İkisinin birleşiminde su meydana gelmektedir. Hidrojen ve oksijen farklı ortamlarda bir araya gelerek birçok farklı bileşik oluşturabilir. Ancak su olması için iki hidrojen ve bir oksijen elementi olmazsa olmazdır. Bu kuralı bütün kimyacılar bir araya gelse mümkünatı yok değiştiremez. Bu ilahi bir yasa, ilahi bir kaderdir. Bunun gibi milyarlarca örnekler var tabiatta. Bunlar akılsız, idraksiz varlıklar olduğu için sadece konulan kanunlar çerçevesinde hareket ederler, bundan başka sorumlulukları da yoktur. 
İnsan bu varlıklar gibi değildir. Akıllı, şuurlu ve sorumluluk sahibi olarak yaratılmıştır. Zaten diğer varlıkların bu özel durumlarını araştırıp ortaya çıkarıp bugün ki bilimin oluşması da insanın sorumluluğu gereğidir. Bu ve buna benzer sorumluluklarını nasıl yerine getireceğine ışık tutması için de insana insandan peygamber ve kitap gönderilmiş. Kur’an ayetlerinin yol göstericiliğinde kâinat ayetlerinin de okunmasını istemiş ilahi kanun koyucu. İnsanda bu sorumluluğu üstlenmiş, ister buna iman etmiş olsun isterse itibar etmemiş olsun bu sorumluluğu öyle ya da böyle yerine getiriyor. 
Kur’an’ı hıfz etmek, ezberlemek güzel bir şey. Bu ilahi mesajı kıyamete kadar taşımaya vesile oluyorlar. Ancak ne var ki, bunu sadece sevap kazanmak için yapmak yerine anlamını da idrak ederek nesillere ışık tutmaları en güzeli olur. Bu yapılmadığı için geçmişte otoritelerin bilerek veya bilmeyerek yaptıkları yanlış tanımlamalar günümüz insanını tanınmaz Müslüman kütleler haline getirdiği bir vakıa. Görsel ve sosyal medyadan da görüldüğü üzere Müslümanım diyen birçok zavallı her haltı yemeyi kendine meşru görüyor başına bir şey geldiğinde kader deyip işin içinden sıyrılmaya çalışıyor. 
Çünkü bunları kurtaracak öyle kaçamak yollar icat edilmiş ki insanlar bu kadar rahat suç işleyebiliyor. Mesela içinde bulunduğumuz Recep ayı. Recep, Şaban ve Ramazanın diğer Arabi aylardan hiçbir farkı yok. Ramazanı özellikli kılan bu ayda Kur’an’ın indirilmiş olması, Kadir gecesinin bu ayda olması. Bunun dışında kulların sorumluluklarını bütün aylarda yerine getirmeleri gereken zamanlardır. Yani kulların kaderi sorumluluklarını yerine getirdikleri fiillerdir. 
Yaptıklarımızdan, yapmadıklarımızdan, yapmak isteyip de yapamadıklarımızdan sorumluyuz. Öyle elin adamını suçlayarak Kur’an’a sahip çıkılmış olmuyor. Zaten onlarında aldırış ettiği yok. Özellikle ahlaki ve ahkâm hükümlerini hayatımıza tatbik etmediğimiz sürece sadece sloganlarla savunur görünürüz. Ki adamlar da bunu bildiği için çok rahatlar. Özetle söylemek gerekirse, Rabbimizin İsra süresi 13 nçü ayette buyurduğu gibi “Biz her insanın KADERİNİ kendi çabasına bağladık”. Kur’an’ı anlamak için okuyun biraz lütfen.
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile..  
 

Husumetlisi tarafından vurulmuştu, hayatını kaybetti

Husumetlisini otomobilden indiği esnada tabancayla vurdu

İş adamı fabrikadaki patlamada hayatını kaybetti

Vatandaşlar yangını meraklı gözlerle izledi

Gebze'de sanayi tüpü patladı: 2 ölü

Kule vinçlere çarpan gemiden denize düşen malzemeler toplanıyor

Darıca'da kadın cinayeti! Pusu kurularak öldürüldü

Kocaeli’de mağazanın deposunda yangın

Jandarma Komutanlığında yaralanan asker hayatını kaybetti

Akıl almaz olay: Damper yüksek gerilim hattına değdi, sürücü elektrik akımına kapıldı

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 30 26 1 3 48 81
2.Fenerbahçe 30 25 1 4 54 79
3.Trabzonspor 30 15 11 4 11 49
4.Beşiktaş 30 14 12 4 4 46
5.Kasımpaşa 30 12 11 7 -2 43
6.İstanbul Başakşehir 30 12 12 6 3 42
7.Rizespor 30 12 12 6 -11 42
8.Antalyaspor 30 10 9 11 2 41
9.Adana Demirspor 30 9 9 12 7 39
10.Alanyaspor 30 9 9 12 -4 39
11.Sivasspor 30 9 10 11 -7 38
12.Samsunspor 30 10 14 6 -6 36
13.Kayserispor 30 10 11 9 -7 36
14.Ankaragücü 30 7 11 12 -3 33
15.Hatayspor 30 7 11 12 -4 33
16.Konyaspor 30 7 11 12 -11 33
17.Gazişehir Gaziantep 30 8 15 7 -10 31
18.Fatih Karagümrük 30 7 14 9 -4 30
19.Pendikspor 30 7 15 8 -27 29
20.İstanbulspor 30 3 20 7 -33 13

YAZARLAR