1. YAZARLAR

  2. Ahmet DEMİRKAYA

  3. Terörün Ankara mesaisi
Ahmet DEMİRKAYA

Ahmet DEMİRKAYA

Terörün Ankara mesaisi

A+A-

Geçtiğimiz cumartesi günü Ankara’da yaşanan menfur saldırıyla sarsıldık, yine içimize ateş düştü. Terörü yapan kim olursa olsun, kimden gelirse gelsin savunulacak hiçbir yanı yok ve şiddetle kınıyorum. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet yaralılara acil şifa temenni ediyorum.

Malumunuz bu tür olayların akabinde herkes bir şeyler söylüyor,  ortalık uzmandan geçilmiyor. Lakin bu lanet terörü bitirecek en ufak bir açıklama yok. Yapılan açıklamaların hiç biri vatandaşı tatmin etmiyor. Zira yangın bütün vücudu sarmış, kimse kimseyi anlamak için dinlemiyor kimsede bir şeyler anlatmak için anlatmıyor. Herkes karşısındaki suçlama yarışına girmiş adeta. Üstelik terör hız kesmeden eylemlerine devam ediyor. Böylesine ülkenin tamamını sarmış, topyekûn milletin kendisine yapılan bu eylemlerde olayları siyasileştirmek, kişiselleştirmek hiç kimseye yaramaz sadece bu ülkeyi bölmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürer. Milletin beklentisi gerek bütün siyasilerden, gerekse sorumlu yöneticilerden birlik beraberlik mesajları verilmesi ve sağduyulu davranılması. Bu aşamada Sayın Davutoğlu’nun davetine icabet eden Sayın Kılıçdaroğlu çıkışta yaptığı açıklamaların bir bölümü tasvip edilemese de toplantıya katılması bu birlik beraberlik mesajı gayet anlamlıdır. Kanaatimizce ülkenin rahatlaması için bütün partiler aynı duyarlılığı göstermeliydi.

Bizim konu hakkındaki görüşümüz şudur ki; Türkiye de olan terör olaylarını içimizdeki bir mesele olarak görüp yorumlamak son derece hatalı sonuçlar verir diye düşünüyoruz. Hatırlanacağı üzere daha bundan birkaç hafta önce Amerika’da uluslararası bir toplantı oldu. O toplantı da Obama, Putin görüşmesi olacak mı, olmayacak mı, el sıkışacaklar mı rest mi çekecekler diye. Kamuoyuna yansıyan görüntüler de el sıkışarak ayrıldılar. Akabinde Rus jetleri söz de IŞİD’i vurmak için Suriye semalarında sotelemeye başladı. IŞİD’i vuruyoruz diye de özgür Suriye ordusunu ve rejime karşı savaşan muhalif gruplar vuruldu. Düne kadar kapalı rejim görüntüsü veren İran ise karadan bodoslama dalacağını taahhüt etti. Bu arada da Rus jetleri sınırlarımızı ihlal etti ve olayı kıytırık açıklamalarla geçiştirdi. Cumhurbaşkanımız Rusya’ya çok şiddetli tepki gösterdi. Oysa Ruslarla iler çok iyi gidiyordu, birçok ticari anlaşmalarımız vardı. Üstelik Rusya da Suriye gibi yakın komşumuzdu ve Avrupa’nın ambargosuna karşın biz kendileriyle anlaşmalarımız söz konusu idi. Bütün bunlara rağmen Rusya’nın hava sahamızı tacizi kabul edilebilir bir kriter değil hiç şüphesiz. Buradaki esas sorun etrafımız bu denli ateş çemberiyle çevriliyken halen içeride düşman aramanın, eylemleri şu yaptı bu yaptı demenin bir mantığı yoktur. İstihbarat zafiyeti, güvenlik yetersizdi tartışmasının da ülkeye hiçbir yararı yoktur. Rahmetli Mahir Kaynak’ın dediği gibi bu tür eylemlerin kime yaradığına, kimlerin bu eylemlerden faydalandığına bakılmalı. Ne AK Parti’ye, ne CHP’ye, ne MHP’ye ve ne de HDP’ye yaramadığı kesin. Şu ana kadar ki sözlü saldırılara baktığınız da AK Parti’ye bırakın yaramasını tamamen kendisine karşı yapıldığı açıktır. Lakin bu ülke sadece AK Parti’nin değil, 78 milyonun ortak değerleridir. Bu ülke bölünürse kimseye yar olmaz bizden sonraki nesillere hesap da veremezsiniz. Gün birlik zamanı, gün kardeşlik zamanı, gün kazmayla kürekle yeniden istiklal mücadelesi verme zamanı. Bu zamanı iyi değerlendirmeyenleri tarihin vicdanına havale ediyor, bir kez daha politikalarını ve aldıkları kararları gözden geçirmeleri gerektiğini düşünüyoruz.

 

Selam ve dua iler hoşça kalın sağlıklı kalın…

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.