İman sorumluluktur, takva ise sorumluluğun zirvesi. Hiç şüphesiz insan olmadan önce beşerdik ve de şaşardık. Akıl ve iradeyle önce insan olma sorumluluğuna sahip olduk. İman ise bunların gereğini yerine getirmedeki gayrettir.
Yeryüzünde iman etmeyen hiçbir varlık yoktur. Hatta ateistler bile inanmamaya inanıyor. İnsanı insan yapan ise akıl ve iradedir. Aklını kullanamayan tam iman etmiş de sayılmaz. O nedenle vahiy, aklı ve iradeyi kullanmada insana yardım için gönderilmiştir.
Görünür görünmez, bilinir bilinmez tüm varlıklar Allah’a kulluk ederken zariyat süresi 56 ayette “insanları ve cinleri bana kulluk etsinler diye yarattım” demesi insana akıl ve iradesini hatırlatmaktan ibarettir. Hesap gününde sorgulanacak olanda insanı diğer canlılardan ayırt eden akıl ve iradesidir.
İbadetler, sevap kazanma mekanizmaları değil akıl ve iradeyi diri tutmak için ahlaka yardım olsun diye emredilmiş. Elbette ki ahlaki sorumluluğun bilinciyle yapılan ibadetlerin karşılığı vardır. Ancak akıl ve iradeyi ne kadar ahlaki kullandığımıza bağlı.
Buraya kadar sorumluluk sorumluluk deyip durduk da ne sorumluluğu, neyin sorumluluğu? Asıl açıklık getirilmesi gereken bu. İnsanlık alemi öyle ya da böyle inandığı dinin şekil kısmını yerine getiriyor. Bizim de içinde bulunduğumuz inanç coğrafyasının sakinleri bunun elli yüz kat fazlasını yapıyor.
Oysa gelin görün ki bu coğrafya da kan ve göz yaşı hiç eksik olmuyor. Hadi bunları geçtik küçücük bir virüs cumalarını, teravihlerini, cemaatlerini ellerinden aldı da gıkları çıkmıyor.
Sahi neredeler sair günler de Müslümanları uçuran, cennetlere koşturan hocalar, şehyler bilimum zevatlar, korona günlerinde hiç sesleri çıkmıyor? İnsanları Allah dostuyum diye kandıran bu zerzevat dost oldukları Allah’tan niye yardım isteyip şu virüs belasını insanlığın başından savuşturmuyorlar?
İsteyemezler zira Allah Kur’an gibi mükemmel bir kitabı yardım olarak göndermiş zaten. Siz anlamazsınız diye insanları Kur’an dan uzaklaştırıp şeklen ibadetlere boğarsanız virüs için Allah’tan yardım istemeye de yüzünüz olmaz.
Dini, imanı anlatmayı meslek edinenler diğer mesleki alanlarda insan yetiştirilmesinin önünü sahte cennet vaatleriyle tıkarlarsa böyle virüslü günlerde Allah’a değil elin gavuru dediğiniz adamlara el açarsınız, açtırırsınız.
Ne diyelim Rabbim önce insanlara aklını, iradesini kullanabilmeyi, sonra da Kur’anla yeniden imanlarımızı tazelemeyi nasip etsin.
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile…
