Bugün sizinle asırlardır bize hep oyun kuran ve Osmanlı’yı paramparça eden, bugün de Ortadoğu üzerinde Amerika ile birlikte emperyal sömürgecilik emelleri ve büyük İsrail hayalleri kurarak Müslümanların kanını döken; Özellikle de Müslümanların kalesi olan ülkemizi parçalamaya çalışan Avrupa’nın yakın geleceği üzerine konuşalım. Yetmiş yıl öncesine kadar sürekli birbiriyle savaşan, didişen, birbirlerinin kanını döken; ikinci dünya savaşından sonra ise zoraki Avrupa Birliği diye bir birlik oluşturan fakat artık dağılma aşamasına gelen bu zoraki karma ve çakma ilişki, yakın gelecekte tam olarak dağılma sürecine gireceği gibi, Avrupa ülkeleri kendi içlerinde de dağılma aşamasına geçecek inşallah. Kader mutlaka üç kıtaya huzur getiren Osmanlı'yı paramparça yapmalarının bedelini Avrupa’ya ödetecek yani "Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner" misali Avrupa’nın hesabı ağır olacak. Bir diğeri ise Avrupalı dağılmanın asıl acısını geçmişte sömürdüklerinin, hala sömürmekte olduklarının ve kıtalara saçtığı ölümlerin bedelini çok ağır bir şekilde ödeyecek.
Büyük İsrail’i kurmak için Kürtleri ileri sürerek Ortadoğu’yu yeniden parçalamaya çalışan Amerika ile beraber öldürdükleri milyonlarca Müslümanın kanı üzerinde sadece kahkahalar atan Avupalı, aslında geçmişten beridir var olan fakat bir anda tekrar kendini gösteren Katalonya sorunu ile yüzleşmek zorunda kaldı. Burada Kürtlere bir şey demeden geçemeyeceğim; Be kardeşim sana kim devlet kurdurtur ki kalkmış insan kanını petrol renginde gören emperyallerin oyunlarına alet oluyorsun. Sömürgeciler senin üzerinden son kozlarını oynuyor. Gel alet olma, yarın sizleri de kıyım kıyım kıymaya başladıkları zaman size sahip çıkmak için şu aziz ülkenin kapısına koşmak zorunda kalacaksınız. Gelin yol henüz bitmemişken dönün, dedikten sonra asıl konumuza dönelim ve Katalonya sorununun bize gösterdiklerine bakalım. Aslında Katalonya’nın arkasında hangi güçler var ve o bölgeyi İspanya’dan kimler koparmak istiyor ya da son yıllarda sakin sessiz gözüken İspanya neden bu hususta kurban seçildi gibi gözükebilir. Kurban olup olmaması bir tarafa bunu kimin tekrar tetiklediği de ayrı bir muamma; Fakat İspanya da çok masum değil. Zira İspanya geçmişte sömürgeciliğin İngiltere ile beraber bir numaralı failidir. Hatta sömürgeciliğe bir milat koysak İspanya bu konuda başı çeker. Amerika kıtasında ki Kızılderililerin katledilmesi ve bir kısım İslam ülkesinin sömürülmesi gibi durumlardan dolayı İspanya hiç masum değildir.
Biz Avrupa’nın bütünü üzerinden baktığımızda ise Katalonya bir milattır; Çünkü Katalonya ile beraber birçok ülke 2. Dünya Savaşı’nın da müsebbibi ve bizzat faili olan fakat özellikle 1. Dünya Savaşı’ndaki süreçte ülkemizin başındaki art niyetli idarecilerin yanlış hamleleri sebebiyle yanında savaşa girdiğimiz ve en büyük zararı gördüğümüz ve karşımızda yer alan İngiltere ile beraber parçalanmamızın en önemli etkeni olan ve bugün de bizi bölmek için canhıraş bir şekilde çırpınarak her türlü terör örgütüne destek veren 16 eyaletli Almanya’yı gelecekte tek parça olarak görmemek mümkündür. Öyle ki bunlardan biri olan Bavyera eyaleti bu konuda adımlarını attı, atıyor bile. Bir başkası ise minnacık hacmine bakmadan bütün terör örgütlerinin merkezi olan ve ülkemiz aleyhine her türlü pisliği çeviren, Afrika’da milyonlarca insanı katletmiş olan küçük sömürgeci Belçika ise aslında yıllardır bölünmenin eşiğindedir. Zira Belçika’da da Flamenlerle Valonların bölünmesi “çıkartılacak” bir kıvılcıma bakar. İtalya’nın kuzeyi ise artık biz İtalyan değiliz demeye başladı bile. Bir başkası ve en önemlisi ise şüphesiz ki İslam coğrafyası üzerinde bitmek tükenmek bilmeyen oyunlar kurgulayan, Devleti aliyye’i Osmani’yi paramparça eden, tüm mazlum milletleri sömüren İngiltere! İngiltere diyince bir acı kaplar içimi; İngiltere’den denilince sanki bir ok saplanır bağrıma ve binlerce hançer vurur sırtımdan beni. Zira İngiltere, Müslümanların hem canlarına hem devletlerine hem de inançlarına öyle büyük zararlar vermiş, öyle büyük fitneler çıkarmış ki İngiltere değil bölünmeyi, parçalanmayı, İnsanın İngiltere’yi tutup o adriyatik Denizinin içine gömesi geliyor. İngiltere’yi başka bir yazımızda anlatırız nasipse; Fakat bugün kendisine bağlı bir ülke olan gerek İrlanda-ki serbest İrlandayı konunun dışında bırakıyorum, çünkü onlar onurlu davranarak zamanında İngilizlere baş kaldırarak sömürüden kurtulmuş. Biz bugün aynı başkaldırıyı diğer irlanda’dan da bekliyoruz. Bununla birlikte Galler ve İskoçya’nın da yine İngiliz kraliçesine başkaldırısı olmalı artık.İskoçlar birkaç yıl önce bağımsızlık referandumunu birkaç puanla reddetmiş olabilir; Fakat Avrupa’daki bağımsızlık ve özgürlük hareketleri mutlaka bu ülkeri de saracak ve yeniden harekete geçireceketir. Fransa’nın durumu da ayrı bir muammadır. Ve nasıl ırkçılığı kullanarak Osmanlı’yı parçaladılarsa Avrupa’nın bizzat kendisi kendi içlerindeki ırkçılık ve etnik yapılanmalarla birlikte dağıldığını göreceğiz inşallah.
Amerika’ya gelince, yirmi yıl sonrası için 1000 devletli bir tek merkezli bir dünya oluşturarak bunu Washington’dan yöneteceğini düşünen Amerika’da elli eyaletiyle bundan nasibini alacak inşallah.
Dedik ya zalim zulüm ile abad olmaz, bir kıvılcıma bakar. Her şeyin sahibi olan Allah'a emanet olun.
