Referandumda düşünmezsem 'evet' ama düşünürsem 'hayır'
Geçen akşam bir TV kanalında Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu izledim ve dinledim.
Bilge başkan dediğimiz kişi bazı vurgular yaptı.
Tabi program baya bir uzundu çok şey konuşuldu.
Fakat bir tavsiyesi vardı.
'Düşünün' ve düşünmeden karar vermeyin.
Şimdilerde bu kelime öncü bir yol olmuş gibi.
Yani düşünüyorum ve 'hayır' diyorum diyorlar.
Bende düşündüm ve 'hayır' dedim.
Nedenlerini düşününce çok daha iyi anlıyorum.
15 yıllık siyasi gelişmelere bakıyorum, 'evet' diyesim gelmiyor.
Neticede gelinen nokta hiçte hoş değil yani hep 'kandırıldık', 'aldatıldık' oldu.
Ekonomiye bakıyorum ve düşünüyorum, diyorum ki, yine 'evet' diyemem.
Çünkü ekonomik olarak ta sürekli çöküşe geçtik ve hep bahanelerle atlatıldı ekonomik olumsuzluklar.
Sosyal hayata bakıyorum ve yine 'evet' diyemem diyorum.
Çünkü olumsuzluklar çok daha fazla.
Bonzai patlaması, fuhuş patlaması, ahlaksızlıklar, kadın cinayetleri gibi önemli konular ciddi artık göstermiş.
Dış politikaya bakıyorum, yine 'evet' diyemem diyorum çünkü bütün komşularımızla sorunlu hale gelmişiz.
Hepsi de zaten işgal edilmiş biz ise işgalcilerle işbirliği ve ittifak etmişiz.
Asgari ücrete bakıyorum yine 'evet' diyemiyorum.
Çünkü devletin kendi resmi kurumları açlık ve fakirlik sınırı açıklıyor, 'asgari ücret' ise bunların çok altında bir rakam yine düşünüyorum 'hayır' diyorum.
Eğitim şartlarına bakıyorum, yine 'evet' diyemiyorum.
Çünkü, başörtüsü ile okumanın veya ücretsiz kitap verip birkaç tablet dağıtmanın, eğitim seviyesini yükseltmek için yeterli olmadığını düşünüyorum.
İşçi kesiminden bakıyorum ve yine 'evet' diyemem diyorum.
Çünkü 15 yıl ülkeyi tek başına yönetip 11 ay koalisyonla yönetmiş olan bir insanın 11 ayda yaptığının yarısını 15 senede yapamamakta büyük bir başarısızlıktır.
İşte bu yüzden düşünüyorum ve 'hayır' diyorum...
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.