46 yıllık tecrübe

"Babamın cenazesinde bile dükkanı kapatamadım" diyen 2 bin 500 nüfuslu mahallenin bakkalı Özkan, esnaflığın kendisine dürüstlük ve yardımlaşmayı öğrettiğini söyledi.
Akmeşe Cumhuriyet Mahallesi'nde ikamet eden 68 yaşındaki 2 çocuk babası Ziya Özkan, babasının 1946 yılında açtığı dükkanda çocukluğundan bu yana çalışıyor. Çocukluk yıllarında ilk olarak terziliğin yapıldığı, bir süre sonra ise bakkala çevrilen dükkanda esnaflığın tüm detaylarını babasından öğrenen Özkan, vatani görevini tamamlayıp memleketine geldikten sonra işleri devraldı. 22 yaşından bu yana bakkallığı devam ettiren Ziya Özkan, çocuklarını da bu mesleği sayesinde büyüttü.

Müşterilerinin "güven kapısı" oldu
Yıllarını adadığı mesleğini özveriyle sürdüren tecrübeli esnaf Özkan, babadan kalma dükkanında manevi değerleri de yaşatıyor. 2 bin 500 nüfuslu Cumhuriyet Mahallesi'nde müşterilerine ilgiyle yaklaşan Özkan, onların güven kapısı oluyor. Ziya Özkan'ı tanıyan mahalleli, evinin anahtarını da, birine teslim edilecek parayı da güvenle ona bırakıyor.
Vatandaşların dert ortağı da olan Özkan'ın güvenilir esnaflığı, ahilik belgesi ile de taçlandırıldı.

"Gazoz da sattık, manavlık da yaptık"
Küçüklüğünden bu yana babasının yanında çalıştığını söyleyen Özkan, "Pazar yerinde gazoz da sattık, manavlık da yaptık. Her şeyi yaptık ve bugünlere geldik Allah'a şükürler olsun. Dükkanımızın kuruluş yılı 1946. Babam terzilikle başladı, daha sonra bakkal oldu. Baba mesleği ve hala devam ediyoruz. Herhalde yılbaşında işimi oğluma bırakırım" dedi.

"Babamın cenazesinde bile dükkanı kapatamadım"
Dükkanını sabah 06.00 sıralarında açtığını, akşam ise 21.00-22.00 arasında kapattığını ifade eden Ziya Özkan, "Cumartesimiz yok, pazarımız yok, cenazemiz yok, düğünlerimiz yok. İnanın ki babamın cenazesinde bile dükkanı kapatamadım. Tanıyanlar dükkanıma geldi. Babama ağlayamadım bile çünkü yapacağım şeyler vardı. Ağlamaya vaktim olmadı. Bu bakkallık öyle bir meslek" diye konuştu.

"Emanetlerini bize bırakırlar"
Ziya Özkan, vatandaşların kendisine güvendiğini belirterek, "Komşu gelir, 'Çocuklar gelirse onlara verirsin' diyerek anahtarını bize teslim eder. Emanetlerini bize bırakırlar. Diyelim ki biri gelir, 'Bu parayı alacaklar' der ve bize emanet verir. Alır o parayı çekmecemize koyar, gelen kişiye teslim ederiz. Böyle bugüne kadar geldik" şeklinde konuştu.
Parası olmayan vatandaşı dükkanından boş göndermediğini kaydeden Özkan, "Parası olsun ya da olmasın kimseyi boş çevirmedim. Çocukları da aynı şekilde" ifadelerini kullandı.
Mesleği bırakmayı düşündüğünü dile getiren Özkan, "Mesleği mecburen artık gençlere devretmemiz lazım. Oğluma bırakmayı düşünüyorum. O da inşallah 2-3 yıl sonra emekli olur" diye konuştu.

"Esnaflık bana dürüstlüğü ve yardımlaşmayı öğretti"
"Yardımlaşma" ve "dürüstlük" vurgusu yapan Özkan, "Esnaflık bana dürüstlüğü ve yardımlaşmayı öğretti. Yardımlaşma ve dürüstlük en güzel şey" dedi.
Ziya Özkan, yıllardır vatandaşlara hizmet ettiği, onların dertlerini dinlediği ve hoşgörülü davrandığı için kendisine ahilik belgesini takdim eden Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın'a da teşekkürlerini sundu.