Yad-ı Mazi Hüsn-i Hat Sergisi açıldı

Büyük hattat, neyzen ve mutasavvıf Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin 146’ncı ölüm yıl dönümü nedeniyle Yad-ı Mazi Hüsn-i Hat Sergisi açıldı. Taksim Camii Kültür Merkezi’nde açılan sergi usta hattat Ekrem Eşkin’in celî sülüs, sülüs, nesih, celî divanî, rik’a, icaze ve tuğra yazı kaleme aldığı eserlerden oluşuyor. Yad-ı Mazi Hüsn-i Hat Sergisi’nde ağırlıklı olarak Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin yazılarından ilhamla kaleme alınan yazılar yer alıyor. Sergide ayrıca Hattat Eşkin’in; Mustafa Rakım Efendi’nin, Sami Efendi’nin, Şefik Bey’in, Çarşambalı Arif Efendi’nin, Hamid Bey’in, Nazif Efendi’nin, Suûd’ül Mevlevî’nin, İsmail Hakkı Altunbezer’in, Mustafa Halim Özyazıcı’nın ve Davut Bektaş’ın eserlerinden yola çıkarak hazırladığı birbirinden değerli levhalar da öne çıkıyor.
Ayet-i kerîmelerden, hadis-i şeriflerden, hilyelerden, kıt’alardan, hazret-i pîr isimlerinden, güzel sözlerden ve öznesinde Hazreti Ali olan yazılarından oluşan Yad-ı Mazi Hüsn-i Hat Sergisi’ndeki eserlerin etrafında ebru sanatının duayen ismi Alparslan Babaoğlu’nun ve öğrencileri Metin Yılmaz’ın ve Dilek Kayır’ın ebruları da göze çarpıyor. Tezhiplerde ise Mehmet Ali Kalgan’ın ve Fulya Saatçioğlu’nun imzaları yer alıyor.

“Bu sergi için Taksim Camii’nin seçilmiş olması da çok önemli bir hadisedir”

Yad-ı Mazi Hüsn-i Hat Sergisi’nin içeriğinden bahseden Sanat Danışmanı İbrahim Ethem Gören, “Sergimizin ismi Yâd-ı Mâzi yani maziyi yad etmek. Kalem güzelleriyle maziyi, hüsn-i hat sanatının 18’inci, 19’uncu ve 20’nci asırdaki büyük üstatlarının hatıralarını yad etmek üzerine hazırlanmış olan bir sergidir. Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin 146’ncı vefat yıl dönümü vesilesiyle hazırlanmış olan özel bir sergi etkinliğidir. Kazasker Mustafa İzzet Efendi için, ‘Hattatlar arasındaki en iyi musikişinas, musikişinaslar arasındaki en mühim hat siması’ ifadesi kullanılır. Hattat Ekrem Eşkin arkadaşımız üstadın vefatının 146’ncı seneyi devriyesiyle bu sergiyi hazırlamaya muvaffak kılındı. Burada Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin iki orijinal levhası var. Bunun dışında üstadın yazılarından ilham alınarak yazılmış olanlar var. Ayrıca sanatkar arkadaşımız Ekrem Eşkin’in de kendi özgün çalışmaları var. Bu sergi için Taksim Camii’nin seçilmiş olması da çok önemli bir hadisedir. Geçtiğimiz haftalarda Taksim İstiklal Caddesi’nde elim bir hadise meydana geldi. Burada sanat diliyle naif bir cevap da verilmiş oluyor” dedi.

İstanbul metrosunda istasyon amirliği yapan ve hat sanatıyla ilgilenen Ekrem Eşkin ise, “Hocamız Süheyl Ünver’in, ‘Herkesin bir mesleği, bir de meşgalesi olmalı; o meşgale bütün kültürümüzdür’ diye bir sözü var. Ben de onun bu sözüne uyarak profesyonel hayatta bir iş sürdürürken bir taraftan da hüsn-i hat sanatına aşk ile devam ediyorum. 1998 yılından itibaren İstanbul metrosunda çalışıyorum. 2007 yılından bu yana da hat sanatında devam etmekteyim. Bu sergideki eserler aslında mevcut çalışmalarımdı. Sergi açmaya yaklaşık bir buçuk ay önce karar verdik. Zaten Kazasker Mustafa İzzet Efendi’nin istif çalışmalarından istifade ederek birçok eser hazırlamıştım. Onları bir düzene koyup yola çıktık. Ama özellikle bir eseri var, daha evvel görülmemiş. Eserinde, Hulefa-yi Raşidîn ve Ehli Beyti Mustafa isimleri mevcut. Daha evvel görülmeyen bir istifi olduğu için orijinal eserle beraber naçizane benim de ondan naklen yazdığım eseri, bu sergide sanatseverler görebilirler” şeklinde konuştu.
Yad-ı Mazi Hüsn-i Hat Sergisi, 4 Aralık Pazar gününe kadar sanatseverleri Beyoğlu’na bekliyor.