9716,77%-0,05
32,47% -0,21
34,93% 0,38
2438,49% 0,65
3991,84% -0,04
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, yeni teşvik sisteminin cari açık sorununu çözen, istihdam artıran ve bölgesel farklılıkları ortadan kaldıran özellikler taşıdığını söyledi.
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, yerli temizlik maddeleri üretici Bingo'nun Ar-Ge merkezi açılış törenine katıldı. Türkiye'de sektöründe ilk olan Ar-Ge Merkezinin açılışına Bakan Ergün ile birlikte Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, Hayat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yahya Kığılı, Hayat Kimya Yönetim Kurulu Üyesi ve İcra Kurulu Başkanı Avni Kığılı ile çok sayıda davetli katıldı. Açılışta konuşan Hayat Kimya Yönetim Kurulu Üyesi ve İcra Kurulu Başkanı Avni Kiğılı, Hayat Kimya olarak Türkiye'de temizlik sektöründe ilk Ar-Ge merkezi açmanın gururunu yaşadıklarını ifade ederek, küresel markalarla rekabet ettikleri sektörlerinde ürün geliştirmenin son derece önemli olduğunu vurguladı.
"TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ MARKALAR"
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye'nin geleceğinin markalar oluşturarak yeni pazarlar oluşturmada saklı olduğunu belirterek, "Firmalarımın yukarılara çıkması için kendilerini sürekli yenilemeleri ve geliştirmeleri gerekir. Firmalarımız sadece Türkiye'de değil dünyada da zirveye çıkmak ve zirvede kalmak için mücadele etmek zorundadır. Firmalarımız ayaklarını yere sağlam basacak adımlar atmalıdır. Buda yeniliktir, Ar-Ge'dir" dedi.
118 AR-GE FİRMASI AÇILDI
2023 hedeflerinden en önemlilerinden birinin yerli 10 markayı küresel piyasaya çıkarmak olduğunu anlatan Ergün, şunları söyledi: "Biz bundan dolayı bakanlığımızı geçen yıl Ar-Ge, inovasyon, üniversite sanayi işbirliği alanlarına daha çok eğildik. Bu sayede başarıyı daha üst seviyede tutmak mümkün olacaktır. Ülkemizde bütün firmaların daha nitelikli üretim yapması için çaba harcıyoruz. 2008'den beri 50'den fazla Ar-Ge personeli çalıştıran firmalara birçok teşvik veriyoruz. 2008'den bugüne kadar 118
firmabakanlıktan Ar-Ge merkezi belgesi almış ve bu alanda 5 milyar harcama yapmıştır. Ancak firmalarımızın böyle önemli ve teşviklerden daha fazla yararlanmaları gerek" Pazartesi günü açıklanan büyüme rakamlarına da değinen Ergün, konuşmasına şu sözlerle devam etti:
"REKABET EDECEĞİZ"
"Pazartesi açıklanan 2011 büyüme rakamlarında Türkiye'de yüzde 8,5 ile dünyada Çin'den sonra ikinci oldu. Gayrisafi Yurtiçi Hasılamız 772 milyar dolar seviyesi ile rekor kırdı. 10 yıl önce bu rakam 230 milyar dolar idi. Yani 230 milyar dolarlık bir üretim yapıyordu. Demek ki Türkiye üretim gücünü 3 kattan fazla artırmış. Firmalarımızın gelişimi de bunu gösteriyor. Firmalarımız Çin var, çok rekabetçi bir ülke, onunla rekabet edemeyiz demeyeceğiz. Bu firma neden girdi. Türkiye'de yabancı markalı deterjanlar 25 yıl önce zaten vardı. Demek ki sanayicilik aradaki boşlukları görebilme ve kararlı olabilme işidir. Dünyadaki gelişmeleri takip etme fırsatları da değerlendirme işidir. Risk almak gerek. Sıfır risk maksimum kar mümkün değil. Risk almadan gelişme olamaz. Bütçe disiplininden taviz vermeden reel sektörün önünü açmaya devam edeceğiz. Bizim işimiz istikrarı sağlamak, devletin kaynaklarını doğru kullanarak özel sektör önündeki engelleri kaldırmak."
"BÜYÜMEK ÜRETİMLE GERÇEKLEŞİR"
Büyümenin gerçek göstergesinin firmaların yaptığı üretim, ihracat, istihdam ve halkın tüketim gücünü göstererek pazara çıkması olarak tanımlayan Ergün, şunları söyledi: "İşte Türkiye'yi büyütecek olan bunlardır. Türkiye zaten bu süreçteki büyüme rakamlarına bunlar sayesinde ulaşmıştır. Şişirilmiş kamu harcamaları ile değil"
Başbakan Erdoğan tarafından açıklanan yeni teşvik sistemi ile ilgili de konuşan Ergün, şöyle konuştu: "Dün Başbakanımız yeni ve nitelikli yatırımların artması için yeni teşvik sistemini açıkladı. Bu sistem yatırımları artıran, teknolojik dönüşümü sağlayan, cari açık sorununu çözen, istihdam artıran ve bölgesel farklılıkları ortadan kaldıran özellikler taşımaktadır. Bu sistemle Türkiye 6 bölgeye ayrılarak her bölgeye artan bir şekilde teşvik sağlanmaktadır. Geçen teşvik sisteminde bir firma Türkiye'nin
en çok teşvik alan bölgesinde yatırım yaptığı zaman, o yatırım kendi alanında değerlendiriliyor ve sadece o bölgedeki teşvikler uygulanıyordu. Şimdi yatırım indirme sistemi bu teşvik sistemi ile geri geldi. Kocaeli'de, İstanbul'da Sakarya'da yatırımı olan birisi aynı zamanda Van'da yatırım yaptığı zaman buradaki yatırımlarından el ettiği kazançlardan oradaki yatırımdaki harcamalarını indirebilecek. Dolayısıyla yatırımcıları Türkiye'nin başka bölgelerinde yatırım yapmaya teşvik eden bir sistem getirmiş olduk"
EYLEM PLANLARI
Tüm sektörlerde strateji belgesi ve eylem planı ortaya koyduklarını hatırlatan Ergün, kimya sektörü ile ilgili yapılan çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi: "Şu an ekonomi koordinasyon kurulunda olan kimya sektörü strateji belgesini de yakında uygulamaya koyacağız. Her sektörle ilgili strateji belgesi ve eylem planı ortaya koyuyoruz. Her sektörde, sektörle birlikte çalışma yaparak gelecek vizyonunu ortaya koyuyoruz. Şimdi kimya sektöründe de bunu gerçekleştirme noktasındayız. Kimya sektöründe dış
ticaret açığı verdiğimiz ürünleri üretmeyip, katma değeri daha yüksek ürünlere geçiş sağlayarak Türkiye'yi yatırım üssü haline getirmeyi amaçlıyoruz. Katma değer son derece önemli." Ürünlere yenilik katmak gerektiğini anlatan Ergün, şöyle konuştu: "Yeni bir tasarım katmalıyız. Marka değeri ve bilgi katmamız lazım. Özetle bu belge kapsamında katma değeri yüksek; çevre ve insan sağlığına duyarlı üretim yapmak, ara girdi ithalatını azaltmak, Ar-Ge politikaları oluşturmak, nitelikli insan kaynağı yetiştirmek ve yerli ürüne olan ilgiyi artırmak gibi hedeflere yönelik eylemleri gerçekleştirmiş olacağız. Mesela rekabetçi kümeleri destekleyerek Kimya Özel İhtisas OSB'ler daha çok kurulacak ve oradaki işletmeler daha çok destek alacak."
