Bu başlık altında çocukları suçlamayacağım . Çünkü bu başlık altında en çok suçu işleyen siz büyüklersiniz. Babanın TV başında, annenin telefon görüşmelerinde geçirdiği zamanı düşünürsek bir çocuğun sanal bağımlılığından daha doğal ne olabilir.
Suçlu sensin ey anne! Çocuğuna ödevlerini yapması konusunda baskı yaparken bile diğer elinde beklettiğin telefonda arkadaşından özür diliyorsun. Önce o telefonu kapat ve çocuğundan özür dile. Ona vakit ayır. Sen zevklerinin peşine düşerken çocuğuna ödevini yapması konusunda baskı uygulaman çok zalimce. Bir anne evde okuma saati koymalı önce. Çocuğu ödev yapacakken telefonlar sessize alınmalı, TV’ler kapatılmalı. O saatte çocuk ödevlerini yaparken anne baba da kitap okumalı. Çocuğunuzu anlayın ve bunu davranışlarınızla gösterin.
Suçlu sensin ey baba! Çocuğunu zayıfları için bir köle gibi eleştirip korkuturken sen belki de onun okuduğu okulunun adını bile bilmiyorsun. Çünkü senin TV’den başını kaldıracak zamanın yok, internetteki siyaset paylaşımlarında başkalarıyla kavga eder gibi yazışmalarından vaktin yok. Yahu! Yanı başında olan o minik insan senin çocuğun, evladın, canın. Sen onu bir emek işçisi gibi her gün yaptıklarını sorgularken birazda kendini sorgula. Sadece para kazanmakla baba olunmuyor. Çocuğuna paranı değil zamanını ayır.
Suçlu değilsin çocuğum! Senin sanal bağımlılığın sebebi de biziz, derslerinde zayıf almanın sebebi de, ahlaki olarak bozulmanın sebebi de biziz. Fakat biz çoktan unuttuk çocukluğu. ‘’Ama yavrum bir zamanlar bizde çocuktuk’’ sözünü söylerken bile hiç samimi değildik. Çünkü yaşadığımız acıların en azını yaşaman dahi bize zevk verdi. Senin acılarınla beslendik çocuk. Evet biz büyükler vampir gibi bir şeydik.
Suçluyuz! Çocukların sanal bağımlılığından şikâyet edeceğimize önce kendimize bir çeki düzen versek emin olun sorun kökünden hallolur. Size bir dost tavsiyesi:
Teknoloji çağının bu aşılamaz yıkımı karşısında her akşam sadece bir saatliğine TV’yi kapatın, telefonlarınızı sessize alın. Çocuğunuz ödev yaparken sizde kitap okuyun, kişisel gelişiminize vakit ayırın. İnanın hayatınız bir önceki günden her defasında daha farklı olacaktır.
