Tekrar merhabalar Marmara Gazetesi okuyucuları. Uzun bir aradan sonra tekrar beraberiz. Yaşadığım bir takım sıkıntılardan dolayı uzun süre sizlerden ayrı kalmak zorunda kaldım, hepiniz hakkınızı helal edin. Yaşadığım bu sıkıntılar özel olduğu için sizlerle paylaşamıyorum ama yine de sizlerin hayır dualarınızı bekliyorum. Hayat bu, insanın karşısına ne zaman ne çıkaracağı belli olmuyor. İsteseniz de bazı duygularınıza bu süreçlerde hâkim olamıyorsunuz. Dolayısıyla uzun süre kafamı toparlamak ve sizlerle bir an önce buluşmak için olağanüstü çaba sarf ettiğimi bilmenizi isterim. Toparladık mı, eh kısmen. Kaldığımızı yerden devam edebilmek için bir nebze kendimde kalmaya çalıştım, sizlerden ayrı kalmaya tahammül edemedim. Lakin yine de yazılarımızda her ne kadar kusur veya yanlışlar olursa affınızı istirham ederim.
Dedik ya sizlerden daha fazla ayrı kalmayalım diye vira bismillah dedik balıkçılar gibi. Nasıl demeyelim ki ülke gündemin de büyük balıklar, küçük balıkları yemeye devam ediyor. Her gün şehit haberleriyle yatıp kalkıyoruz artık. Dünyamız kendi ekseni etrafında saatte 1670 km hızla dönerken biz bulunduğumuz coğrafya da en az on kat fazla dönüyoruz. Dünyanın dönüşünü bizler pek hissetmiyoruz ama etrafımızda dönen dolapları artık en dip hücrelerimizde bile hisseder olduk. Sevinebilecek en küçük mutluluklara büyük bir açlık muhtaç hale geldik. Hani diyoruz ki bunca şehit haberleri arasında bari futbol da bir başarı elde edelim ki buruk kalplerimiz biraz sükûnet bulsun. Ama nerde, herkes ve her şey kim kime dumduma olmuş. Bir şeyler yazalım da işi neresinde tutalım, inanın kestirmek zor. CB’nin de dediği gibi 'at izi it izine karışmış' durumda.
Peki, hiç yazacak bir şey yok mu? Elbette ki var. Mesela günlerdir başlığı atılıp beklenen bir yazımız vardı, "Dayının Köprüsü". Veya "Ankara’nın Taşına Bak". Ve bir başkası "Evcilik Oyunu". Hepsi başlıkları atılıp altı doldurulmayı bekliyor. Bu hızdaki gündemimiz sadece üç yazıdan mı ibaret, tabi ki hayır. Ama öncelikli olarak 'Dayının Köprüsü'nden başlayıp sırasıyla yazılarımızı inşallah kaldığımız yerden devam edeceğiz, Allah’tan bir mani gelmezse. İşte bu yazı bunun için 'Yine yeniden merhaba' oldu. Sizlerin de kıymetli dualarınıza ihtiyacım var. Ben sizlerden ayrı kalmıyorum, sizler de dualarınızı eksik etmezseniz inşallah eski hızımızla yazmaya devam edeceğiz.
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile...