Efendin Donkişot Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımış.
(İsrail’in bile konuda ki tavrını gerçekten merak ediyorum.) Kızıyor muyuz? Hem de çok…
Üç semavi dinin kucak kucağa olduğu kutsal bir yer olmasının yanında, dinimiz içinde ilklerin şehri Kudüs.
Miraç gecesi fahr-i kainat efendimizin ilk getirildiği yer. Kabe öncesi ilk kıblemiz. Psikopat Donkişot’un bu kararı bence bir hayra vesile olacak. Benim görüşüm bu. Nasıl mı?
Her ne kadar bölgede küçük siyasal sorunlar yaşandığında Türkiye Cumhuriyetini Hilafetin temsilcisi olarak görseler de, aldıkları ilk nefeslerinde Amerikan sevicisi olan bölge devletleri, bu defa işin bu kadar küçük bir sorun olmadığını anlayacaklardır.
İşte bu yüzden diyorum ki Amerika’nın Donkişpt’u bilmeden bir hizmette bulunmuş, belki de İslam Birliğinin bundan sonrası için siyasallaşmasına neden olmuştur.
Ümit ediyorum ki yanılmayacağım.
1995 yılında Amerikan Senatosunun aldığı ve her dönemde ertelenen Kudüs’ün israil’in Başkenti olarak tanınması maddesi bence bu dönemden sonra bir daha ertelemeye gerek kalmadan hükmünü kaybedecektir belki de.
Ve bunu Amerikan medyasının çekinmeden psikopat olarak nitelediği, ayrıca seçilmesini tarihinin en büyük hatası olarak gördüğü Donkişot Trump sağlayacaktır. Küçük bir endişemi de dile getirmeden yapamayacağım. Umarım Suudiler çanak tutmaz bu mel’una… Çünkü tarihleri kırdıkları çömlekle doludur.
*
Trump’ın yaptığı açıklamasının hemen ardından halkımız gösterilere başladı. Yeterli olmamasına rağmen farkındalık yaratmak açısından güzel bir gelişme belki. Devletimizin bunu desteklemesi lazım.
Amerika’nın Türkiye’deki temsil düzeyi düşürülsün mesela. Neden olmasın ki? Böyle bir icraat on bin kişinin ABD Büyük Elçiliği önünde yaptığı gösteriden daha etkili olacaktır. Tek eksik bunu yapabilecek milli bir irade. Oda var sanırım. Hazır tüm siyasiler bu konuda birleşmiş iken…
*
Her fırsatta miting malzemesi yapılmasın artık Ayasofya da. Açın ibadete kardeşim.
Ve ilk Cumayı Reis-i Cumhur kıldırsın. Üstelik kılıç kuşanarak. Bak o zaman Trump Trompet olmuyor mu? Kayışı vuranın elinde kalır üstelik.
Benden söylemesi…