Ahmet DEMİRKAYA

Tarih: 06.02.2016 11:17

Sigara içmeyin, çok zararlı!

Facebook Twitter Linked-in

Zamanın birinde küçük bir çocuk bal yeme hastalığına yakalanmış. Öyle ki sabah akşam bal yiyormuş. Duruma üzülen ailesi aramadık çare bırakmamışlar. Çocuklarına bir şey olacak diye de korkuyorlar. Derken birleri İmam-ı Azam hazretlerini tavsiye etmişler, bir de ona götürseniz demişler. Gitmişler hazretin makamına, durumu anlatmışlar. İmam-ı Azam demiş; götürün çocuğu kırk gün sonra getirin. Aile şaşkın ama yapacak bir şey yok. Hayal kırıklığıyla ayrılmışlar huzurdan. Umut dünyası işte kırk gün sonra tekrar gitmişler. Hazret Çocuğun başını okşayıp “ evladım bir daha bal yeme” demiş. Çocuk o günden sonra bal yememiş. Şaşırıp sorduklarında hazret demiş “ çocuk bana getirildiğinden ben de bal yiyordum. Kırk gün bal yemedim, baktım ki oluyormuş, çocuğa da tavsiye ettim.”

Ahir ömrüm boyunca bu ülke de en kapsamlı uygulanan yasak sigara yasağı. Cumhurbaşkanımızın bu konudaki hassasiyetinin payı büyük hiç şüphesiz. Trafikte ve diğer alanlarda bu kadar uyulmuyor kurallara. Ama sigara bırakıldı mı veya sigara içenlerin sayısında azalama oldu mu? Ne yazık ki hayır. Sadece kapalı alanlarda içilmiyor. Bu işten en karlı çıkanlar da ev hanımları. Ev temiz kalıyor, fazla tül-perde yıkamak zorunda kalmıyorlar. En çok sigara içilen yerlerde önlemini almış, müşterileri rahat sigara içebilsinler de diye kahvehane önlerine sigara içme alanları yapıp ufo ısıtıcılarla da bir güzle ısıtıyorlar. Sigaraya yapılan zamlarda kesmiyor içme oranını. Onun da çözümü bulunmuş. Ya kaçak sigara alınıyor ya da tütün alınıp sarılıyor. 
Etrafında en az sigara içilen birisiyim. Hatta içtiğimi bilmeyenler görünce şaşırıyor bilenler de ‘Sana yakışmıyor, bırak şu sigarayı’ diyorlar. Bunu da beni düşündükleri için söylüyorlar. Sigara gerçekten çok zararlı olmasına karşın çok kötü de bir alışkanlık. Fakat bendeniz de iradesi güçlü bir insanım aslında. Benimkisi tamamen psikolojik. Çünkü başlarken hep sinirli veya moralimizin bozuk olduğu anlarda arkadaşların yak bir sigara rahatla demelerinin zihnimize yerleştirilmiş bir travma. Yeni mezun olmuş, askerliğimi de yapmışım Ankara Ülker’den iş görüşmesine çağırıyorlar. Onlar da sigara konusunda çok hassaslar. İş başvuru formunda bile sigara seçenekleri var ve içeni almıyorlar. Teknik müdür formu gördü, yüzüme baktı, ‘Sen temiz birine benziyorsun, seninle çalışmak isteriz ama sigara içenleri almıyoruz’ dedi. Mezun olmuşsunuz, askerliği yapmışsınız, yaşınız kemale ermeye başlamış ve halen işiniz yok, geleceğiniz yok, oturduğunuz yerden sigara içmeyin demek en kolay olsa gerek dedim. Bu ifadelerime rağmen beni işe çağırdılar ama gitmedim. Geldiğimiz noktada ondan daha iyisini mi bulduk, hayır. Zira sorun sigara sorunu değil, insana insanca yaklaşma sorunu. Benim sigarayı bıraktığım zamanlar da oldu, hem de iki sene hiç içmedim. Türkiye de yaşıyor olmak, engelli olmak, engelli çocuk babası olmak ve onlara kendimizinkinden daha iyi bir gelecek hazırlayabilmek, kolay işler değil bunlar. Normal insanlar bile benden daha fazla zorlanıyorlar. Bizim engelimize bile engel çıkarılıyor. Menfaatin, menfaatçilerin öldürdüğü insanlığı görmüyorlar bana sigarayı bırak diyorlar. Herkes İmam-ı Azam değil ki sözü geçsin insanlığı diriltsin, ben sigara içiyorum nasıl bırakın deyim. Bırakan bıraksın arkadaş.
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —