Ahmet DEMİRKAYA

Tarih: 23.02.2021 11:06

Pandemili Yeni Dünya Düzeni

Facebook Twitter Linked-in

Şaibeli bir şekilde ortaya çıkan Covid-19 virüsü gün geçtikçe üzerindeki şüpheleri daha da artırıyor. En azından DSÖ heyetinin yaptığı açıklama Wuhan’daki canlı hayvan pazarından çıkmadığını ispatladı. Yeni iddialar üstü kapalı da olsa İtalya. Nüfus oranlarını dikkate aldığımızda da en fazla ölümlerde bu bölgelerde. Bu fakirde o zaman bir yazı kaleme almış, grip benzeri bir akciğer hastalığı olduğunu yazmıştı. Geçmişte pnömoniden ölenlerin sayısı da az değildi.

Bir yılı aşkın geçen sürede üzerindeki şaibeleri artırıcı şüpheli açıklamalar akılları iyice karıştırdı. Maske, mesafe, hijyen parolası toplumlarda epeyce karşılık bulsa da itiraz edenlerde yok değil. Ülkemizde başta bilim kurulu olmak üzere dünyada da etkili ve yetkili bir çok kişi art arda şüpheli açıklamalarına devam ediyor. Tek maskenin yetmediği çift maske takılmasını önerenlerden tutun Bill Gates gibi Microsoft’un babası bilgisayarcı ile bizim Türk aşı mucidi Uğur Şahine kadar bir çok isimde “aşı ile hastalık azalsa da etkisinin on yıl süreceği” iddia ediliyor.

Bütün bu çelişkili açıklamalardan anlaşılan o ki, “yeni dünya düzeninde” sürü psikolojisini ev hapsiyle geçireceğiz. Yaşlıların büyük kısmı zaten tırsmış durumda, kolay kolay evden çıkmıyorlar. Aslında iyi de ediyorlar. Belki de salgının en faydasının görüldüğü alan bu olsa gerek. Valla ne yalan söyleyeyim ben Ankara’ya geldiğimden beri hemen hemen her ay annemi hastaneye götürüyordum. Kısıtlama sürecinde sadece katarakt ameliyatı ve aşı için gittik hastaneye. Demek ki yaşlılar için dışarısı o kadar da güvenli değilmiş.

Bir de kısıtlanamayanlar var ki onlara ne yapsanız evde tutamıyorsunuz. Arada bir işim düştükçe Ankara’nın en işlek meydanları olan Kızılay ve Ulus’a gidiyorum. Aman Allah’ım bu ne kalabalık, sanki hiç virüsten ölen yok gibi. Zorunlu iş ve alışveriş neyse de Sakarya caddesinde olduğu gibi Kızılay’ın bir çok caddesinde şu bizim bir milyoncu gibi avm’ler var. Hah işte onlardan birine gözüm ilişti. İçerisi ana-baba günü mübarek. Kasa bölümüne dikkat kesildim, ellerinde üç-beş liralık incik boncuk için kasa kuyruğundalar. Sözde lokantalar, kafeler de kapalı ama herkes eline aldığı yiyeceği kaldırım kenarlarında oturup yiyor. Hafta sonu kısıtlamaları en çok devletin işine yarıyor. Bol bol ceza kesiliyor kısıtlanamayanlara. Bu paraları alabiliyorlar mı bilemem ama en azından hırsız kovalamaktan, bir türlü yakalanmayan dolandırıcılarla uğraşmaktan iyidir, tiko para. Ha bir de kongrelerde virüs yok, atlamayalım da ayıp olmasın. Zaten cezası yok kesende yok.

Bir yıllık süreçte evlerde tutamadıklarınızı on yıllık pandemili yeni dünya düzenin de nasıl evlerde tutacaksınız bilinmez. Lakin devletlerin de milletlerin de işi zor görünüyor.

Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile…. 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —