Ahmet DEMİRKAYA

Tarih: 21.05.2016 11:15

Kur’an anlaşılamaz mı?

Facebook Twitter Linked-in

Yazılarımızı düzenli olarak takip eden okuyuculular bu konuda ne düşündüğümüzü mutlaka okumuşlardır. Gelen eleştirilere istinaden daha detaylı anlatmak zaruret oldu. Bir defa inandığı dinin kitabını anlaşılmaz diyen, önüne engeller geren birisi başta en büyük haksızlığı hem gönderene hem kitaba hem de kendisine yapmış olur. Ya da kendisine kitap gönderen inandığı Allah’ı (CC) iyi tanımadığından kıraatle, tecvitle Kur’an okuyarak ekstra bir şeyler bekliyor. Hoş anlamak için okumadığı için hiçbir zaman da tanıyamayacak.

Arapça bilmeden Kur’an’ı anlamak mümkün değil diyor arkadaşın birisi. Elbette ki Arapça bilerek okumak en güzeli. Ne var ki Arapça bilmiyorum diye bizim için gönderilen kitaba kayıtsız mı kalacağız, anlamak için hiç mi çaba sarf etmeyeceğiz? Gönül ister ki evrensel bir kitap olan Kur’an’ı da evrensel bir dille anlayabilsek. Mesela futbol dünyanın bir ucundan diğer ucuna herkes tarafından uygulanır ama hiç kimse o ülkenin dilene göre hareket etmez. Futbol terimlerinin çoğu hiçbir dile çevrilmeden evrensel diliyle kullanılır. Ama onun ne anlama geldiğini oynayan, izleyen herkes bilir. Nitekim ibadetler de yapılırken herkes aynı şeyi yapar ama çoğu yaptığının sadece ibadet olduğunu bilir ama ne anlama geldiğini bilmez. Sokakta top oynayan çocuklar bile oynadığı toptan büyük zevk alırken eğer mümin huşu içinde namaz kılıp kıldığı namazdan haz duymuyorsa burada bir sıkıntı var demektir. Arapça bilemden olmaz diyen arkadaşım kendisi de hukuk okumadı ama mesleği gereği hukuki terimlerin çoğunu öğrenmiş biliyor. Demek ki isteyince oluyor.
İkincisi Kur’an’ı anlamak için mademki Arapça bilinmiyor, öğrenmekte zor geliyor o zaman tefsirlerden okuyarak anlamaya çalışılmalı. Yok, arkadaş yazar seçiyor, o müfessir olmaz, bu müfessir olmaz. Bu resmen topu taca atmaktır. Anlayarak oku da nasıl okursan oku ama yeter ki anlayarak oku, istediğin yazarınkini oku. Sen samimi olduğun müddetçe Kur’an seni gitmek istediğin yere götürecektir zaten. Zira Kur’an öyle bir kitap ki anlamaya çalıştıkça kendisini daha anlaşılır yapıyor. Dün okuduğunu anlayanların üstüne katarak yeni anlamları anlatıyor. Çünkü o kıyamete kadar baki kalacak ve Allah’ın (CC) korumasında olan bir kitap. Peygamber efendimiz (SAV) den bu güne kadar bir çok alim üzerinde çalışmış halen de çalışmalar devam ediyor, kıyamete kadar devam edecek. Bu da Kur’an’ın Allah’ın (CC) kelamı olduğunun en çarpıcı örneğidir. 
O’nu belli bir zamana, belli bir mekâna hasretmek İslam inancıyla bağdaşmayan bir durum. Nasıl olsa dün anlamadık, bugün de anlamadan demek te kulun kendi inancıyla çelişmesinden başka bir şey değildir. Allah(CC) muhafaza insanı çok büyü k yanlışlara düşürür. Siz siz olun anlayarak okumaya çalışında nasıl okursanız okuyun ama mutlaka anlayarak okuyun.
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile...


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —