Temel, seçimlerde milletvekilliğine adaylığını koymuş.
Birkaç yerde konuşma yapması gerekiyormuş.
Halka hitap edeceği yere gelmiş.
Ağır adımlarla kürsüye yürürken, bir yandan da konuşma metnini cebinden çıkarmaya çalışıyormuş.
Kürsüye vardığında konuşmayı bulamamış.
Bozuntuya vermemeye çalışarak son bir kez kontrol etmiş.
Bu çabası da nafile olunca, gayet resmi bir ifadeyle durumu açıklamış:
- Sevcilu hemşehrulerum! Ha puraya çikana kadar konuşacaklarimi pir pen pir de Allah piliy idi... Şimdu ise yalnızca Allah piliy!...
Yakında liderler sahalara inecek.
Evet deyin ama neden?
Şu nedenle hayır deyin…
Sonuç buraya gelecek ama eminim her iki tarafta kendilerini ifade edemeyecek, her iki tarafta milletin tarafında olamayacak.
Neden mi?
İşte onun cevabını ben verebilirim.
Türkiye de dahil olmak üzere, hiçbir ülkede yapılan seçimler seçmenin bir kısmını vatansever, diğer kısmını hain ilan etmemiştir.
Oysa ihanetin kriterleri belli.
Oy rengi nasıl olur da bir kişiyi hain kılar.
Yazık ediyorlar bu millete.
Korkarım ki 80'li yılların sağ-sol ayrımcılığı başka bir kisve ile yerleşecek içimize.
Ve belki millet kendisine yapılan bu kötülüğü bir elli yıl sonrasında anlayacak.
Oyuna nasıl geldiğinin farkına o zaman varacak.
Temel fıkrasının konu ile alakası ne diyeceksiniz belki.
Hemen söyleyeyim.
Kimse kimsenin ağzını aramasın.
Kimse kimsenin kalbini kırmasın.
Bu günden sonra milletin ne diyeceğini sadece Allah (cc) biliyor.
Tıpkı liderlerin içini bildiği gibi…
Benden söylemesi…