Ahmet DEMİRKAYA

Tarih: 03.06.2016 11:51

Kırmızı top

Facebook Twitter Linked-in

Bilardo oynamayı çok iyi bilmem. Gençlik yıllarımızda arkadaşların ısrarıyla bir iki defa gitmişliğim var. Üç topla oynamanın kurallarını biraz öğrendim ama oynamayı hiç beceremedim. Bazen denk geldiğinde dünya şampiyonumuz Semih Saygın’ı zevkle izlerim, güzel oynuyor bu oyunu. Bilenler biliyordur da bilmeyenler için kısaca özetleyeyim üç topla oynanan bilardoyu. Kırmızı, beyaz ve sarımtırak üç değişik renkteki toplarla oynanır. Kırmızı top kendi halinde, başına geleceklerden habersiz varlığını sürdürmenin derdindedir. Ne var ki cazibedar ve tutkulu bir renktir kırmızı. Diğer iki renk ise kırmızının çekici gücünden yararlanarak ince hesaplarla kendilerine çıkar ve avantaj sağlamanın peşindedirler. Bunun içinde kendi aralarında kıyasıya çekişirken sürekli kırmızı topa vurarak gücünden yararlanırlar. Her ne kadar kırmızı topa vurarak güç kazansalar da kırmızı top gücünden hiçbir şey kaybetmez. Ancak diğer toplardan sadece biri oyunun kazananı ilan edilir. Aslında hep kazanan kırmızı top olur.

Hayat oyununda da beyaz ve sarımtırak toplar hep karşımıza çıkarlar. Dünya ekonomileri de böyledir. Karşılarında güçlü rakipler istemez, güçlü gördüklerine sürekli vurarak onları zayıflatırken kendileri de avantajla güç elde etmek isterler. İster kabul edin ister etmeyin bölgemizin parlayan yıldızı Türkiye’dir. İçeride onca ihanete, dışarıdan her türlü hile ve hurdayla Türkiye’ye vursalar da emin adımlarla yoluna devam ediyor. İçimizdeki dışı beyaz içi karanlık toplar dışardaki sarımtırak toplarla iş birliği yaparak her türlü entrikayı deniyorlar. Halkın iradesinden güç alan kırmızı top dimdik ayakta. İradesini kırmızı topa veren halk ne diyor bu işe? İşte bizim açıklamaya çalıştığımız nokta da tam burası.
Aslında seçimlerde halk iradesini bir şekilde ortaya koyup tavrını belli ediyor. Ancak ne var ki, zaman zaman halkın iradesini küçük ayrıntılar akamete uğratmada etkili olunuyor. Kırmızı topun üstüne sinmiş beyaz lekeler halkın midesini bulandırıyor. Bunca karmaşanın içerisinde bu beyaz lekeler aslında gayet normal. Temizlik konusunda ne kadar titiz olunursa olunsun bünye kendisi de bir miktar kir üretiyor. Bu hayatın doğasında olan bir şey. Ne yani şimdi bünye kir üretiyor diye kırmızı topu oyun dışına mı atalım? Meydan diğer toplara mı kalsın? Diyelim ki öyle olsun, o zaman sen seyrele curcunayı. Bu oyunun galibi hiçbir zaman halk olmaz, Türkiye olmaz. Yapacak tek şey var. Eğer halk galip gelsin, Türkiye kazasın istiyorsanız kişisel hesapları bırakın kırmızı topa sinmiş beyaz lekeleri temizlemek lazım. İsterseniz kendimizdeki beyaz lekeleri temizlemekle başlayalım işe, ne dersiniz?
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile...

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —