Her defasında birilerine kızarız. Hatayı günahı kendimizden başka herkeste ararız..
Ama kendimize gelince hiç bakmayız başımıza gelen bunca şeyin sebepleri arasında ben bu işin neresindeyim demeyiz.
Evet insan kendi hayatını kendi yaşantısına göre şekillendirdiği gibi toplumlarda öyledir. İnandığı gibi yaşamayan toplumlar, yaşadıkları gibi inanırlar.
Şimdi bakınız bizler tarihe din ile ahlak ile adalet ile damga vurmuş bir milletin nesliyiz, evladıyız ama birde bize bakalım maalesef ne namazımız kalmış, ne orucumuz kalmış, ne büyüklere saygı kalmış nede maneviyatımız kalmış..
Adaleti hiç sormayın o zaten dünden tükenmiş.. Osmanlının dünyaya hüküm etmesi Din, Adalet, Merhamet ve Şefkatle hareket etmesinden kaynaklanmıştı. Bizde ise tamamen menfi değerler var.
Evladımı okula göndericem ama hangi okula göndereyim yani nerede torpil olur nerede çok kazanır. Aynı Feto’nun okullarına gönderilen çocuklardan menfaatini korumasını beklemeleri gibi.
Maalesef bir çoğumuz artık nerede ne kadar kar var ne kadar çıkar var onları gözetliyoruz.. İşte bitmemizin en büyük sebebide bu.. Din ile değil dünyalık inançlar, çıkarlar ile hareket etmenin sonucunda
başımıza bir sürü musibet geliyor.
Müslüman önce kendi dinini öğrenip kendi kültürüne ,inancına göre yaşayacak sonrasında zaten ya Osmanlı gibi hüküm süren hayatı yada şimdiki gibi sefil olunmuş ve dışa bağımlı bir hayatı olacak.
Allah cc bizi zorlamamış.. Tercih bize bırakılmış..