Doğruların doğrulanmasında en ciddi doğrular “evrensel doğrulardır”. Çünkü hem fıtri, hem vicdani, hem ahlaki hem de insanidir.
Eski toplumlar da dahil dünyanın neresine giderseniz gidin, taciz, tecavüz, çalmak, çırpmak ya ayıp sayılır ya da günah (haram) sayılır. Yalan ve iftira da hakeza aynı şekilde.
Günümüz ulusal devlet anlayışı içinde üretilen modern hukukun çıkardığı kanunlarla bunun önüne geçmeye, yanlışı cezalandırarak doğruların yaygınlaşmasını sağlamaya çalıştılar (güya).Bir çok ülkede söz de şeriat ve din adına bunları uygularlar.
Eğer bir din, dünya hayatına tesir etmiyor, sizi alıp başka mecralara uçuruyorsa o din, din değildir. Zira din dünyayı ve hayatı anlamamız ve yaşamamız için gönderilmiştir.
İster modern hukuk adına olsun ister din adına olsun bugün yaşadıklarımızı bir doğrulayalım, bakalım ne kadar doğru?
Her devletin milletiyle içinde yaşadığı sınırları var. Her devlette komşu devletlerin sınırına ve hukukuna uymak zorundadır uluslararası hukuka göre. Öyle midir?
Suriye’de ne işimiz var diye soran siyasiler niçin başka devletlerin varlığını hukukun gereği için sorulamıyor? 40 Yılı aşkın süredir oralarda eğitilen teröristler bizim sınırlarımızı ihlal edip saldırırken niçin sormadılar o devletlere?
Sözüm ona dindar hem de Müslüman olan devletçikler kendi sınırlarındaki Müslüman devletler işgal edilirken niye sessizler, din mi sizden böyle bir şey istiyor?
Ya bizde durum nasıl dersiniz? Sigaranın haramlılığının tartışıldığı kadar hırsızlık, tecavüz, adam öldürmeler hiç tartışılmıyor. Hadi dini geçtik diyelim evrensek hukukun hangi normlarına uyuyor bu adaletsizlikler?
Suriye de yerlerinden, yurtlarından edilen binlerce masum insan, kadın, çoluk çocuk veya köpeğin üzerine benzin dökülerek yakılması, mezar taşlarının tahrip edilmesi hangi hukuk normlarının evrensel doğrularını temsil ediyor? Hakeza hangi din size bunu hak diye size cevaz veriyor?
Şunu söyleyin de insanlık sizin esas kavganızın ne olduğunu anlasın. Hukuk, ahlak, teoloji bahane, bizim menfaatlerimiz ve çıkarımız ne ise doğru olan o deyin. Uydurduğunuz ulusal hukuku, uydurduğunuz dini tarumar ediyorsunuz bari fıtratta kalan evrensel doğruları insanlığın vicdanına bırakın.
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile….
