Ahmet DEMİRKAYA

Tarih: 15.07.2016 13:02

Etrafına bir bak!

Facebook Twitter Linked-in

Belki de hayatta ilk yapmamız gereken şey etrafımıza bakmak. Ancak ne var ki bebeklikten çocukluğa geçişte bizden öncekiler hep bizi yönlendirip hayatı ve içindekileri kendi istedikleri gibi tanıtırlar. Bizim tanımamıza tanımlamamıza müsaade etmezler. Çoğu zaman da yanlış bilgilerle yanlış yönlendirirler. Hâlbuki Rabbimiz bizim nasıl davranmamızı, nasıl yaşamamız gerektiğini Peygamberleri aracılığıyla kitap göndererek bildirmiş. Buna rağmen biz kendimize ve aklımıza aşırı güvenip yine bildiğimizi okuyoruz. Peki, neden böyle bir hataya düşüyoruz? İşte insanın ve insanlığın kırılma noktası da bu sorunun cevabında yatıyor. Ya çevreyle uyum sağlayamıyoruz ya da bize gönderilen kitap ve Peygamberle. Her şeyden önce nefsimiz buna engel teşkil ediyor. İlk başta dünya nimetleri gözlerimizi kamaştırıyor, kendimizi alamıyoruz. Hal böyle olunca çoğu zaman hem kitaptan uzaklaşıyor hem insanlığımızdan uzaklaşıyor hem de yaratılış gayesinden uzaklaşıyoruz. Sanki dünya ebedi bizimmiş gibi, hiç ölmeyecek gibi yaşıyoruz. Bunu sağlayabilmek için hiçbir şey bulamasak bile kitaptan veya sünnetten kendimize kılıf ararız. Tarih boyunca bütün peygamberlerin kavimleri bunu yapmış. Museviler yapmış, İseviler yapmış ve Rabbimiz bunlar üzerinden bizi özellikle ve şiddetle uyarmış. Yahudi ve Hristiyanlara benzemeyin diye. Nedir onlara benzememek, dünyevileşmek.

Günümüzde İslam coğrafyasının içine düştüğü girdabı başka türlü izah edemezsiniz. Kur’an’ın mucizevi şifreleriyle birlikte kâinat kitabını okumadan bunu anlayamazsınız, anlamlandıramazsınız. Yaklaşık bir yıl kadar önce ABD’de uzay araştırmaları için 100 milyar $ harcandığını duyan bir hoca efendi, o parayı bana verselerdi ben onlara ben onlara kitaptan söylerdim o gezegeni diye karşı çıkıyor. Bu mudur Kur’an okumak? Binme o zaman adamların ürettiği uçağa. Arkadaşın biri de takmış Yahudilere. Arkadaş yaşama hakkını veren Rabbimizdir sen nasıl yaşayacağına karar ver. Necip Fazıl Kısakürek’in dediği gibi, Düşmanım sen benim ifadem ve hızımsın. Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın. Sen daha elindeki kitabı doğru dürüst okuyamıyorsun kalkmışsın kâinat kitabını okuyor teknolojiyi üreten adama kafa tutuyorsun. Oysa o teknolojileri son din olarak bizim üretmemiz gerekiyor. Biz ne yapıyoruz, bir birimizle kavga ediyoruz. Bir bakın etrafınıza Allah aşkına bir biriyle adam gibi geçinen kaç Müslüman var? Hepsi bir biriyle kavgalı, hiç kimse kimsenin Müslümanlığını beğenmiyor. Rabbimizin onca uyarılarına rağmen acaba Allah (CC) yaptıklarımızı beğeniyor mu, bizi beğeniyor mu diye sorgulayan yok. Hep birileri suçlu biz haklıyız. Böyle bir yaklaşıma, böyle bir inanca Rabbimiz Rahmetini tecelli ettirir mi sanıyorsunuz? O zaman siz hiç kitap okumamışsınız, hiç Kur’an’ı anlamamışsınız demektir. O zaman tekrar okuyacağız, tekrar tekrar okuyacağız, anlayana kadar okuyacağız, Rahmet üzerimize tecelli edene kadar okuyacağız. Yoksa daha çok böyle kendimizi avutur bekleriz.

Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —