Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir ve beraberindeki yönetim kurulu üyelerini Bakanlıkta kabul etti. ASO seçimlerinde Yönetim Kurulu Başkanlığına yeniden seçilen Özdebir'e "hayırlı olsun" dileğinde bulunan Zeybekci, sivil toplum kuruluşlarının, odaların, ticaret borsalarının, ihracatçı birlikleri ve diğer kuruluşların kendilerinin ortakları olduğunu söyledi.
Devletin sanayiye, ticarete, ihracatçıya, gelişmeye, büyümeye hizmetkar olacak, önünü açacak, problemleri ortadan kaldıracak bir fonksiyonda olmasını önemsediklerini dile getiren Zeybekci, bundan sonra da bunun artarak devam edeceğini belirtti. Zeybekci, 24 Haziran'da yapılası planlanan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimine de değinerek, "Mademki seçimler yapılacak, gündeme geldi, işimize bakmamız lazım. Türkiye'nin zaman kaybına tahammülü yok." dedi.
Türkiye ekonomisinin, gerek büyümede ve özel sektör yatırımlarında gerekse ihracatta ve istihdamda önemli ivme yakaladığını vurgulayan Zeybekci, şunları kaydetti: "Bunun bir kesintiye uğraması, bir şekilde bu uzun sürenin beklenmesi ekonominin pek sevdiği bir ortam değil. Anayasada referandumla düzenlenen Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin hem resmi hem fiili olarak bir an önce uygulamaya geçmesi, ekonomi tarafı, özel sektör olarak belirsizliklerin ortadan kalkması, öngörülebilirliğin, gelecekle ilgili planlamaların artması anlamında da olumlu karşılanacak. Türkiye’nin gelecekle ilgili beklentileri pozitif olarak artarak devam edecek. Seçimlerin de demokrasi şenliği şeklinde yapılması ekonomimiz, gelecek planlamaları açısından son derece olumlu olacaktır."
Orta Vadeli Program’da (OVP) Türkiye’nin 2018 yılı ihracatının 169 milyar dolar olarak öngörüldüğünü hatırlatan Zeybekci, “Biz '170 milyar doları geçeceğiz' diyorduk, şimdi çok rahat bir şekilde geçeceğiz. Muhtemelen yıl ortasına doğru OVP’yi olumlu yönde güçlü bir şekilde revize edeceğiz.” dedi.
ASO Başkanı Özdebir
ASO Başkanı Özdebir de erken seçim beklemediklerini ancak buna sevindiklerini söyledi. Özdebir, “Seçim atmosferinden kurtulup işimiz ve gücümüze bakmamız lazım." değerlendirmesinde bulundu. Sanayicilerinin haksız rekabetle ilgili bir sorunu olduğunda, Ekonomi Bakanlığının derhal tedbir aldığını anlatan Özdebir, koruma ile ilgili önlemlerde de çok hızlı davranıldığını söyledi.
Piyasa denetim gözetiminin birçok bakanlığın faaliyet alanında olduğuna işaret eden Özdebir, bu konuda bir dağınıklığın bulunulduğunu, her alana yetişilemediğini savundu. Özdebir, özellikle endüstriyi ilgilendiren ürünlerinde de denetimlerin daha yaygın eşgüdüm içinde yapılmasının önemli olduğunu vurgulayarak, “Sivil toplum örğütlerine de numune alma yetkisi de verilirse, biz de numuneyi alalım akredite laboratuvarda tahlili yaptıralım, sonucu da bakanlığımıza verelim. Şikayetlerin hızlı bir şekilde sonuca götürülebilmesi açısından bizden de istifade ederseniz iyi olur. Bunun sadece tüketici bakımından değil, üreticilerin de rekabetleri açısından bunun etkin hale getirilmesinde büyük fayda var." şeklinde konuştu.
Zeybekci de piyasa gözetim denetimiyle ilgili 9 ayrı bakanlığın 14 ayrı kurumun çalıştığını belirterek, Türkiye'de piyasa gözetim ve denetiminin tek bir kurum haline gelmesi konusunda güçlü bir çalışma yapıldığını kaydetti.
Türk ürünlerinin ihracatında da denetimin önemli olduğunu vurgulayan Zeybekci, "Yurt dışına malı gönderirken, 'Made in Turkey' yazdığınız anda Türkiye'nin itibarını oraya yazıyorsunuz. Biz Türkiye olarak itibarımızı kaybedemeyiz, dolayısıyla burada kurallar çok net tavizsiz çalışmalı. Yapmaya çalıştığımız da bu." dedi.
