İsrail polisi eşliğindeki 381 fanatik Yahudi'nin işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlediği bildirildi.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresinden alınan bilgiye göre, 381 fanatik Yahudi, İsrail polisi eşliğinde Fas (El-Meğaribe) Kapısı'ndan girerek Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.
Hamursuz Bayramı'nın (Pesah) 5'inci gününde polis eşliğinde Harem-i Şerif'in avlusunda dolaşan fanatik Yahudiler Er-Rahme Kapısı yakınlarında Talmudik ayinler yaptı.
Bugünkü baskınla birlikte, bu hafta Mescid-i Aksa’ya baskın düzenleyen fanatik Yahudi sayısının bin 200’ü aştığı belirtildi. Yahudi inancına göre, Pesah'ın kutlandığı bu günlerde fanatik Yahudiler sık sık "Tapınak Tepesi" olarak nitelendirdikleri Mescid-i Aksa'ya yönelik baskın çağrıları yapıyor.
İsrailli fanatik Yahudiler, geçen hafta perşembe sabahı Mescid-i Aksa'nın kapılarına astıkları afişlerde, sözde dini gerekçeleri öne sürürek, "Yahudi dini gereğince kurban sunusu yapılacağı için Pesah'ta Tapınak Tepesi'nin boşaltılması gerekir." ifadeleriyle Müslümanlardan, 30 Mart Cuma sabahı Mescid-i Aksa'yı terk etmelerini istemişti.
Mescid-i Aksa'ya yönelik baskınlarında artış
İbrani takvimine göre nisan ayı başlangıcı sayılan ve Hamursuz Bayramı'nı da kapsayan bu günlerde fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik baskınlarında artış yaşanıyor.
Fanatik Yahudiler, geçen hafta çarşamba günü de Mescid-i Aksa'nın güney duvarlarına bitişik İslami Vakıflara ait Emevi Sarayları bölgesinde Pesah hazırlıkları amacıyla Talmudik ayinler düzenlemişti.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi tarafından söz konusu ihlallere ilişkin yapılan yazılı açıklamada, "Kudüs tarihinde ilk defa burada Talmudik ayinler düzenleniyor. Bilinmelidir ki bu bölge İslami vakıftır ve sadece Müslümanlara aittir." ifadelerine yer verilmişti. İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.
Yahudiler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında "Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu" iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor ve Harem-i Şerif'te kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.
