Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Bilge Aydemir, "Sonbahardan kışa ve kıştan ilkbahara geçişti üst solunum yolları enfeksiyonlarında artış yaşanmakta. Üst solunum yolları enfeksiyonları virüslerle olan hastalıklar ve bulaş yolu çok kolay. Bu nedenle çok kısa zamanda geniş kitlelere yayılım gösterebiliyor. Bu tür enfeksiyonlar damlacık yoluyla bulaşır yani hasta bir bireyin hapşırırken öksürürken ya da yüksek sesle konuşurken havaya damlacıklar saçar, bu damlacıklar havada asılı kalır ve sağlıklı bireyler bu havayı soluduğu zaman ya da bu damlacıklar sağlıklı bireylerin eline yüzüne gözüne konması şeklinde bulaşır. Her zaman olduğu gibi bu dönemlerde da el yıkamayı ihmal etmemeliyiz. Damlacıklar bizim günlük yaşadığımız ve çalıştığımız alanlara konuyor ve biz dokunduğumuz zaman elimizi; ağzımıza, gözümüze, burnumuza götürdüğümüz zaman bu virüsü almış oluyoruz." dedi.
"El yıkamak çok önemli"
Kış aylarını geride bırakıldığını havaların çok sıcak olduğunu anlatan Aydemir, "Havalar daha sıcak, ortamı bol havalandırmayı öneriyoruz. İki taraflı hava akışı sağlanabilir. El yıkamanın üzerinde çok duruyoruz. Sıkça ellerimizi sabun ve su ile yıkamamız gerekmekte. Burada en çok görev ise hasta bireylere düşüyor. Hapşırırken, öksürürken çevreye damlacık saçmamak için peçeteye hapşırmak gerekir. Aniden hapşırma isteği geldiğinde ise kolumuz içerisine kalacak şekilde hapşırmak gerekir. Üst solunum yolları enfeksiyonlarını hafif olarak atlatılan ve daha ağır seyreden olarak ikiye ayırıyoruz. Hafif olarak atlatılan soğuk algınlığı denilen aslında soğukla ilgili olmayan bir durum. Bu durum da yine virüslerle ilgili hastalık grubu. Daha hafif atlatılıyor, hafif bir burun akıntısı; gözlerde kaşıntı, akma, hafif bir geniz akıntısı ve hafif bir kırgınlık olabiliyor. Genelde bu tür şikayetleri olanlarda 3-4 gün içerisinde kendiliğinden geçmesini tahmin edilir. Sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiren durum değildir. İstirahat etme, bol sıvı alma, beslenmeye dikkat etme şeklinde atlatılabilir." diye konuştu.
"Son yıllarda en çok görülen domuz gribi"
Daha ağır seyreden üst solunum yolları enfeksiyonlarında en korkutucu olanın influenza virüsleri olduğunun altını çizen Aydemir, "Son bir yıl içerisinde de en sık gördüğümüz grip çeşidi domuz gribiydi. Gripte tablo daha gürültülü olur. Ateş çok önemli. 38 dereceyi geçen ateş ve ateş düşürücü almakla kolay kolay düşmeyen ya da düşüp hemen geri artan bir ateş varsa, yaygın kas eklem ağrınız varsa, karın ağrısı ve ishal ön planda ise ağır formlarda solunum sıkıntısı olabilir. Eğer böyle bir tablonuz varsa grip olabilirsiniz ve sağlık kuruluna başvurmanız gerekir. 5 yaş altı çocuklar, 65 yaş üstü kişiler, obezitesi olanlar, şeker, tansiyon, kalp rahatsızlıkları, böbrek yetmezliği, kanser gibi kronik hastalığı olanlar sağlık kuruluşuna başvurmalı." şeklinde konuştu.
