Ünüvar, üniversiteli gençlere bağımlılığı anlattı

TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı, AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar, bağımlılıkla mücadelede en önemli unsurun güçlü aile bağları olduğunu belirterek, aile bağı zayıf olan kişilerin, zamanla farklı şeylere bağlanma ihtiyacı hissettiğini söyledi.

İskenderun Teknik Üniversitesi Barbaros Hayrettin Konferans Salonu'nda öğrencilere "Gençlik ve Bağımlılık" konulu sunum yapan Ünüvar, bağımlılığın bütün dünyada genç nesilleri tehdit ettiğine dikkat çekti.

Bağımlılığın birçok tarifi ve sebebi bulunduğunu, ancak en kısa tarifinin "bir nesne veya maddeye esir olmak" olduğunu ifade eden Ünüvar, "Yani sizi ne esir ediyorsa; bazen TV kumandası, bazen oyun konsolu, bazen internet, bazen sigara, bazen uyuşturucu, bazen nargile. Ne esir ediyorsa o sizin için bağımlılık unsurudur" dedi.

"Her şey daha hızlı, daha hazlı olsun istiyoruz"

Değişen ve gelişen dünyada imkanlar arttıkça ihtiyaçların da arttığını belirten Ünüvar, "'Böyle bir dünyada yaşıyoruz. Bağımlı olmayıp da ne olacağız" diye bazı arkadaşlar içinden soruyor olabilir. Baktığınız zaman bir fiziksel bağımlılıklar var; tütün, uyuşturucu, alkol gibi. Bir de davranışsal bağımlılıklar var; teknoloji, kumar, alışveriş alışkanlığı gibi. Bağımlılıklar niye gelişiyor? İnsanlar niye bağımlı oluyorlar? Çünkü artık hız ve haz çağındayız. Her şey daha hızlı, daha hazlı olsun istiyoruz. İnternette girdiğiniz zaman bir şey arayacaksınız 5 saniye bekleyemiyorsunuz" diye konuştu.

"Vücutta dopamin yükseldikçe bağımlılık artıyor"

"Daha" ve "en" kelimelerinin vücutta "dopamin" denilen hormonun salgılanmasına yol açarak, bağımlılığa neden olduğuna işaret eden Ünüvar, şöyle devam etti:

"Dopamin vücutta ödül anlamındadır. Ödül olan her şeyde dopamin salgılanır. Bu ödül yaş grubuna göre değişiklik gösterir. 60-70 yaş üzerindeki insanlar cami avlusunda oturarak kendilerini ödüllendirirken, bir başkası için bu ödül mekanizması; elindeki akıllı telefonla saatlerce bir şeyleri aramak ve merakı gidermek olabilir. Yasal veya yasa dışı maddeler de dopamin salgılatabiliyor. Vücuda alınan her madde aynı şekilde mi dopamin salgılatıyor? Hayır. Bir madde ne kadar hızlı şekilde dopamini yükseltiyorsa o kadar hızlı şekilde bağımlılık yapıyor ve o kadar hızlı bir şekilde vücutta olumsuz bir takım etkilere yol açıyor."

"Türkiye'de 15 milyon tütün bağımlısı var"

Prof. Dr. Necdet Ünüvar, en fazla bağımlılık yapan maddenin tütün olduğuna işaret ederek, "Ayrıca tütün, toplumda en yaygın tüketilen madde. Türkiye'de 15 milyon civarında vatandaşımız tütün tüketiyor. 15 yaş üzeri nüfusun yüzde 31'i sigara bağımlısı. Bu maddelere başlarken şunu aklımızdan çıkarmayalım. Bunun bir de arka planı var. Sigara, alkol, uyuşturucu gibi bağımlılık yapıcı maddeleri insanlar keyif versin diye alıyor ama birileri bu işten büyük kazançlar elde ediyor" ifadelerini kullandı.

"Aile bağlarımızı güçlendirelim"

Boşlukta kalmak ile bağımlılık arasında çok yakın bir ilişki bulunduğunu vurgulayan Ünüvar, "Bağımlı insanlara baktığınız zaman boş, yalnız, amaçsız, hedefsiz, bir takım gayreti olmayan kitleler. Dolayısıyla ne yapmamız lazım. Sürekli kendimize bir hedef belirlemeli, bir şeyler üretmek için gayret etmeliyiz. Ayrıca, bağımlılıkla mücadelede en önemli şey aile. Varsa kişinin ailesi, vız gelir dünyanın gailesi. Onun için ailelerimize sıkı sıkı bağlı olalım. Annemizi, babamızı arayalım. Eğer hayatta değillerse mezarlarını ziyaret edelim, Fatiha okuyalım. Bağlarımızı güçlendirelim. En önemli şey bağ. Bağlandığınız zaman bağımlılık azalıyor. Ailenize bağlanmadığınız zaman bir şeye bağlanma ihtiyacı hissediyorsunuz. O yüzden aile son derece önemli" diye konuştu.

İskenderun Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli de gençlere bağımlılık konusunda dikkatli olmaları uyarısında bulunarak, "Türkiye'nin gençliğe ihtiyacı var. Gençler olarak kendinize çok iyi bakmalısınız. Bağımlı olacaksanız bir tek şeye, çalışmaya bağımlı olmalısınız" dedi.

TBMM İdare Amiri, AK Parti Hatay Milletvekili Orhan Karasayar ve AK Parti İskenderun İlçe Başkanı Beyazıt Bestami Bilgili'nin de izlediği konferansa öğretim üyeleri ve öğrenciler ilgi gösterdi.