Sonbaharda, farklı türlerden on binlerce kuşun Avrupa'dan Afrika'ya kilometrelerce süren göç yolculuğu başlıyor.
Göçmen kuşlar, kendileri açısından stratejik öneme sahip Türkiye'den geçerek, Afrika'da bir yıl önce kışı geçirdikleri yere gidiyor. İlkbaharda ise tekrar aynı rota üzerinden kuzeye göç ederek kuluçka yuvalarına dönüyor.
Kışı Afrika'da geçiren türler için Türkiye'ye giriş kapısı niteliğinde olan Doğu Akdeniz'in önemli kentleri Hatay ve Adana'daki sulak alanlar, göçmen kuşlara zorlu yolculukları sırasında güç toplamaları için dinlenme imkanı sunuyor.
İlkbahar ve sonbaharda on binlerce kuşun zorlu yolculuğuna tanıklık eden Doğu Akdeniz, her göç döneminde büyük bir şölene ev sahipliği yapıyor, kuşlara "mola noktası" oluyor.
Göçmen kuşlara Avrupa ve Afrika arasında köprü olan Türkiye, 400'ü aşkın göçmen türü barındırması bakımından özel bir konumda yer alıyor.
"400 binin üzerinde kuş tespiti yaptık"
Doğa Koruma ve Milli Parklar 7. Bölge Müdürü Turgut Çangır, , 9 Mayıs Dünya Göçmen Kuşlar Günü'nün Türkiye açısından önemini anlattı.
Bölge müdürlükleri sahasındaki sulak alanların zenginliğine dikkati çeken Çangır, "Adana'da uluslararası öneme haiz sulak milli parkımız olan Yumurtalık Lagünü ile Akyatan ve Ağyatan lagünleri göçmen kuşlarımızın her yıl gelip konakladıkları alanlarımızdan. Yine bölge müdürlüğümüze bağlı Kayseri'deki Sultan Sazlığı da önemli alanlarımızdan birisi." diye konuştu.
Çangır, kuş göç yolunun Hatay'dan geçtiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Göçmen kuşlar, sulak alanlarımızda uzun zaman diliminde misafir oluyorlar. Hatta bazılarının, mevsim şartlarına ve bulundukları ortamdaki rahatlık durumlarına göre yıl boyu konakladıkları oluyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar 7. Bölge Müdürlüğümüzce her yıl düzenli olarak ocak ve şubat aylarında kış ortası su kuşları sayımını yaptırıyoruz. Bu yıl da yaptırdık, sayı her geçen yıl artıyor. Bu yıl büyük çoğunluğu sakar meke olmak üzere 400 binin üzerinde kuş tespiti yaptık. Bunların uzunca bir süre bölge müdürlüğümüzün sulak alanlarında konakladığını tespit ettik. Bu bizim için sevindirici bir durum."
"Hatay, en önemli göç yollarımızdan birisi"
Sulak alanların korunması ve kaçak avcılıkla mücadelelerinin sürdüğünü belirten Çangır, "Ekiplerimizin gece gündüz mücadelesiyle misafirlerimiz burada rahat ettikleri için yuvalama imkanları buluyor. Mevsim şartlarına da bağlı olarak yıl boyu konakladıkları da oluyor. Birçok kuş türünü sulak alanlarımızda misafir etmeye devam ediyoruz." dedi.
Çangır, göçmen kuşların hava sıcaklığına göre hareket ettiğini anımsatarak, şöyle konuştu:
"Güneyde hava sıcaklığı arttıkça kuzeye, kuzeyde hava soğumaya başladığında ise güneye gidiyorlar. Dolayısıyla bir göç yolu oluşturuyorlar. İlkbaharda Türkiye'deki göç yolları üzerinden Afrika'dan Avrupa'ya doğru, sonbaharda da havaların soğumasıyla Avrupa'dan Afrika'ya doğru hareket ediyorlar. Hatay, en önemli göç yollarımızdan birisi. Sulak alanların zengin ve habitatlarına uygun alanların olması ve kaçak avcılıkla mücadeleden dolayı rahat bir ortamın sağlanmasıyla göçmen kuşlar burada uzun bir süre konaklamaktadır."
Hatay'da kayıt altına alınan kuş türü sayısı 379 oldu
Subaşı Kuş ve Kelebek Gözlem Derneği Başkanı Ali Atahan da kuş göç yolundaki Hatay'ın önemini anlattı.
Kuş sayımları yaptıklarına dikkati çeken Atahan, şunları kaydetti:
"Şu ana kadar Hatay'da kayıt altına alınan kuş türü sayısı 379 oldu, bölgemiz göçmen kuşlar için en ideal dinlenme, beslenme ve üreme alanlarından biri görevini görüyor. Türkiye'den en fazla kuş gözlenen ikinci il Hatay. Reyhanlı Barajı, çiçeği burnunda bir alan olarak dikkati çekiyor. Son bir yıldır su tutmaya başlamasıyla yaptığımız gözlemlerde burada 180 kuş türü tespit ettik. Sadece Hatay'da görülüp başka bir yerde görülmeyen çok sayıda kuşa ev sahipliği yapıyoruz. Bölgemizde incir kuşları açısından da özel bir yere sahip, yeşil sırtlı incir kuşu bunlardan belli başlılarıdır. Bu nedenle Türkiye'nin farklı illerinden kuş gözlemcilerini ve fotoğrafçıları sadece bu kuşları gözlemlemeleri için ağırlıyoruz."
