Türk Mühendislerden 3 boyutlu X ray cihazı

Üretilen cihaz üç boyutlu olarak objeleri gösterebilmenin yanı sıra, kabuklu kuruyemişlerin de sınıflandırılması yapılabiliyor. 

Havaalanı, alışveriş merkezleri gibi yerlerin girişlerinde kullanılan ve çanta, paket gibi objelerin güvenliği tehdit edici bir içerik taşıyıp taşımadığının tespit edilmesini sağlayan X-ray cihazları, Türk mühendisler tarafından yeniden tasarlandı. GYTE'nin öncülüğünde Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve özel bir firmanın da desteğiyle yerli olarak üretilen cihaz, altta kalan, tek açıdan görülemeyecek veya objelerin hangilerinin önde veya arkada olduğunu üç boyutlu olarak bilgisayara aktararak bilgi verebiliyor. Birbiriyle karışmış objeleri de başarılı bir şekilde ayırt edebilen cihaz ayrıca, kuruyemişlerin sınıflandırılması, kütleleri hakkında bilgi vererek, pek çok konuda da ülkeye katkı sağlamayı hedefliyor. Piyasada bulunan X-ray cihazlarıyla aynı performans düzeyinde çalışabilen cihazın yazılım kısmı ise tamamen Türk mühendislere ait.

GYTE Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yusuf Sinan Akgül, "Projemizin amacı, bir 'x' ışını cihazı geliştirmek. Bu cihazlar market girişlerinde, havaalanı girişlerinde güvenlik amaçlı kullanılıyor. Taranan bir paketin içeriğini, paketin kendisini açmadan görerek tehlikeli maddeleri bulmaya yardımcı oluyor. Projemizi biz zirai ürünlerin kalitesinin kontrolünde de kullandık. Projemizin özelliği, cihazın yazılım tarafının tamamen Türkiye'de yapılmış olması. Bu tür cihazların yazılım kısmı yurtdışından geliyor. Diğer taraftan donanım kısmının büyük bir kısmı da Türkiye'de yapılıyor. Cihazımız ayrıca, bilimsel katkı yapmak açısından paketlerin üç boyutlu nitelikleri hakkında da kısıtlı bilgi verebiliyor.

Elde ettiği birden fazla görüntüyü birleştirerek cisimlerin derinlikleri hakkında, üç boyutlu içerikleri hakkında bilgi verebiliyor." ifadelerini kullandı.

GYTE Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü mezunu Mustafa Çoker ise, "Cihazı kullanarak kabuklu kuruyemişlerin sınıflandırmalarını da yapabiliyoruz" diyerek şunları ifade etti: "Cevizlerin üst üste gelmemesi için bir platform kullanıyoruz. Sonrasında bu girdiler üzerinde bilgisayar görme metotları kullanarak cevizlerin yoğunluklarına bağlı olarak kabuklarını kırmadan içindeki kütleyi tahmin edebiliyoruz. Aynı zamanda yoğunluklarına bağlı olarak sınıflandırabiliyoruz. Öncelikle cevizler tespit ediliyor. Hangi pikselletin cevizlere denk geldiği tespit ediliyor. Cevizler tespit edildikten sonra daha önce alınan bilgiler doğrultusunda cevizlerin yoğunlukları saptanıyor. Ardından tekrar yoğunlukları kullanılarak sınıflandırması yapılıyor." şeklinde konuştu.

Cihaz ile ihraç rakamlarının yükseleceğini belirten Çoker, "Bu proje aslında yurt dışına ihraç edilen cevizlerin, fındıkların kalite kontrolünden geçirip, doluluk oranlarının, ürünün kalitesinin arttırılması için yapıldı. Biz fındıkları satarken, ham ürün, işlenmemiş ürün satıyoruz gibi değil, bunu belirli bir prosesten geçirip, bunun içlerinin doluluk oranı, sınıflandırması, 'Yüzde 90 üzerinde kaliteyle satıyoruz, kabukları da kırılmadı' şeklinde satabilmek amacıyla yapıldı. Bununla bizim ihraç rakamlarımız yükselecek. Bu sistemde tüm cevizler geçiyor ve tüm cevizlere garanti veriliyor" dedi. Bu proje aynı zamanda Çoker'in bitirme projesi olduğu öğrenildi.