Tahsin Tarhan Denizbank'ın satılmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Finans ve Bankacılık sektörü giderek yabancı sermayenin kontrolüne geçiyor. Bugün, A&T Bank, Abank, Albaraka Türk, Burgan Bank, Kuveyt Türk, QNB Finansbank, Turkish Bank ve Türkiye Finans, Körfez sermayeli olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Türkiye’deki en büyük 5. özel banka olan Denizbank’da yabancı sermayeye satılıyorsa, ülkenin içinde bulunduğu finansal kriz çok net ortaya çıkmış demektir. Ekonomik bağımsızlık kaybedilme durumuna gelirse, bu toparlanamaz yıkımlara yol açacaktır. Yerli ve milli vurgusu ile siyaset üretmeye çalışanların bu durumu görmezden gelmemeleri gerekirdi" dedi.
"KONTROL MEKANİZMASI GEREKİR"
Tahsin Tarhan açıklamalarının devamında, "Dünya’daki tüm ülkeler, yabancılara konut satışından, arazi satışına, mülk edinmeden finans sektörüne kadar hep bir sınırlama ve kontrol mekanizması uygularlar. Ne yazık ki ülkemizde durum tam tersi, sıcak sermaye akışı gelsin de nereden gelirse gelsin deniliyor. Bugün Türkiye finans ve bankacılık siteminin yüzde 46'sı yabancı sermayenin kontrolüne geçmiş durumda. Bu oran yüzde 50'den fazla olduğunda Türkiye Bankacılık Sistemi diye bir şey kalmamış olabilir. Mutlaka bir frenleme ve kontrol mekanizmasının uygulayama sokulması gerekmektedir" ifadelerini kullandı.
"DEVLET OTORİTESİ DURUMA MÜDAHİL OLMALI"
CHP'li Tarhan son olarak ise, "Devlet otoritesi ve aklı mutlaka bu duruma müdahil olmalıdır. Doğabilecek uzun vadeli riskler hesaplanmalı ve önlem planları ortaya konulmalıdır. Bugün Türk bankacılık sistemine ait 12 Banka Arap sermayesine geçmiş durumda. Ülke olarak daha önce örneklerini yaşadığımız gibi bir gecede yabancı sermayenin ülkeyi terk etmesi durumunda neler olabileceğini biliyoruz. Bu ve bunun gibi hassas noktalar dikkatle değerlendirilmelidir" açıklamasında bulundu.
