Switch, Firewall, Router, v.b. statik teknoloji üniteleri üzerindeki veriler genellikle pek değişmediğinden statik cihazların yedeklenmesi ve arıza durumunda rol değiştirebileceği ünitelerin bulundurulması nispeten daha kolaydır. Ancak sunucular, süreklilik arz eden veri hareketleri neticesinde gerçek veri, log, şifrelemeler ve güvenlik prosedürleri gibi sıkça değişen ve değişebilecek verilerle işletilirler. Bu da olası bir arıza durumunda veri kaybına, dolayısıyla iş sürecinin ciddi şeklide aksamasına yol açacaktır.
Yedekleme stratejileri konusunda pek çok alternatif olmakla birlikte bu konuda tam ve kusursuz bir çözüm bulunabilmiş değildir. Bu nedenle az kusurlu, minimum kayıp hedefleyen ve iş akışını sıkıştırıp performans kaybına yol açmayan alternatifler öne çıkar.
Yedekleme ve veri güvenliği stratejilerinde uygulanan kurallar, genel yaşamda da karşılaşabileceğimi bir stratejiyle işletilir. Örnek olarak, bir sunucu sisteminde karşılaşılacak felaket, bir binada çıkabilecek yangın ile benzeştirilebilir. Sunucu üzerindeki veriler, önemi ve güncelleme sıklığı münasebetiyle sınıflara ayrılır. 3. sınıf veriler, demirbaş niteliğinde olan sunucunun temel işleyiş mekanizması ve işletim sistemi altyapısıdır. Üzerinde tanımlanan hassas konfigürasyonlar yedeklenmemesi durumunda çok ciddi bir iş gücü kaybına yol açabilir. Ancak konfigürasyonlar pek sık aralıklarla değişmez ve dinamik olsalarda yedekleme stratejileri içerisinde en alt segmentte yer alır. Bu verinin haftalık ya da aylık olarak güncellenmesi genel olarak yeterlidir.
Yine demirbaş niteliğinde olan, ancak yazılım mekanizmalarının tabiatı gereği lisanslama, kullanım izni ve işlem logları gibi daha sık değişmesi muhtemel parametreler bulundurduğundan dosya bazlı yedekleme yoluyla işletim sisteminden daha seyrek periyotlarda yedeklenmelidirler. Örneğin işletim sistemi aylık yedekleniyorsa yazılım mekanizması haftalık, haftalık yedekleniyorsa günlük yedekleme düşünülebilir.
Yedeklilik stratejileri içerisinde en önemli veri ise kuşkusuz sürekli üretilen, girilen ve düzenlenen veriler yani kayıtlardır. Kayıtlar, çoğunlukla veritabanı servisleri üzerinde çalışırlar ve kendi içinde girift ancak yönetim ve konsolidasyon bakımından kolay müdahale edilebilir sistemlerdir. Veritabanları üzerinden işlenen verilerin yedeklenmesi yedekleme stratejileri içerisindeki en hassas konudur. Pek çok IT yöneticisi, bu tür verileri en az günlük, en yoğun şekilde de saatlik olarak otomize ederek almayı tercih ederler. Fazlasıyla kritik iş süreçlerinde ise anlık yedekleme ve mirroring gibi daha rasyonel ve efektif çözümler tercih edilir. Rsyn, Sql Mirroring, v.b. yöntemler başlıca örnekler olarak karşımıza çıkar.
Tüm bu değerlemeler neticesinde en efektif çözüm elbette Sanallaştırma teknolojileri üzerinden alınan ve yürütülen yedekleme stratejileridir. Sanallaştırma mekanizması, verilere disk yüzeyinden ulaştığı için sunucu, kümülatif olarak anlık ve tercih periyot aralıklarında otomatik olarak yedeklenebilir. Sunucu kiralama hizmeti alarak temin edebileceğiniz Bulut Sunucu ve VDS Sunucu sistemleri üzerinde kurgulayacağınız yedekleme stratejisi ile tüm bu yedekleme evrelerini tek bir odaktan yönetebilir, gerçekleşebilecek bir kriz anında yakın yedekleri kolayca devreye alabilirsiniz.