CHP Kocaeli İl Kadın Kolları Başkan Adayı Sevim Zerrin Özen, CHP Kocaeli İl Başkanlığında düzenlediği basın açıklamasıyla adaylığını resmen açıkladı. Partili bayanların yoğun ilgi gösterdiği açıklamada kendisi hakkında bilgi vererek konuşmasına başlayan Özen, “1971 doğumluyum. Endüstri Meslek Lisesi kimya bölümü mezunuyum. Evliyim. 22 yaşında Özgür adında bir oğlum var. Saraybahçe Belediyesi’nde 11 yıl görev yaptıktan sonra 2005 yılında AKP’li belediye başkanı Halil Vehbi Yenice tarafından 29 kişi ile birlikte işten atılanlardanım. Yaşadığım bu olayın, benim hayata bakış açımda ve siyaset algımda ciddi bir bilinç sıçraması yarattığını şimdi daha iyi anlıyorum” dedi.
"EŞİT YARINLAR İÇİN ÇALIŞACAĞIM"
Ülkesine ve içinde yaşadığı topluma karşı kendini sorumlu hisseden her duyarlı insan gibi; hayallerini, endişelerini ve beklentilerini siyasal duruşunun nedeni ve kaçınılmaz gereği olarak gördüğünü dile getiren Özen, “Benim hayata dair bu duruşum, aynı zamanda bu ülkeyi çocuklarımız için güvenli, özgür, eşit, mutlu bireyler olarak yaşayabilecekleri çağdaş bir ülke haline getirmenin; yani geçmişten bugüne devreden bir borcu sahiplenmenin sorumluluğunu da yüklüyor insanın omuzlarına..! Onun için, siyasette elimiz; söyleyecek sözümüz olsun istiyorum. Bunun pratik yolunun da, siyasal mecradan görev ve sorumluluk almaktan geçtiğini iyi biliyorum. Bu gerçekten yola çıkarak; sahip olmaktan onur duyduğum sosyal- demokrat dünya görüşümün gereği yıllardır bir nefer olarak görev yaptığım CHP saflarında, artık çözüm noktalarına müdahil olmak ve daha fazla katkı sunmak için İl Kadın Kolları başkanlığına adaylığımı açıklıyorum. Bu konuda gerekli vizyona sahip olduğuma inanıyorum” şeklinde konuştu.
"ÜZERİME DÜŞENİ YAPACAĞIM"
Göreve seçildikten sonra CHP’nin genel ilkeleri çerçevesinde yerel parti organları ve genel merkezle uyum ve eş güdüm içerisinde parti için kendilerine düşen ne varsa hiçbir ön yargı taşımadan tüm enerjileriyle seferber edeceklerinden kimsenin kuşkusu olmaması gerektiğinin altını çizen Özen, “Artık elini taşın altına koyma zamanıdır. Ve çağrım; sesimizi çoğaltacak, sözümüze söz katacak tüm duyarlı kadınlarımızadır. Usta bir manevrayla siyasal simge olarak kullanılan türbanın mahremiyetinden bir iktidar çıkarıp, şimdi yatak odalarında neyin nasıl yapılacağını Yargıtay kararıyla dayatanlara; yapılacak çocuk adedinden kürtaja, normal doğumdan sezaryene; burada zikretmekten utanç duyduğum daha birçok pervasızlığa kadar, kadınların en mahrem alanlarına kirli elleri ve çirkin zihniyetleriyle müdahil olanlara karşı SÖZÜMÜZ OLSUN!” dedi.
