Zincirlikuyu Mezarlığı’nda, 10 yıl önce trafik kazasında ölen kızının mezarını ziyaretten dönen Tülin Gökçetin, aniden önüne çıkan bir otomobile çarpmamak için manevra yapınca banketten düşerek ağaçlık alana uçtu. Yaklaşık 10 metre sürüklenen otomobili bir ağaca çarparak dururken, Gökçetin ağır şekilde yaralandı.Kaza, saat 11.00 sıralarında Zincirlikuyu Mezarlığı 33’üncü adada meydana geldi.
Beşiktaş’ta, 17 Temmuz 2006 yılında geçirdiği trafik kazasında henüz 19 yaşındayken hayatını kaybeden kızı Tuluğ Gökçetin ile oğlundan olan Mira adlı torununun bulunduğu mezarı ziyaret eden Tülin Gökçetin (60), kullandığı 34 TG 907 plakalı otomobille evine dönmek için yola çıktı. Gökçetin, yokuş aşağı ilerlediği sırada aniden önüne bir otomobil çıktı. Kaza yapmamak için direksiyonu sağa kıran Tülin Gökçetin’in otomobili kontrolden çıkıp, banketten düşerek ağaçlık alana uçtu. Yaklaşık 10 metre sürüklenen otomobil bir ağaca çarparak durabildi.
Kazayı duyan mezarlığın güvenlik görevlileri, sesin olduğu yöne koştular. Ağaçların arasında otomobili fark eden güvenlikçiler, araç içinde sıkışan Tülin Gökçetin’i çekerek dışarı çıkardılar. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, ağır yaralanan Gökçetin’e müdahale etti. Yaralı kadın, güvenlik görevlilerinin yardımıyla sedyeyle taşınarak ambulansa konuldu. Amerikan Hastanesi’ne kaldırılan Tülin Gökçetin’in sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi.İsmini vermek istemeyen bir görgü tanığı "Yokuştan aşağıya geliyordu. Ondan kurtarırım, dedi. Aracıyla yuvarlandı. Onun peşine gittik ağır yaralıydı. Bir tane ağacı da parçaladı. Ağaçlar olmasa caddeye uçardı. Ağaçlar hızını kesti" diye konuştu.
10 YIL ÖNCE ÖLEN KIZININ MEZARINI HERGÜN ZİYARET EDİYORDU
Sabancı Üniversitesi öğrencisi kızları Tüluğ Gökçetin’i, 17 Temmuz 2006 yılında, Dolmabahçe Küçükçiftlik Parkı önünde, geçirdiği trafik kazasında kaybeden Tülin Gökçetin’in, o tarihten bu yana her gün mezarlığı ziyaret ettiği öğrenildi. İki yıl önce ölen torunu Mira için de kızının yanında mezar yaptıran Tülin Gökçetin, kendisiyle yapılan bir röportajda "Cenaze töreninde, namaz kılınmadan önce tabutunun çevresinde bir kelebek dolanıp durdu. Camiden çıkana kadar tabutunu takip etti. Ondan sonra ne zaman buraya gelsem, o kelebek de benimle. Saçıma dokunur, yanağıma konar, yolun başında beni karşılar. Tuluğ bana kelebek olarak geri döndü" demişti.
