Selçuk: Çocuk işçi oranı yüzde 5'in altında

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, çocuk işçiliği ile mücadele kapsamında Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonunun (TESK) Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu (UNICEF) iş birliğiyle hayata geçirdiği "Çocuk Hakları ve İş İlkeleri Programı"nın tanıtım toplantısına katıldı. 

Konuşmasına, programda emeği geçenlere teşekkür ederek başlayan Selçuk, konu çocuk olduğunda, tüm kimliklerden ve görevlerden bağımsız düşünülmesi gerektiğini, çocukların sadece ebeveynlerine değil herkese emanet olduğunu vurguladı.

Bu kapsamda her adımı çocukların geleceği için attıklarını belirten Selçuk, çocukların fiziki ve ruh sağlıklarını korumak, sosyal gelişimlerini artırmak için koruyucu ve önleyici tedbirler geliştirdiklerini dile getirdi.

Selçuk, dünyada 5-17 yaşlarında 150 milyonu aşkın çocuk işçi bulunduğuna dikkati çekerek, çocukların sadece çalıştırılarak değil sokaklarda dilendirilerek de temel haklardan mahrum edilmesinin hiçbir geleneğe, inanca ve insanlık vicdanına sığmadığının altını çizdi.

"Bugüne kadar 10 bin 873 çocuğa müdahale ettik"

Çocukların eğitim hayatının içinde kalmalarını sağlamak, çalıştırılmalarına mani olmak için kamu kurum ve kuruluşları ve sivil toplum örgütleriyle etkin bir mücadele yürüttüklerini belirten Selçuk, şöyle konuştu:

"Bakanlık olarak geçen yıl 12 Haziran Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü'nde başlattığımız çalışma neticesinde bugün tam 130 mobil ekiple hizmet veriyoruz. Bugüne kadar 10 bin 873 çocuğa müdahale ettik. Yapılan hukuki işlemler sonucunda 510 çocuğun ailesi hakkında adli işlem başlattık. 3 bin 954 çocuk hakkında ise eğitim, rehberlik ve danışmanlık tedbirleri aldık. Söz konusu çocuklarla ilgili yapılan mesleki çalışmalar sonucunda 224 çocuk bakım kuruluşlarımıza alındı. 2 bin 829 çocuğumuzun ailesine SED hizmeti ya da sosyal yardımlaşma vakıfları aracılığı ile destek sağlandı."

Aile yanında destek uygulamaları kapsamında, ekonomik yoksunluk içindeki ailelere Sosyal Ekonomik Destek (SED) yardımı verdiklerini, 112 bin çocuğun SED hizmetinden yararlanmaya devam ettiğini bildiren Selçuk, böylece sorun ortaya çıkmadan yerinde müdahaleyi tercih ettiklerini dile getirdi.

Selçuk, Türkiye'nin 1990'ların başından itibaren çocuk işçiliğiyle mücadele konusunda politikalar geliştirdiğimi ve uygulamada önemli mesafeler katettiğini vurguladı.

Çocuk işçiliği ile mücadelede Türkiye'nin, üyesi olduğu uluslararası kuruluşların bu konudaki kararlarına hızla uyum sağladıklarını anlatan Selçuk, şöyle devam etti:

"Ulusal ve uluslararası düzeyde yürüttüğümüz başarılı çalışmalar neticesinde, 2006 yılında ILO Çalışma Konferansı’nda, çocuk işçiliği ile mücadele konusunda örnek ülke seçildik. Ülkemiz bugün, Cenevre Çocuk Hakları Bildirgesi, BM Çocuk Hakları Bildirgesi, Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ve Avrupa Sosyal Şartı da dahil olmak üzere dünyada en yaygın kabul gören çocukları korumaya yönelik uluslararası tüm sözleşme ve belgeleri onaylamış durumda."

Çocuk işçiliği ile mücadele amacıyla ulusal mevzuatın oluşturulduğunu anımsatan Selçuk, başta anayasa olmak üzere, İş, Mesleki Eğitim, İlköğretim ve Eğitim Kanunları gibi yasalarda çocuk işçiliğine yönelik düzenlemelere yer verdiklerini söyledi.

Ayrıca bu konuda 2 temel politika belgesi hazırlayarak yürürlüğe koyduklarını, bunların Ulusal İstihdam Stratejisi ile 2017-2023 yıllarını kapsayan Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Ulusal Programı olduğunu aktaran Selçuk, Ulusal Program kapsamında da çocuk işçiliği ile mücadele çalışmalarına katkı sağlaması amacıyla bu yılı "Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı" ilan ettiklerini vurguladı.

"Çocuk hakkını 1400 yıl önce dile getiren Peygamberin ümmetiyiz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde “Çocuk İşçiliği ile Mücadele Deklarasyonu"nu da imzaladıklarını bildiren Selçuk, çocuk işçiliğine yönelik ulusal ve uluslararası alanda birçok proje yürüttüklerini kaydetti.

Selçuk, mevsimlik tarım işçisi olarak başka illere giden işçilerin çocuklarının eğitime erişim ve devamlarının sağlanması amacıyla oluşturulan, "Mevsimlik Gezici Tarım İşçilerinin Çalışma ve Sosyal Hayatlarının İyileştirilme Projesi"nin (METİP) bunlardan biri olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Çocuk işçiliği ile mücadelemiz ve bu konuda gösterdiğimiz hassasiyet, istatistiklerimize de yansıdı. Bu anlamda, ülkemizde 1990'lı yıllarda yüzde 15'i aşan çocuk işçi oranı bugünlerde yüzde 5'in altına düşmüş durumda. Tabii ki biz, çocuk işçiliği meselesini sadece bu istatistikler çerçevesinde değerlendirmiyoruz. Bizler çocukları emanet olarak gören, onları baş tacı eden, onlara karşı merhamet ve şefkati emreden bir inancın mensuplarıyız. Bizler, günümüz dünyasının daha 20. yüzyılda fark etmeye başladığı çocuğa merhameti ve çocuk hakkı kavramını, 1400 yıl önce dile getiren bir Peygamberin ümmetiyiz. İşte bizim çocuk işçiliği konusuna temel bakış açımızı oluşturan şuur budur."  (AA)