Tarih: 08.07.2019 14:07

'Sanayinin gücüne güç katmak için üretimde yapısal dönüşümü hızlandırıyoruz'

Facebook Twitter Linked-in

Yatırım vurgusu

Türkiye ve Rusya arasındaki doğrudan yatırımların da artmasını arzu ettiklerinin altını çizen Varank, "İki ülkedeki karşılıklı yatırımları düşündüğümüzde 5 bin civarında şirket 16 milyar doları aşan bir yatırımdan bahsediyoruz. Ağaç işlemeden, cam seramiğe, sağlık sanayisinden tekstile kadar pek çok sektördeki Türk firmalarımız Rusya'da yaklaşık 10 milyar dolar yatırım gerçekleştirdi." ifadelerini kullandı.

Varank, Rus firmaların Türkiye'deki yatırımlarının da otomotiv, metalürji, bankacılık, iletişim ve enerji alanlarında yoğunlaştığına işaret ederek, iki ülkenin karşılıklı yatırımlarının gerek şirket sayıları gerek sermaye miktarları itibarıyla potansiyelin çok gerisinde kaldığını ifade etti.

Stratejik ortaklığın derinleşmesi için iki ülke girişimcileri ve yatırımcılarının daha fazla teşvik edilmesi gerektiğini anlatan Varank, vize konusunun çözümü ve lojistikte iş birliği alanlarının artırılmasının da önemli olduğunu dile getirdi.

"Stratejik projeler artırılmalı"

Varank, Türkiye'nin Akkuyu Nükleer Santrali ve Türk Akım Projelerinde Rusya ile gerçekleştirdiği ortaklıkların iş birliğinin önemli göstergelerinden olduğunu belirterek, "Bu tür stratejik enerji projeleri ikili ekonomik ilişkilerimize derinlik kazandırmakta ve uzun vadeli iş birliğimiz için sağlam temeller oluşturmaktadır. Bu ortaklıklar memnuniyet verici olmakla beraber yeterli değildir. Bu ve benzeri stratejik projelerimizi artırmamız gerektiği kanaatindeyim." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin ihracatının geçen yıla göre yaklaşık yüzde 7'lik artışla 168 milyar dolara ulaştığını anımsatan Varank, şunları kaydetti:

"İhracat tutarının 145 milyar doları sanayi sektörü kaynaklıdır. Sektörel rakamlara baktığımızda yıllık bazda, çelikte yüzde 35, makinede yüzde 22, savunma ve havacılıkta yüzde 12,8 ve otomotivde yüzde 12,4'lük ihracat artışları gerçekleştirdik. Sanayimiz, teknolojik gelişime öncülük etme, diğer sektörleri sürükleme, döviz girdisi sağlama ve nitelikli istihdama katkı açısından ekonominin lokomotifidir. Sanayinin gücüne güç katmak ve rekabeti artırmak için, üretimde yapısal dönüşümü hızlandırıyoruz. Yapısal dönüşümde yüksek katma değerli üretim, sanayide verimlilik artışları, dijital dönüşüm ve bölgesel kalkınma olmak üzere 4 temel stratejimiz var. Rusya'nın da bu alanlarda benzer hedefleri ve politikaları olduğunu biliyoruz. Bu alanlar, özellikle iş birliği ve kazan kazan esasına göre halklarımızın refahını artırmamız için önemli. Bu alanda iş birliğimizi artırmaya devam edeceğiz."

AA




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —