Fatih Aile Sağlığı Merkezinde Görevli Doktorların Tehdit Edilmesi İle İlgili yapılan basın açıklamasına ilgi yoğundu. Şube başkanı Ömer Çeker’in açıklamasından sonra Tabipler odası adına Dr. Recep İpçi de konuşma yaptı. Yapılan basın açıklamasına Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Veysel Uluman ve Körfez’de bulunan çok sayıda doktor, siyasi parti temsilcileri, muhtarlar ve vatandaşlarda destek verdi.
Çeker açıklamasında; “Şuanda önünde basın açıklaması yaptığımız Fatih Aile Sağlığı Merkezinde görevini yapmaktan başka bir gayesi bulunmayan Aile Hekimlerimiz ve içlerinden bir Doktor menfaat elde etmek düşüncesinde olan bir eczacının isteklerine ve kanunsuz tekliflerine olumlu cevap vermediklerinden dolayı açıkça tehdit edilmiştir. Çeşitli baskılara maruz kalan bu kurumdaki hekimlerimiz, ‘can ve mal’ güvenliği olmadığı gerekçesiyle ilgili eczane hakkında gerekli yasal işlemlerin başlatılması adına Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmuşlardır.
Cumhuriyet Savcılığı Doktoru Koruma altına almıştır. Yaşanan bu olay, bu kurumda çalışan hekimlerimizin tedirgin olmasına neden olmuştur. Kendilerini ‘can’ ve ‘mal’ yönünden güvenli hissetmemektedirler. Yaşanan bu çirkin tehdit olayı, Kocaeli ve Körfez’de yayın yapan basın kuruluşların da yer almıştır.Hekimlerimiz, sahipsiz değildir. Hekimlerimizi sahipsiz gören tehdit ve şantajcı zihniyet, ‘benim yakın akrabam var’ diyerek, belki de hiç haberi olmayan bazı bürokratların ismini kullanarak burada ki hekimlere psikolojik baskı uygulamaktadır. Bu kabul edilemez bir durumdur.
Bir doktoru tehdit etme cüretini gösteren bu insanlıktan nasibini almamış kişi Doktorlara bizim istediğimiz ilacı yaz diyerek ve bunun için baskı yaparak bu mahallede yaşayan insanların sağlığı içinde bir tehdit oluşturmuştur.Mahallede eczane açınca kendisini buranın derebeyi zanneden şahıs herhalde ilaç karteli olmaya niyetlenmiştir.” Dedi. Çeker; “Para için her şeyi yaparım mantığıyla hareket eden bu kişiye söylenecek çok şey var. Bu tür kişiler için Hz. Mevlana diyor ki “ Bir lafa bakarım laf mı diye bir de söyleyene bakarım adamı mı diye" fakat adamlığı geçtik insanlıktan nasibini almamış bu kişiye haddi en kısa zamanda bildirilmelidir. Bunu yapacak olanda sağlık çalışanlarının güvenli ve rahat bir şekilde hizmet üretmesinden sorumlu idarecilerdir, Devlettir. Çünkü böyle insanlar artık meydanı boş görmekte ve istediğim gibi at oynatırım demektedirler. Anadolu tabiri ile adeta köpeksiz köy bulup değneksiz gezmektedirler. Sağlık çalışanlarını tehdit eden, Doktorumuzun Savcılık tarafından korunmaya alınmasına mecbur bırakan bu tür şahıslardan her şey beklenir. Bu gibi şahıslar yüzünden sağlık çalışanının sacının teline zarar gelirse bunun vebali büyük olur.
Bu vebalin altında çok kişi kalır. Onun içindir ki, bu tür şahıslara en ağır cezalar verilmeli ve meydanın boş olmadığını, sağlık çalışanlarının sahipsiz olmadığını herkese gösterilmelidir. Buradan bir çağrıda halkımızadır. Gözünü para hırsı bürümüş RANT SEVERLERİ görün ve size şifa dağıtan sağlık çalışanlarına sahip çıkın. Onların yanında olun, desteğinizi hissettirin. Burada tehdit ve baskı ile doktorlar ve sağlık çalışanları hizmet üretemez hale gelirse bundan en çok vatandaşlarımız zarar görür. Buradan bir kez daha hatırlatıyorum, herkes haddini bilsin. Görevi ve unvanı ne olursa olsun, kimim akrabası olursa olsun Aile Sağlığı Merkezlerinde Görev yapan “Aile Hekimi ve Aile Sağlığı Eleman”larına usulsüz işlem yaptırmak için; Baskı yapılmasına müsaade etmeyiz.
Yapılan işlemede seyirci kalmayız. Yapılan baskıyı da kendimize yapılmış sayar usulsüzlüğe karşı MÜCEDELEMİZİ veririz. Rant severlere sağlık çalışanlarını kurban ettirmeyiz. Tüm gücümüzle mücadele eder, karşılarında dururuz. Burada yaşanan olayın peşini de asla bırakmayacağımızı, takipcisi olacağımızı herkes bilsin. Sağlık çalışanlarının sahipsiz, kendisini de kral zanneden bu şahsın en ağır cezayı alması için elimizden geleni yapacağız. Aile Sağlığı Merkezlerin “ASM” de görev yapan Sağlık Çalışanları YALNIZ DEĞİLSİNİZ. YANINIZDAYIZ.” Dedi.