Bursa Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube ekipleri, Bursa'nın yanı sıra İstanbul ve İzmir'de 57 kişiyi yaklaşık 13 milyon lira dolandırdığı iddiasıyla aradığı Arzu Mertgil'i Mustafakemalpaşa ilçesinde geçen şubat ayında yakaladı.
Üzerinde sahte kimlik ve ehliyet ile bir miktar para çıkan Mertgil'in kaldığı evde yapılan aramada ise 18 farklı peruk ele geçirildi.
Sosyal medya hesabında, tanınmamak için peruklarla çekilmiş fotoğraflarını paylaşan ve 'Ponzi Arzu' adı verilen Arzu Mertgil'in, kurbanlarına inandırıcı olmak için evlerine gidip onlarla aynı sofrada yemek yediği, çay içtiği, dertlerini dinlediği çektirdiği fotoğraflardan ortaya çıktı. Mahkemeye çıkartılan Mertgil tutuklanarak Yenişehir ilçesindeki cezaevine kondu.
İDDİANAME HAZIRLANDI
Bursa Cumhuriyet Savcılığı Arzu Mertgil hakkındaki soruşturmayı tamamladı. Savcılık 'Ponzi Arzu' lakabı ile tanınan Arzu Mertgil hakkında Bursa 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne 'Nitelikli dolandırıcılık' ve 'Kamu görevlisi ile ilişkisi olduğunu bahisle dolandırıcılık' suçlarından her mağdur için 7- 14 yıl arasında hapis cezası istemiyle dava açtı.
İşlediği her bir suçtan ayrı ayrı yargılanacak olan ve hakkında 798 yıla kadar hapis cezası istenen Arzu Mertgil önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.
‘PONZİ ARZU’NUN DOLANDIRICILIK YÖNTEMLERİ
Hakkında dava açılan Arzu Mertgil’in, 'Ponzi oyunu ya da düzeni' olarak bilinen dolandırıcılık yöntemini kullandığı belirtildi. Bu yöntemle katılımcılardan alınan paralara yüksek getiri verileceği vaadiyle dolandırıcılık yapılıyor. İlk aylarda yapılan küçük ödemelerin ardından dolandırıcı ana para ile kayıplara karışıyor.
Arzu Mertgil'in, bunun yanı sıra paraya ihtiyacı olan ancak bankadan kredi çekemeyenleri de dolandırdığı kaydedildi.
Yakalandığında şikayetçi olan ve Mertgil’in evinde ağırlayıp birlikte fotoğraf çektirdiği kurbanlarından 57 yaşındaki Fuat D., ayrıldığı ilk eşine 100 bin lira tazminat ödemek üzere anlaştığını belirterek nasıl dolandırıldığını şöyle anlattı:
"Ben işçi emeklisiyim. Boşandığım eşim benden evi istedi. Sonra kendisi ile 100 bin liraya anlaştım. Bankadan uzun vadede çekeceğim kredi ile parayı öderim diye düşündüm. Ancak bankalar emekli maaşımı yeterli bulmadıkları için kredi vermediler. Arkadaşımın önerisiyle Arzu Mertgil ile tanıştım. Evime geldi. Birlikte yemek yedik, çay içtik. Çok samimiydi. O kadar iyi davranıyordu ki, yeni eşim onunla hatıra fotoğrafı çektirme ihtiyacı duydu. Önce kimlik kartımın 15 fotokopisini aldı. Ardından beni bir şirkette sigortalı gösterdi. Böylece bankalar kredi vermeyi kabul etti. 8 bankadan kredi çektik. 9'uncu banka vermedi. Bu kez bir arkadaşımdan ricada bulundum. Parayı onun adına çektik, ben de kefil oldum. Bankadan çektiğim toplam 150 bin lirayı, yanımdan ayrılmayan şoförü Serkan, 'Bu paraları sana sonra topluca vereceğiz' diyerek alıyordu. Arzu bizde o kadar güven oluşturdu ki, aklımıza hiç kötü bir şey gelmedi. Ancak bankalar ile işimiz bitince onun da bizimle işi bitti. Paralarla ortadan kayboldu. Savcılığa suç duyurusunda bulundum."
