Emek Partisi (EMEP) Kocaeli İl Örgütü, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın açıkladığı "Ekonomik İstihdam Kalkanı Paketi"ne dair yazılı açıklama yaptı. Paketin patrona kalkan, işçi haklarına saldırı olduğunun belirtildiği açıklamada, "Çalışanların haklarına dönük bu saldırıyı bertaraf etmenin tek yolu birlikte mücadele etmekten geçiyor" denildi.
EMEP Kocaeli İl Başkanı Arzu Erkan imzasıyla yayınlanan açıklamada şöyle:
"Salgın sürecinde 'Çarklar dönmek zorunda' diyerek, patronlara milyonlarca teşvik sağlayan, çalışması zorunlu olmayan işyerlerinin bile özel izinlerle çalışmasına izin veren, işçilerin rızası olmadan ücretsiz izne gönderilmesinin önünü açan ve 1177 TL ile açlığa mahkum eden hükümet, yeni bir ekonomik kalkan paketi hazırlığı içinde olduğunu duyurdu. Cumhurbaşkanının bizzat açıkladığı kalkan paketi, gazetelerde, televizyonlarda süslenip püslenerek anlatılsa da, salgın sürecinde mahkum edildiğimiz işsizlik, yoksulluk ve sefalet ücretinden anlıyoruz ki bu kalkan paketi de patronlara kalkan, işçi haklarına saldırı için hazırlanıyor. Nasıl mı?
İLK HEDEF KIDEM TAZMİNATI!
Son kırk yıldır patronların rüyalarını süsleyen ve defalarca gündeme getirilen kıdem tazminatı hakkının fona devredilmesi için hazırlıklar yapılıyor. Çalıştığı işyerinden tazminatını alamadan işten atılan işçileri düşündükleri için böyle bir uygulamayı planladıklarını söyleseler de hükümetin esas derdinin, patronların maliyetini düşürmek ve fonda toplanan parayı istedikleri gibi kullanabilmek olduğunu bilmeliyiz. Nasıl ki maaşlarımızdan toplanan ve işsizlik fonunda biriken para tahvillere ve işverenlere teşvik olarak dağıtılıyorsa, kıdem tazminatı fonu da sermayenin ihtiyacını karşılamak üzere kullanılacaktır.
ESNEK ÇALIŞMA VE KURALSIZLIK KALICI OLACAK!
Kazanılmış haklara dönük saldırılar bununla sınırlı değil. Hükümet ve patronlar salgın sürecini de fırsata çevirerek çalışma yaşamında esnek çalışmanın ve kuralsızlığın önünü açacak planlar yapıyor. Salgın sürecinde önlem diye ortaya atılan pek çok uygulamanın kalıcı hale getirilmesi için uğraşıyor. Patronlar işçinin işyerini, çalışma süresini, yaptığı işi, çalışma koşullarını işçiye sormadan değiştirebilecekleri her koşulda denetleyebilecekleri bir çalışma düzeni istiyor. Nasıl mı?
* Patronların işçinin rızası olmadan ücretsiz izne gönderildikleri uygulama 3 ay daha uzatıldı.
* Denkleştirme usulü çalışma süresi 2 ay uzatıldı, bu sayede işverenler pandemi sürecindeki kayıplarını işçilere mesai ücreti ödemeden fazla fazla çalıştırarak giderecek.
* Sözleşmeli çalışma yaygınlaşacak. Böylelikle patronlar 25 yaş altını ve 55 yaş üstünü en fazla 6 ay çalıştırıp sonra kapının önüne koyabilecek.
* Bazı sektörlerde evden çalışma kalıcı hale getirilecek. (İşverenler böylece yol, yemek gibi masraflardan kurtulacak, çalışanlar da gün boyu her ihtiyaç halinde çalıştırılabilecek)
Çalışanların haklarına dönük bu saldırıyı bertaraf etmenin tek yolu birlikte mücadele etmekten geçiyor. Salgını fırsata çevirerek haklarımıza göz diken sermaye ve onun hükümetine karşı bulunduğumuz her alanda sesimizi yükseltmekten, yapabileceklerimizi konuşmaktan başka şansımız yok. Geleceğimiz için, ekmeğimiz için mücadele etmeye çağırıyoruz!"
