Otogarda “Kan davası” cinayeti

Cinayet olayı bugün saat 15.15 sıralarında Erzurum Otogarı peronların bulunduğu kısımda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Erzurum’un Pasinler ilçesi nüfusuna kayıtlı Melik Kurt, İstanbul’a gitmek için peronda otobüsün kalkmasını beklediği sırada yanına yaklaşan bir kişinin silahlı saldırısına uğradı. Kafasına 3 ve vücudunun değişik yerlerine çok sayıda kurşun isabet eden Kurt, olay yerinde hayatını kaybetti. Cinayetin ardından otogarın tel örgülerinden atlayarak kaçan saldırgan eriyen kar suları nedeniyle bataklık alana dönen arazide uzaklaşmaya çalışırken polis tarafından kuşatıldı. Polisin ‘teslim ol’ ikazı üzerine suç aleti tabancayı bırakan saldırgan etkisiz hale getirildi. Gözaltına alınan saldırgan emniyet müdürlüğüne götürüldü. Olaya karıştığı belirlenen diğer iki şüpheliden biri de Erzurum çıkışında polis tarafından yakalanırken diğer bir şüphelinin de yakalama çalışmaları sürüyor.

“Cinayet anında cesedin fotoğrafını çeken şüpheli yolcu polisi alarma geçirdi”

Cinayet olayının ardından otogarda bulunan güvenlik kamerası görüntüleri polis tarafından incelendi. Güvenlik kamerası görüntülerinde bir kişinin cinayetin hemen ardından cesedin fotoğrafını çektiğini gören polis, alarma geçti. Cesedin fotoğrafını çeken kişinin daha sonra Diyarbakır istikametine giden bir otobüse bindiği ve otobüsün de hareket ettiği belirlendi. Bunun üzerine Erzurum - Diyarbakır güzergahındaki polis ekipleri uyarılarak operasyon başlatıldı. Otobüs, Çat - Bingöl güzergahında durdurularak içerisinde aranan yolcu yakalandı. Cesedin başında fotoğraf çeken yolcu, yapılan sorgusunda, cinayet olayıyla hiçbir ilgisinin bulunmadığı ve sadece merakından cesedin fotoğrafını çektiğinin anlaşılması üzerine serbest bırakıldı. Bunun üzerine otobüs de yoluna devam etti.

Kan davası cinayetiyle ilgili Emniyetten açıklama

Yaşanan cinayet olayıyla ilgili Erzurum Emniyet Müdürlüğünden açıklama yapılarak saldırganlardan ikisinin yakalandığı diğer bir şüphelinin ise yakalama çalışmalarının sürdüğü belirtildi. Açıklamada şu bilgilere yer verildi:
“Bugün saat 15. 15 sıralarında Melik Kurt isimli şahıs, şüpheli Enis A. tarafından vurularak öldürüldü. Olaya müteakip ekiplerimiz otogar çevresinde bulunan Çiftlik Köyü istikametine doğru boş arazide yaya olarak kaçan şüpheli Enis A., olayda kullandığı ruhsatsız tabanca ile Sanayi istikametine doğru kaçan diğer şüpheli ağabeyi Fehim A. da kovalamaca sonucu yakalandı.

Yakalanan şüphelilerden Enis A. ile yapılan şifai görüşmede; olayın ilk olarak 1995 yılında amcası tarafından Haydar Kurt isimli şahsın öldürülmesi sonrası 1996 yılında Kurt ailesi tarafından babası Musa A. ve amcası Halis A.’nin İzmir Otogarında öldürüldüğü, olaydan dolayı cezaevine Mehzeher Kurt ve Haydar Kurt isimli şahısların girdiği, kendisi 2012 yılında İstanbul Pendik’te inşaat işinde çalışırken Erzurumlular Kahvehanesi olarak bilinen yerde bulunduğu sırada maktül Melik Kurt isimli şahıs kahveye gelerek 1996 yılındaki cinayet olayını kendisinin planladığını anlattığını A. ailesini ben bitirdim demesi üzerine şüpheli Enis A. isimli şahıs ‘sen kimlerden bahsediyorsun’ şeklinde tepki gösterdiğinde Melik Kurt’un sen kimsin? Kimlerdensin ? şeklinde sorular sorduğunu ve öldürülen Musa A. isimli şahsın oğlu olduğunu öğrendiği, şüpheli Enis A. bu olaydan sonra belirtilen kahvehaneden herhangi bir olay yaşamadan ayrıldığını köyüne geri gelerek konuyu ağabeyi ve kardeşlerine anlattığını, ağabeyi Fehim A.’nın olayın üstünden 20 yıl geçmiş kapat bu konuyu bir daha açma demek suretiyle anlattıklarına ilgisiz kaldığını, ancak kendisinin maktul Melik Kurt isimli şahsın zaman zaman köye gelerek kendisine manalı şekilde davranışlarda bulunduğunu bu durumu hazmedemediği için 2015 yılı içerisinde Diyarbakırlı olduklarını bildiği isimlerini hatırlamadığı inşaat işçilerinden 3 bin 500 TL karşılığında tabanca aldığını, bugün ise sabah saat 08. 00’da köyden ayrılarak il merkezine geldiğini daha sonrada otogara geçtiğini ağabeyleriyle tartışması neticesinde moralinin bozuk olduğunu ve İstanbul’a gitme niyetiyle otogara gittiğini bu sırada tuvaletten Melik Kurt’un çıktığını gördüğünü kendisinin sırtını döndüğünü bir müddet sonra otogar içerisinde yüz yüze geldiklerini ancak maktulün kendisine hiçbir tavır ve kale olmaz tutum sergilemesi üzerine belinden çıkardığı silah ile sırtı dönük vaziyette iken bir anlık kararla bu olayı gerçekleştirdiğini olay anında silahında 4 adet dolu fişek bulunduğunu ve tam olarak kaç tane sıktığını hatırlamadığını beyan etmiştir.”