“Bu tabloyu siyasetçilerin çok iyi okuması lazım ve dersler çıkartılması lazım” dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin farklı bir süreçten geçtiğini söyledi. Türkiye’de görüşü, inancı ne olursa olsun bütün yurttaşların ortak bir hedefinin olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, herkesin hedefinin huzur ve barış içinde yaşamak olduğunu vurguladı. Herkesin sorumluluğunun olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, sokakta yürüyen vatandaştan, ülkeyi yöneten siyasilere kadar herkesin sorumluluklarının olduğunu kaydetti. Sorumlulukların bilinmesi durumunda bilinçli yurttaş olunacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, “Bilinçli yurttaş olacağız ki sorumlulukların farkında olalım. Bu nedenle herkesin sorumluluğu var. Kendimize karşı, ailemize karşı, çocuklarımıza karşı, komşularımıza karşı, ülkemize karşı, kentimize karşı sorumluluklarımız var. Bazen hiç bilmediğimiz, duymadığımız, gezmediğimiz alanlarda oluşan dramlara karşıda onları televizyondan izlerken üzülürüz. O üzülmede aslında bizim sorumluluk duygumuzun vicdanımızdaki etkisidir” diye konuştu.
“İstanbullular Taksim’e sahip çıktı”
İnsanların çevreye ve doğaya karşı da sorumluluklarının olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Çocuklarımıza nasıl bir Türkiye barakacağız. Baskıcı bir Türkiye mi, özgürlüğün kol gezdiği Türkiye mi?” diye sordu.Taksim Gezi Parkı’nda yaşanan olaylara değinen Kılıçdaroğlu, Taksim Gezi Parkı’nda yaşanan olayları tüm Türkiye’nin takip ettiğini dile getirdi. Olayların başlangıcını anlatan Kılıçdaroğlu, “Taksim göbeğinde bir avuç içi kadar kalmış olan yeşil alan. Buraya yapı yapacağız diyorlar.
Adı ne olursa olsun. İster Topçu Kışlası, ister AVM, ister Kültür Merkezi, ister Kütüphane. Ne olursa olsun. Doğa karşı sorumluluğumuz varsa bunun görevini yerine getirmek durumundayız. İstanbul’u ne yapıyor, diyor ki ‘buradaki ağaçlara ben sahip çıkmak istiyorum, doğaya sahip çıkmak istiyorum’ diyor. Buna herkesin saygı duyması gerekiyor. 76 yaşında bir kadın, başı örtülü bir kadın. Gelmiş eylemcilere destek veriyor. Sadece burada ‘gelip oturacağım yer bu ağaçların altı. Buda giderse ben nereye oturacağım’ diyor. O da bir sorumluluk üstleniyor. Neden torunları yaşındaki çocuklara gelip destek veriyor” diye konuştu.
“Bu toplum haksızlığa tahammül edemiyor”
Vatandaşın sorumluluk bilincinin geliştiğine dikkat çeken Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:“O gençler oradalar. Ellerinde silah mı var, bomba mı var. Hayır. Ellerinde kitap var, şarkı söylüyorlar, türkü söylüyorlar, halaylar çekiyorlar ve birde çadır kurmuşlar. Orada yatıyorlar ve ağaçları bekliyorlar. Güzel. İş makineleri ile kazı başlayınca itiraz ediyorlar ve engelliyorlar. Sonra 29 Mayıs’ı 30 Mayıs’a bağlayan gece sabaha karşı saat 05.00’de polislerle baskın düzenliyorlar.
Siz bir düşman ülkesine mi giriyorsunuz. Gencecik çocuklar, bizim çocuklarımız ve bu ülkenin çocukları onlar. En haklı eylemlerini yapıyorlar. Araç geçmiyor ve trafiği kapatmıyorlar. Ağaçların altına çadır kurmuşlar nöbet tutuyorlar. Ne için doğayı korumak için. Sizin sabahın 5’inde yüzlerde polisle baskın düzenliyorsunuz. Biber gazları, coplar, her şey var. Ertesi gün aynı eylem bir kez daha oluyor ve toplumun vicdanı kanıyor ve toplum Taksim’e akıyor. Neden bu toplumun bir vicdanı var, bu toplum haksızlığa tahammül edemiyor. Bu toplum kendi çocuklarına sahip çıkıyor. Bu toplum bir tek ağaç bile olsa o ağaca sahip çıkmak istiyor.”
“Orantısız güç kullanılmıştır”
Taksim Gezi Parkı’nda yaşanan olaylar sırasında polisin sert müdahalesini de eleştiren Kılıçdaroğlu, ağır müdahalelerin olmaması gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Orantısız güç kullanılmıştır. O çocuklar için yapılan doğru bir şey değildir. Hatta bir çocuğun elinde kitap var polisle konuşurken, onu okuyor. Ne olacak bu çocukların eyleminden size ne zararı var” dedi.
Demokrasiyle yönetilen bir ülkede hükümetlere tepki göstermenin son derece doğal olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, bütün demokrasilerde bunların yer aldığını kaydetti. Olağan üstü bir durumun olmadığını, olağan üstü duruma taşıyanların hükümetin yaptığı uygulamalar olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, polisin sert müdahalesinin ardından insanların dalga dalga bütün Türkiye’ye yayıldığını belirtti.
“Bu tabloyu siyasetçilerin çok iyi okuyarak dersler çıkarması lazım”
Yaşanan olaylardan herkesin ders çıkarması gerektiğini vurgulayarak, olayların başlamasının ardında Taksim’e gittiğini ve gördüğü manzara karşısında duyduğu şaşkınlığı anlattı. Yüzlerce miting yaptığı ve bu kadar genci hiçbir arada görmediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, “Her inançtan, her kimlikten, her partiden insanlar vardı orada. Bu tabloyu siyasetçilerin çok iyi okuması lazım ve dersler çıkartılması lazım. Bizde CHPolarak ders çıkarmak durumundayız. Gençlerin tepkilerini dikkatle dinlemek durumdayız” diye konuştu.
miting, türkiye, devam, ifade, altın, istanbul, silah, bomba, chp, grup, mayıs,televizyon, taksim, barış, doğa, sert, eylem
