Emekli edebiyat öğretmeni olan Ali Erdal, Ayasofya'nın tekrar camiye dönüştürülmesi konusunda
Erdal, hocası Necip Fazıl'ın Ayasofya Hitabesi'nde "Ayasofya açılmalıdır. Türk'ün bahtıyla beraber açılmalıdır. Ayasofya'yı kapalı tutmak, Yunanlıya 'Ben yapamıyorum, sen gel de kendi hesabına aç.' demekten farksızdır. Gençler, bugün mü, yarın mı, bilemem fakat Ayasofya açılacak." diye seslendiğini anımsattı.
Eğer hayatta olsaydı Necip Fazıl Kısakürek'in bu duruma çok sevineceğini anlatan Erdal, şöyle konuştu:
"Üstad Ayasofya hakkında şöyle düşünüyordu, ki ben de böyle düşünüyordum, sürekli 'Ayasofya açılacak.' diye ortalığa çıkıp dökülmenin bir manası yok. Her vesile ile Ayasofya açılsın demenin bir manası yok çünkü Ayasofya herhangi bir mabedin aslına döndürülmesi değil. Ayasofya'nın açılması inşallah bereketli şeylere vesile olacak."
"Tüm büyükler bu zaferden haberdar ediliyordur"
Erdal, "Mana aleminde üstad Necip Fazıl haberdar ediliyordur inşallah. Tüm büyükler bu zaferden haberdar ediliyordur." şeklinde konuştu.
Ayasofya'nın mana, madde ve tesiri konusunda mütalaa edilmesi gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Ayasofya'nın maddesi göz kamaştırıcıdır, 10 bin işçi, bin kalfa, 5 yılda, çok büyük masraflar ederek bunu inşa etmiştir. Yapı bakımından, maddesi bakımından Ayasofya muhteşem bir mabet. Her yer Müslüman için mescittir, secde edilen ve namaz kılınan yerdir. Şimdi 'cami yapamazsınız' diyorlar, Müslüman olarak her noktayı cami yapma hakkımız var bizim."
AA
