Ankara Merasim Sokak'ta, 17 Şubat 2016'da 29 kişinin hayatını kaybettiği bombalı terör saldırısıyla ilgili, PKK'nın sözde üst düzey yöneticilerinin de arasında bulunduğu 68 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatlar hazır bulundu.
Tutuklu sanık Metin Arslan, daha önce esasa ilişkin savunmasını yaptığını ifade ederek, ek savunma yapmak istediğini söyledi. Örgüt üyesi olmadığını, kimseden talimat almadığını ve vermediğini ileri süren Arslan, tahliyesini ve beraatini talep etti.
Davanın tutuksuz sanığı Murat Karacan da savunmasında, önceki savunmalarını tekrar ettiğini belirterek, esasa ilişkin mütalaaya uygun şekilde hakkında beraat kararı verilmesi talebinde bulundu.
Sanık Hayrettin Tomak da üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini bildirerek, beraatine karar verilmesini istedi.
Diğer sanıkların da beyanlarının alınmasının ardından, Milli Savunma Bakanlığının avukatına söz verildi. Bakanlık avukatı, sanıkların üzerilerine atılı suçlamaları işlediğine dair deliller göz önünde bulundurularak cezalandırılmaları talebini mahkemeye iletti.
Ara karar
Tarafların beyanlarının alınmasından sonra mahkeme heyeti ara kararlarını açıkladı.
Firari sanıkların yakalama emirlerinin infazının beklenilmesine karar veren mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin de devamına hükmetti.
Ankara dışındaki cezaevlerinde tutuklu bulunan sanıkların gelecek celse karar duruşması olma ihtimali karşısında duruşma salonunda hazır edilmesi için ilgili kurumlara müzekkere yazılmasına karar veren mahkeme, davayı yine Sincan Cezaevi'ndeki duruşma salonunda görülmek üzere 10 Eylül'e erteledi.
Mütalaadan
Ankara Merasim Sokak'ta, 17 Şubat 2016'da 29 kişinin hayatını kaybettiği bombalı terör saldırısıyla ilgili, PKK'nın sözde üst düzey yöneticilerinin de arasında olduğu 68 kişi hakkında Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.
Sanık savunmalarının tamamlanmasının ardından Cumhuriyet Savcısı Mustafa Manga, 5 Nisan'da görülen duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklamıştı.
Mütalaada, sanıklar Kudbettin Onur, Metin Onur, Hüseyin Karadaş, Hayrettin Tomak, Ahmet Karaman, Muharrem Canikli, Bahri Deniz, Sinem Oğuz ve Metin Aslan'ın "devletin birliğini ve ülkenin bütünlüğünü bozma" suçundan birer, "nitelikli kasten öldürme" suçundan 29'ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenmişti.
İddia makamı bu sanıkların ayrıca "nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan bin 700'er yıl, "patlayıcı maddeleri bulundurmak, nakletmek" suçundan 8'er yıl hapis cezasına çarptırılmasını talep etmişti.
Sanıklar Mustafa Bulut, Serdar Bulut, Hüseyin Gökduman, Turgut Kahraman, İsmail İpar, Metin Cura, Hasan Avsan, Uğur Yüce hakkında ise terör örgütüne üye olmamakla birlikte "silahlı terör örgütüne yardım" suçundan 10 yıla kadar, "resmi belgede sahtecilik" suçundan 8 yıla kadar ve "nitelikli dolandırıcılık" suçundan ise 10 yıla kadar olmak üzere toplam 28'er yıl hapis cezası istenen mütalaada, tutuksuz sanık Murat Karacan'ın ise beraatine karar verilmesini talep edilmişti.
Mütalaada, aralarında PKK'nın sözde üst düzey yöneticileri Murat Karayılan, Cemil Bayık, Fehman Hüseyin ile PKK'nın Avrupa'daki elebaşlarından Zübeyir Aydar ve Remzi Kartal ile örgütün Suriye kolu olan PYD'nin elebaşı Salih Müslüm'ün de yer aldığı firari 50 sanığın ise dosyalarının ayrılması istenmişti.
