Manisa'nın Yunusemre ilçesine bağlı Karakoca Mahallesi civarında bir bağ evinin yanında başlayan ve 5 gün devam eden orman yangınının ardından çalışmalarına hemen başlayan İzmir Orman Bölge Müdürlüğü ve Manisa Orman İşletmesi Müdürlüğü ekipleri 9 yıl içinde küle dönen yaklaşık 400 hektarlık alanı yeniden ormanlaştırmayı başardı. Yanan ağaçlarla birlikte yok olan ekosistem ise yeniden hayat buldu.
İzmir Orman Bölge Müdürü Zafer Derince 2013 yılında İzmir ve Manisa'yı kapsayan orman yangını sonrası yeniden ağaçlandırılan ve ormana dönüştürülen 400 hektarlık alanda incelemelerde bulundu. 9 yıl önce 395 hektarlık ormanlık alanın yok olduğu Yunusemre ilçesine bağlı Karakoca Mahallesi Sarıkaya mevkiinde incelemeler gerçekleştiren Derince'ye Manisa Orman İşletme Müdürü Fatih Öztürk ve orman muhafaza memurları da eşlik etti.
Yaşanan yangın felaketinin ardından hemen çalışmaları başlattıklarını kaydeden İzmir Orman Bölge Müdürü Zafer Derince, “29 Mayıs 2013 tarihinde bulunduğumuz bölgede bir yangın çıktı. Bu yangına Orman Bölge Müdürlüğümüzün ve çevre illerdeki Orman Genel Müdürlüğümüze ait bütün güçlerimizle müdahale ettik. Bu yangın yaklaşık 5 gün sürdü. Burada 395 hektar alan tamamen zarar gördü. Yangın söndürme işlemleri tamamlandığında arkadaşlarımız etüt proje işlerine başladı. Bizim teknik olarak ormanlık alanları gençleştirme metotlarımız var, yanan alanlarımız da dahil. Birincisi tabii gençleştirme. Bu buradaki mevcut ağaçların yansa bile tohumlarından yararlanarak yapmış olduğumuz gençleştirme. Diğeri de dikerek, büyük makinelerle yada insan eliyle teras yaparak dikmek suretiyle gerçekleştiriliyor. Burada her iki metotta kullanıldı. Yaklaşık 140 hektarlık alan burada tabii olarak gençleştirildi. Burası hem Manisa hem de İzmir'in ortasında bir alan. İnsanların yayla olarak kullandıkları, kendi tarlalarını yayla olarak kullandıkları, yazın serinledikleri bir alan. Burada hiçbir alan, hiçbir metrekaresi yayla olarak veya yazlık olarak kullanılmadı. Arkadaşlarımız burayı işledi dikti ve 400 hektar alan yeniden ormanlaştırıldı. Buraya ağaç türü olarak alanın kendi ağacı olan kızılçam diktik, ondan sonra uygun yerlerde fıstık çamı, yangın emniyet yolları ve şeritleri yaptık. Bunların etraflarına serviler diktik, yalancı akasyalar diktik yangına daha dayanıklı olan, aylantus ağacı diktik ve burayı eski haline getirdik hatta eski halinden daha güzel olacak” dedi.
Orman yangınlarında sadece ağaçların değil doğanın ekosisteminin de yok olduğunu kaydeden Derince, “Maalesef yangın buradaki ekosistemi tamamen yok eden bir felaket. Burada kurt, kuş, yeraltı, yerüstü tüm canlılar zarar görüyor ve yok oluyor. Biz burayı orman haline getirmeye başladığımızda orman muhafaza memuru arkadaşlarımız kuş türlerinin çevrede daha da çoğaldığını ve gelmeye başladığını, yaban hayatının tekrar canlanmaya başladığını gördüler. Burada orman ekosistemi olarak güzel şeyler oldu ve olmaya da devam edecek inşallah" diye konuştu.
İHA
