Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Ne Oluyor?” programında Erdoğan-Trump görüşmesi hakkında açıklamalarda bulundu. Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında gerçekleştirilecek görüşmelerin alt yapısının hazırlandığını belirterek “ Genelkurmay başkanları görüşür. Son kararı başkanlar verir. Ve görüşme talebi de Trump’tan geldi” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye'nin Afrin'e düzenlediği Zeytin Dalı Harekatı öncesinde Rusya ile gizli bir pazarlık yapılmadığını belirterek “Yani Afrin'i alın İdlib'i verin. Bu tür şeylerin konuşulduğunu da duyuyorum. Bir kere böyle bir şey söz konusu değil” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Ne Oluyor?” programında Türkiye’nin Afrin’e düzenlediği Zetin Dalı Harekatı’nı, Rusya ile ilerleyen süreci, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump’ın görüşmesi ve gündeme dair konuları değerlendirdi. Sözcü Kalın, Türkiye'nin Afrin'e düzenlediği Zeytin Dalı operasyonundan önce Rusya ile pazarlık yapıp yapılmadığına ilişkin "Rusya ile gizli bir pazarlık yok. Yani Afrin'i alın İdlib'i verin. Bu tür şeylerin konuşulduğunu da duyuyorum. Bir kere böyle bir şey söz konusu değil" diye konuştu.
Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasında gerçekleştirilecek görüşmeye ilişkin “Görüşme talebi Trump’tan geldi” ifadesini kullanarak “Genelkurmay başkanları görüşür. Son kararı başkanlar verir” şeklinde konuştu.
Amerikan yönetiminin YPG’ye desteğini tamamen sonlandırması gerektiğinin altını çizen Kalın, “NATO müttefiki olarak Türkiye’nin ulusal güvenliği için gereklidir. Suriye’nin toprak bütünlüğü açısından kaçınılmaz bir seçenektir. Biz diyoruz ki; bütün terör örgütlerinden Suriye sahasının temizlenmesi Astana ve Cenevre sürecindeki siyasi sürece destek sağlar” şeklinde konuştu. “YPG-PYD Astana’da olmazsa Kürleri kim temsil edecek?” sorusunun akıl tutulması olduğunu kaydeden Kalın, “YPG-PYD değilse Suriye’deki Kürtler Kürt değil mi? PKK’lı YPG’li olmayan diğer Kürlere büyük bir hakaret olan bu yaklaşım bir kenara bırakılmalıdır” ifadesini kullandı.
“Esad rejimi ile herhangi bir temas söz konusu değil” açıklamasını yapan Kalın, Suriye’nin geleceği hakkında şöyle konuştu: “Şuanda Esed rejimi üzerinde etkisi olan iki ülke var. Rusya ile İran. Bu iki ülke ile biz her konuda anlaşacağımız anlamına gelmiyor, ama iş yapmayacağımız anlamına da gelmiyor. Nihai olarak bu kararı verecek Suriye halkıdır. Bizim düşüncemize göre kendi halkına göre bu kazar zulmetmiş birinin olması uygun değil. Esed’in geleceği konusunda bizim tavrımız net. Bu kadar kan dökmüş birinin olmaması gerekir.”
Suriye’deki sürecin kolay olmadığını ifade eden Kalın, Astana sürecinde Rusya Devlet Başkanı Putin ile aralarında geçen bir diyalogu anlatarak “Putin ‘Biz Esed’e nikahlı değiliz’ dedi. Ve ‘Oradaki devlet yapısının çökmemesi için bir anda sonlandırılmaması gerekir’ dedi. Biz bir yere kadar bunu kabul edilebilir, olarak gördük. Süreç çok kolay olacak değil. Rusya ile Avrupa ve ABD ile konuşarak süreci sonlandırmak istiyoruz. Suriye halkı çok uzun süredir bu acıyı yaşıyor” değerlendirmesini yaptı.
