"Kadın haklarına rağmen şiddet devam ediyor"

CHP Çayırova Gençlik Kolları ve Kadın Kollarının organize ettiği ve 5 Aralık 1934 elde edilen seçme ve seçilme hakkının verilişin 77. yılı CHP kadın ve gençlik kolları yöneticileri ve çok sayıda partilinin katılımıyla Çayırova Kaymakamlığı önünde kutlandı. 

İstiklal Marşı okunması, CHP Çayırova Gençlik Kolları ve Kadın Kolları adına  çelenk koyulması ve ardından CHP Çayırova İlçe Gençlik Kolları Başkanı Şengül Honça'nın yaptığı basın açıklamasından sonra etkinlik son buldu. Şengül Honça yaptığı basın açıklamasında şu söylemlerde bulundu.

KADIN HAKLARI ATATÜRK İLE DİLE GETİRİLDİ

"İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur. Kabil midir bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa bağlı kaldıkça, öteki yarısı göklere yükselebilsin?” 

Ulu Önder Atatürk’ün Kadın Hakları Konusundaki görüşleri ve gerçekleştirdikleri, bugün dünyada birçok kuruluşun yaymaya çalıştığı kadın hakları ile ilgili görüşler, Atatürk tarafından Cumhuriyet’in ilanından önce ve sonra dile getirilmiş ve çoğunlukla da uygulanmıştır. Atatürk, Cumhuriyet’ in ilanından dokuz ay önce Şubat 1923 ‘de şöyle demiştir:

"TOPLUMUMUZUN BAŞARISILIĞI KADINA OLAN İLGİSİZLİKTENDİR"

“Bizim sosyal toplumumuzun başarısızlığının sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Bundan dolayı bir sosyal toplumun, bir organı faaliyette bulunurken, diğer bir organı işlemezse, o sosyal toplum felçlidir.”

Cumhuriyet’in ilk yıllarında gerçekleştirilen Atatürk Devrimlerinin birçoğu, kadınların sosyal ve kültürel alanlarda, eğitimde, hukukta, aile içinde, çalışma hayatında, toplumsal yaşamda ve siyasette erkeklerle eşit haklara sahip olmasını hedeflemiştir. Bu hedef doğrultusunda yapılan yasal düzenlemeler, Cumhuriyet tarihinde toplumsal alanda yapılan en önemli yeniliklerdendir ve girebilmek için birçok ödün verdiğimiz Avrupa Birliği ülkelerinden Fransa ve İtalya’da kadınlara 1946’da, İsviçre’de ise 1971’de seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. Atatürk'ün girişimiyle kadınların iktisadi ve siyasal yaşama katılmaları yönünde bir dizi değişiklik yapılarak, 1930'da belediye seçimlerinde seçme, 1933'te çıkarılan Köy Kanunu'yla muhtar seçme ve köy heyetine seçilme, 5 Aralık 1934'te Anayasa'da yapılan bir değişiklikle de milletvekili seçme ve seçilme hakları tanınmıştır.

"KADINA YÖNELİK ŞİDDET DEVAM ETMEKTEDİR"

Bugünde tarih 5 Aralık 2011 göstermektedir. Biz kadınlar bugünü anmanın 77 yıldönümünü yaşarken her ne kadar Atatürk döneminde elde ettiğimiz kazanımların birçoğunu hak olarak elde etmiş olsak ta bugün kadına yönelik şiddetin toplumsal alanın her yerinde Türkiye de ve dünyada örnekleri ile görebilmekteyiz. İran'da çok istisnai durumlar haricinde kadının boşanma hakkı yok Suudi Arabistan'da kadının oy hakkı 2011 yılında verildi, araba kullanması yasak. Dünyada her 3 kadından 1'i hayatının bir döneminde şiddete maruz kalıyor. Her 5 kadından 1'i hayatının bir döneminde tecavüz veya tecavüz girişimi kurbanı oluyor. Okuma-yazma bilmeyen ve eğitim hakkından mahrum 1 milyardan fazla yetişkinin 2/3'ü kadın.

"TÖRE VE BERDEL ÜLKEMİZİN KARA LEKESİDİR"

21. Yüzyıl Türkiye’sinde de  “Töre Cinayetleri”, ve “Berdel” uygulamaları Türkiye coğrafyasının acı olan ama gerçek olan bir kara lekesidir.

Benzer örneklerle kadının toplum içerisindeki yeri gözler önüne seriliyor. Bu gibi yanlış uygulamalara engel olmakta kadına ve toplumsal alanın her yerinde kadını bir ana bir eş olarak gören erkeğin elindedir. 77 Yıl önce Atatürk’ün kadınlarımıza vermiş olduğu seçme ve seçilme Hakkı’nın sadece var olan ve kullanılmayan bir hak olarak kalmaması için toplumun her kesimine önemli görevler düşmektedir. Bu duygularla kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkının verilişinin 77. yılını kutluyor, saygılar sunuyorum.