İlçe Başkanı Ekrem Korkmaz düzenlediği basın toplantısında paylaşımın hakaret içerdiği için adli süreç başlatıldığını söyledi. Korkmaz paylaşımın da ayrıca kadın kimliğini gözardı edilerek cinsiyet ayrımcılığının yapıldığını ileri sürdü.
İYİ Parti Darıca İlçe Başkanı Ekrem Korkmaz,Ak Parti Darıca İlçe Başkanı Muzaffer Bıyık’ın İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile ilgili sosyal medyada yapmış olduğu paylaşımla ilgili ilçe teşkilatında basın toplantısı düzenledi. İlçe Yönetim Kurulu üyeleri ve partililerin katıldığı basın toplantısında konuşan Başkan Ekrem Korkmaz,Ak Parti İlçe Başkanı Muzaffer Bıyık’ın paylaşımının kadınların emeği ile iktidara gelmiş partinin ilçe başkanının hakarete varan talihsiz bir açıklama olduğunu belirtti.
Av.Ekrem Korkmaz'ın açıklaması:
AK Parti Darıca İlçe Başkanı sıfatını hasbelkader ve şimdilik üzerinde taşıyan bir şahsın, Türkiye’nin umudu, milyonların kurtuluş müjdecisi sayın genel başkanımız Meral AKŞENER hakkında yapmış olduğu ve daha sonra da kendince düzeltmeye yeltendiği sosyal medya paylaşımı, yalnızca ilgili şahsın terbiye düzeyi ile ilgili bilgi vermekle kalmamakta aynı zamanda ülkemizde eğitim sorununa acilen çözüm bulunması ihtiyacını da gözler önüne sermektedir. Bu ülkede zübük siyasetine yer olmamalıdır. Bu açıklamamızı yalnızca ilgili şahsa yönelttiğimizi, Ak Parti camiası ve onun değerli mensuplarını incitmek düşüncesinde olmadığımızı, hiçbir zaman bu camianın liderine ve değerlerine saldırmak gibi bir densizlikte bulunmayacağımızı, edep ve terbiyemizin gereği olarak özenle belirtmek isteriz.
İlgili şahsın paylaşımının başında “kadın” sözcüğü kullanılarak ayrımcı ve cinsiyetçi bir yaklaşım sergilenmiş, kadın kimliğine açıkça saldırılmıştır. Bu şahsın daha önceki açıklamalarında eleştirdiği kişilerin cinsiyetinin “erkek” olduğu belirtilmezken bu utanç paylaşımında niçin ısrarla “kadın” kimliğinin vurgulanmaktadır? Bir yorumda “kadın” kimliğine vurgu yapılması nasıl bir ruh halinin ve terbiyenin ürünüdür? Kadın kimliği üzerinden hakarete yeltenmek bir acizlik göstergesi olduğu kadar, yüce dinimizin ve kadim kültürümüzün kadına ve anneye verdiği değerden habersiz olunduğunu da ortaya koymaktadır. Her şeyden önce bir kadın ve bir anne olan Sayın Genel Başkanımız hakkındaki bu paylaşım, bu şahsın kendi teşkilatındaki kadın üyelerine bakışını da ifşa eden, bütünüyle toplum vicdanına yapılmış bir saldırı olarak, eğer kalacaksa bu şahsın siyasi yaşamında bir utanç sayfası olarak anılacaktır. Cumhurbaşkanının Meclise gelmesi esnada ayağa kalkmayan milletvekillerinin davranışını “saygısızlık” olarak niteleyen Bıyık’ın bu utanç paylaşımı ile hangi kategoriye gireceğini ilk seçimlerde Darıca halkı takdir edecektir.
Hangi alanda uzman olduğunu, eğitim seviyesinden çıkaramadığımız Bay Bıyık “beyin ve zeka” konusunda yorum yapmaktadır. Biz bu şahsın zeka düzeyi hakkında bilgi sahibi olamadığımız için, kendisi de bir zeka testi yaptırıp kamuoyu ile paylaşmadığı için bu hususta olumlu yada olumsuz bir beyanda bulunamayacağız. Bununla birlikte; yaptığı utanç paylaşımına bakarak bazı değerlendirmeler yapacağız. Zeka dersi vermeye kalkışan Bay Bıyık’ın daha kendi ana dilini kullanmayı ne ölçüde becerebildiği, paylaşımında kendini ele vermektedir. Zira cümle sonuna nokta konulacağını, cümle başında büyük harfle başlanacağını bile bilmeyen, “spor” sözcüğünü özel isim zannedip eklenen çekim ekini üstten ayıran, sıralı cümleler arasına virgül koymayı beceremeyen, “aptallık hatta şaşkınlıktır” diyerek kendince aptallığı şaşkınlıktan daha hafif bulan, anlatım bozukluğu, imla hatalarıyla dolu cümleler kuran bu şahsın “beyin” konusunda iddialı cümleler kurması, komediden ziyade trajedinin konusunu oluşturabilecek türdendir. Daha da ilginç olanı; şu haline bakmayıp sayın Genel Başkanımızın ülkeyi yönetme iddiası hakkında söz söylemeye yeltenen Bay Bıyık; kendi partisinin stratejisini dahi kavrayabilmekten uzaktır. Ömründe kaç kitap okuduğu, mantık ve siyaset bilimi hakkındaki dağarcığı meçhul olan bu şahıs; kendi partisinin ve liderinin uyguladığı görmezlik stratejisini bile kavrayamamış, sayın Genel Başkanımızın tweetinin reklamını yapmış, göze gireyim derken kendi liderine karşı yapılan bir paylaşımı daha geniş kitlelere ulaştırmış, “lokum” demeye çalışırken çam devirmiş ve böylece siyasi kabiliyetini tüm kamuoyu önünde ifşa etmiştir. Her ne kadar tahsil yalnızca cehaleti ortadan kaldırıyor olsa da; biz yine de Milli Eğitim Bakanlığı yetkililerine çağrıda bulunuyoruz; ortaöğretim müfredatında Türkçe ve Felsefe derslerine lütfen ağırlık veriniz, veriniz ki bizler eğitim sisteminin aksayan yönlerine kötü örnekler vesilesiyle tanık olmayalım.
Paylaşımına yapılan yüzlerce aleyhte yorumu silmekle, daha sonra yorumunun hedef kitlesini kısıtlamakla bilgisayar başında saatlerini tüketen Bay Bıyık; en sonunda da yorumunu düzeltmek zorunda kalmıştır. “Tükürdüğünü yalamak” deyimini kullanmak bizim terbiye anlayışımıza uymadığından bu şahsa “İstediği sözü söyleyen, istemediği sözü işitir” özdeyişini hatırlatmakla yetiniyoruz. Bir partinin ilçe başkanlığı makamında bulunan kişi; gördüğü tepkiden ve yediği azarlardan ürkerek değil terbiye ve ahlak ilkelerini özümseyerek söz ve davranışlarına yön vermelidir. Bay Bıyık; sen Genel Başkanımızın yönetme iddiası hakkında söz söylemeyi bırak, o işler senin boyunu aşar, sen önce kendi Facebook hesabını yönetmeyi becer, sonra da haddinin hudutlarında, birikimin çapında, siyasi zekanın elverdiği ölçüde ve Türkçe’yi düzgün kullanmayı da öğrenerek cümle talimleri yapmakla işe başla.
Meral Akşener’in evlatları olarak; bu milletin yegane umuduna yapılan hiçbir saldırıyı karşılıksız bırakmayacağımızı, hakettiği karşılığı meşru zeminlerde ve bize yakışan terbiye dahilinde vereceğimizi, bunun daha bir başlangıç olduğunu saygı ile kamuoyuna duyururuz.