Antalya'da felçli annesine bakmak için çobanlık mesleğini bırakan Nihat Aktaş, geçimini sağlayamadığı için kendisine bakıcı maaşı bağlanmasını istiyor. Annesinin tuvalet ihtiyacından çamaşırlarının yıkanmasına kadar tüm ihtiyaçlarını gören Aktaş, "Bıçak kemiğe dayandı diyoruz ya, kemiği deldi geçti" dedi.
Antalya'nın Kepez ilçesinde yaşayan Nihat Aktaş (61), 1 sene öncesine kadar İzmir'in Karaburun Yayla köyünde çobanlık yaparak geçimini sağlıyordu. Çalıştığı süre zarfında çeşitli hastalıkları olan annesi Neziha Ekici'ye (78) düzenli olarak maddi yardım sağlayan Aktaş, 1 sene önce annesinin felç kalması nedeniyle işini bıraktı ve İzmir'den Antalya'ya gelerek annesinin bakımını üstlendi. Aktaş, kişisel ihtiyaçlarını göremeyen annesine yemek yediriyor, tuvalete çıkmasına yardım ediyor, banyosunu yaptırıyor, çamaşırlarını yıkıyor, kıyafetlerini giydiriyor.
Annesine bakması nedeniyle çalışamayan Aktaş, vefat eden babasından kalan bin 300 lira emekli maaşıyla geçimini sağlıyor. Aktaş, ağır KOAH, guatr, astım hastası ve kalp yetersizliği bulunan annesinin bu hastalıklar nedeniyle felç kaldığını söyledi. Bin 300 lira maaş dışında herhangi bir kurumdan yardım gelmediğinin altını çizen Aktaş, "Sadece belediyenin aş evinden yemek geliyor. Bir de annem felçli olmasından dolayı devlet eliyle evimize ortopedi yatak geldi" dedi.
"İşin içinden çıkamadık"
Mesleğinin çobanlık olduğunu vurgulayan Aktaş, "İzmir'in dağlarında keçi güdüyordum. Çalıştığım süre içinde anneme maddi yardımda da bulunuyordum. Ama annem 1 senedir yürüyemez hale geldiği için ona bakıyorum. Evimiz kira elektrik, su ve faturalar derken işin içinden çıkamadık" diye konuştu.
"Biz bu durumda ne yapalım?"
Bakıcı maaşı almak için bir hastaneye giderek annesine engelli raporu çıkardığını anlatan Aktaş şu ifadeleri kullandı:
"Hastaneye gittik rapor için gerekenler yapıldı ama yüzde 78 engelli raporu verildi. Rapora itiraz ettik ve farklı bir hastaneye gittik. Orası yüzde 85 engelli raporu verdi ama ağır engelli olarak belirtmediği için herhangi bir yardım sağlanamadı. Biz bu durumda ne yapalım? Son çare Cumhurbaşkanlığımızı aradım. Telefona danışmanı çıktı. Annem ve benim TC kimlik numaralarımızı, ismimizi ve soy ismimizi aldı. İsteğimi sordu bende durumu anlattım. Aile Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne başvurup başvurmadığımı sordu, ben de başvurduğumu söyledim. Ben oraya da gittim bana, "Antalya sınır dışından bir hastaneden rapor alın" dediler. Benim kudretim olsa, ben ne diye kaymakamları, valiyi ve cumhurbaşkanımızı rahatsız edeyim?"
"Komşular yardım ediyor"
Komşuları tarafından yemek, giyim ve para gibi yardım yapıldığını ifade eden Nihat Aktaş, "Biri bir tabak yemek getiriyor, biri kıyafet getiriyor, biri hayrı dokunsun diye 20-30 lira para veriyor. Allah razı olsun hepsinden. Bunlar yalan değil, yetkili kişiler gelip komşularıma sorabilirler. Kaymakamlık tarafından ise bana 8 ay içerisinde 500 lira para ve tekerlekli sandalye yardımı yapıldı. Madem annem ağır engelli değil, ne diye tekerlekli sandalye geliyor? Annem 7/24 yatağa bağlı" şeklinde konuştu.
"Bıçak kemiği deldi geçti"
Annesine gün içerisinde yaptıklarını anlatan 61 yaşındaki Aktaş "Kolundan tutarak lavaboya götürüyorum. Çamaşırlarını yıkayıp asıyorum. Yemeğini hazırlayıp, yediriyorum. Banyosunu yaptırıyorum. Aklınıza gelecek büyün ihtiyaçlarını karşılıyorum. Ben çalışsam 2 bin lira para alırım, ama annem nedeniyle çalışamıyorum. Ben anneme baktığım için bakıcı maaşı bağlanmasını istiyorum. Bıçak kemiğe dayandı diyoruz ya, kemiği deldi geçti. Anneler baş tacıdır, benim gibi durumda olanlara Allah yardım etsin" dedi.
