G-GBGQR9HF6V
10257,4%1,75
34,84% 0,07
36,82% 0,26
2991,17% 0,52
4837,03% 0,00
İran Hükümet Sözcüsü Ali Rebii, bazı milletvekillerinin yaptırımların kaldırılmaması halinde Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı denetimlerinin sona erdirileceğine dair açıklamalarının doğru olmadığını söyledi.
İran devlet televizyonuna göre, Hükümet Sözcüsü Rebii, başkent Tahran'da düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bazı milletvekillerinin, yaptırımların kaldırılmaması halinde UAEA denetimlerinin sona erdirileceğine dair açıklamalarının sorulması üzerine Rebii, İran'ın gönüllü olarak uyguladığı Ek Protokol kapsamında UAEA müfettişlerine özel denetim izinleri verdiğini ve yaptırımların kaldırılmaması halinde bu izinlerin sonlandırılacağını belirtti.
Meclisin ABD yaptırımlarına karşı çıkardığı nükleer faaliyetlerin hızlandırılmasını öngören yasayı uygulayacaklarını söyleyen Rebii, "Denetimlerin seviyesi düşürülecek ancak nükleer anlaşma yürürlükte kaldığı müddetçe denetim ilkesi yerinde kalacaktır." dedi.
İran, nükleer anlaşmayı tekrar müzakere etmeyecek
ABD'de göreve gelecek yeni yönetimle müzakere olasılığına dair soruları da yanıtlayan Rebii, şöyle devam etti:
"ABD'nin yapması gereken (Birleşmiş Milletler) Güvenlik Konseyi kapsamındaki uluslararası yükümlülüklerine uymasıdır. Bunun için müzakereye ihtiyaç yok. Daha önce birçok kez vurguladığımız gibi ABD yükümlülüklerini yerine getirir ve yaptırımları kaldırırsa İran da anlaşmadaki taahhütlerine geri dönecektir."
Rebii, "Bazı Batılı ülkeler daha önce müzakere edilmiş nükleer anlaşmayı yeniden müzakere etmek istiyorlar ancak bu, İran için kabul edilebilir bir şey değil. Çin ve Rusya da Batılı ülkelerin bu talebine karşı tutumlarını açıkça iletmiştir." ifadelerini kullandı.
Mecliste hükümetin itirazlarına rağmen çıkarılan nükleer yasa
Muhafazakarların çoğunlukta olduğu İran Meclisi, nükleer bilimci Muhsin Fahrizade'nin 27 Kasım 2020'de öldürülmesinden kısa süre sonra nükleer faaliyetleri hızlandırmayı hedefleyen "Yaptırımların Kaldırılması ve İran Ulusunun Çıkarlarının Korunması için Stratejik Eylem Planı" yasasını çıkarmıştı.
Hükümet, dış politikada ülkeyi zora sokacağı gerekçesiyle itiraz ettiği yasayı, Anayasayı Koruyucular Konseyinde (AKK) nihai onayı almasının ardından uygulamak zorunda kalmıştı.
Yasa, İran Atom Enerjisi Kurumunun uranyumu en az yüzde 20 zenginleştirmeye başlamasını ve düşük düzeyli zenginleştirilmiş uranyum stoklarını artırmasını zorunlu kılıyor. Nükleer anlaşma ise İran'a uranyumu en fazla yüzde 3,67 zenginleştirebilme izni veriyordu.
Yasa ayrıca, nükleer anlaşmanın taraflarının iki ay içinde Tahran'ın bankacılık ilişkilerini ve petrol ihracatını normale döndürecek adımlar atmaması halinde, İran'ın Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (NPT) kapsamında 2016'dan bu yana gönüllü olarak uyguladığı Ek Protokol'den ayrılmasını öngörüyor.
Tahran yönetimi, Ek Protokol uyarınca, UAEA müfettişlerinin İran'ın nükleer tesislerini istedikleri anda aniden denetlemelerine izin vermişti. İran'ın Ek Protokol'den ayrılması, UAEA müfettişlerinin denetimlerinin sınırlandırılacağı anlamına geliyor.
İran, nükleer anlaşma metninde, "Yaptırımların geri getirilmesi halinde ya da taraflardan birinin anlaşmadaki sorumluluklarını yerine getirmediği durumda İran'ın nükleer anlaşmadaki yükümlülüklerini tamamen ya da kısmen durdurabileceğini" ifade eden 26 ve 36'ncı maddeyi esas aldığını ve attığı adımların anlaşmayı ihlal etmediğini savunuyor.
Ülkedeki bazı milletvekilleri, yaptırımların 21 Şubat'a kadar kaldırılmaması halinde UAEA müfettişlerinin ülkeden çıkarılacağını iddia etmişti.AA