9889,04%1,77
32,57% 0,27
34,99% 0,08
2459,92% 0,99
4013,30% 0,54
Nihat Ergün, gelen verilerden, imalat sektöründe toparlanmanın devam ettiğinin ve imalatın bu yıl büyümeye geçen yıla göre daha fazla destek vereceğinin anlaşıldığını bildirdi.
Ergün, Merkez Bankası'nın açıkladığı İmalat Sanayi Eylül Ayı Kapasite Kullanım Oranı'nı değerlendirdi.
İmalat Sanayi Kapasite Kullanım oranlarının eylül ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1,4 artarak 75,4 seviyesinde gerçekleştiğini anımsatan Ergün, kapasite kullanımının Ağustos ayına göre ise yüzde 0,1 azaldığını kaydetti.Türkiye'de büyümenin lokomotifinin sanayi üretimi olduğunu ifade eden Ergün, "Özellikle de sanayinin en önemli kolu olan imalat sektörüdür. Gelen veriler incelendiğinde imalat sektöründe toparlanmanın devam ettiği ve imalatın bu yıl büyümeye geçen yıla göre daha fazla destek vereceği anlaşılmaktadır" değerlendirmesinde bulundu.
Bu yıl başlarında öngördükleri üzere ülkenin büyümesinde iç talebin daha baskın hale geleceğini belirten Ergün, ilk iki çeyrek büyüme rakamlarının bunun sinyallerini verdiğini, üçüncü ve dördüncü çeyrekte için de aynı tablonun devam ettiğini kaydetti. Ergün, gelen iç talebin sanayi için de bir kaldıraç olacağını ve sanayicilerin yatırımlarını artırmasının önünü açacağını ifade etti.
"Dünya, tüm varlık fiyatlarının yeniden belirlendiği bir dönemden geçiyor"
Dünyanın, tüm varlık fiyatlarının yeniden belirlendiği bir dönemden geçtiğini, Amerikan Merkez Bankası'nın her ne kadar tahvil alımlarında değişiklik yapamamış olsa da önümüzdeki dönemlerde Amerikan ekonomisindeki toparlanmaya bağlı olarak tahvil alım programında bir yavaşlamaya gideceğini, nihayetinde de programı sona erdireceğini belirten Ergün, çünkü kriz döneminde pompalanan olağanüstü likiditenin orta-uzun dönemde piyasadan çekilmesinin gerekeceğini bildirdi.
Hem hükümetin hem de Merkez Bankası'nın gelişmeleri yakından izlediğini ifade eden Ergün, "Ülkemiz gerek güçlü rezervleri gerekse sağlam kamu mali yapısı sayesinde gerekli tedbirleri alacak güçtedir. Yine de sanayicilerimizin de bu dönemde dünyayı iyi takip etmeleri gerekmektedir. Özellikle döviz cinsinden geliri olmayan sanayicilerimizin döviz cinsinden borçlanmamaları ve bilançolarında çok fazla açık pozisyon vermemeleri bu dönemde gelen haberlerden en az düzeyde etkilenmelerini sağlayacaktır." Dedi.
