Tarih: 01.10.2019 13:39

İçişleri Bakanı Soylu: Sonbahar-kış operasyonlarına başladık

Facebook Twitter Linked-in

Kıran Operasyonları

Kıran operasyonları hakkında da bilgi veren Soylu, 17 Ağustos'ta başlatılan operasyonların 4 faz olarak planlandığını ve kendi alanlarında devam ettiğini kaydetti. Soylu, "17 Ağustos'tan itibaren Kıran operasyonları kapsamında şu ana kadar 63 terörist etkisiz hale getirilmiş, 68 mağara ve sığınak da imha edilmiştir." diye konuştu.

Operasyonlar ile önemli bir saha temizliği yapıldığını, gerek eleman gerek barınak gerekse moral noktasında terör örgütüne önemli bir darbe vurulduğunu belirten Soylu, şunları söyledi:

"Bazıları meseleye vakıf olamasalar da teröre destek veren yapılarla yan yana olmaktan geri duramasalar da bu desteği demokrasi kılıfına uydurmaya çalışsalar da biz işin bu boyutunu kesinlikle ihmal etmiyoruz ve edemeyiz. Çocuklarımızı dağa teröristle mücadele etmeye gönderip, dağdaki teröriste erzak gönderen adama sesimizi çıkarmazsak, verdiğimiz mücadelenin samimiyeti sorgulanır. Şehit ailelerimizin, gazilerimizin yüzüne bakamayız. Bunu yapmadık.

Örgüte destek veren kim olursa olsun müdahale ettik, o kaynağı kestik. Bunu yaptıkça da örgütün şah damarının kesildiğini gördük. Buradaki ilişki nettir ve buna yönelik yaptığımız tüm müdahaleler de hem uluslararası hukuk normlarına hem kendi iç hukukumuza hem de kamu vicdanına uygundur."

Göç ile mücadele

Türkiye'nin terörün yanısıra göç ile de mücadele ettiğini hatırlatan Soylu, düzenli göçü yönetirken düzensiz göç ile de ciddi bir mücadele ortaya koyduklarını ifade etti.

Batının Suriye meselesi başladığında durumu görmezden geldiğini belirten Soylu, batının göçmenlere suçlu muamelesinde bulunduğunu, Türkiye'nin ise bu konuya insani değerlerle yaklaştıklarını anlattı.

Türkiye'nin çok yoğun bir kaçak göç baskısı altında olduğunu belirten Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye’de yakalanan kaçak göçmen sayısı geçen yılın ilk 9 ayına göre bu yılın ilk 9 ayında yüzde 58 artmıştır. Öte yandan Yunanistan'a geçişlerdeki artış yüzde 20 seviyesindedir. Yani Türkiye, maruz kaldığı kaçak göç baskısını karşıya yansıtıyor değildir. Kendi kapasitesini arttırarak bu baskıyı azaltmaktadır.

Keza denizlerde göç sebebiyle yaşanan ölümlerde de çok ciddi bir azalış söz konusudur. 2015'te denizlerde göç sebebiyle hayatını kaybeden insan sayısı 279'dur. 2016'da bu sayı 192; 2017'de 56; 2018'de 93 ve bu yıl için de 28'dir. Kaçak göç baskısının bu denli arttığı bir ortamda hem bu can kaybı rakamlarının gerilemesi, hem de karşıya geçiş rakamlarının aynı oranda artmaması, bu konuyla ilgilenen jandarma, sahil güvenlik ve emniyet teşkilatlarındaki arkadaşlarımızın başarısıdır."

Uyuşturucu konusunda Batı ateşle oynuyor

Uyuşturucu ile mücadele noktasında yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren İçişleri Bakanı Soylu, başta PKK olmak üzere terör örgütleri eliyle, laboratuvarlarda üretilen uyuşturuların doğuya, orada üretilenlerin de batıya getirilmesine göz yuman Avrupa ülkelerinin ateşle oynadığını belirtti.

Batılı ülkelerin en çok korktuğunun, terörün en büyük finansman kaynağının ise uyuşturucu ticareti olduğunu ifade eden Soylu, Türkiye'deki mücadeleye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Soylu, şunları söyledi:

"2016'da uyuşturucu sebebiyle ölümler ülkemizde ilk kez 920 oldu, ertesi yıl 941'e ulaştı. Sahaya bastık, 2018 sonu itibarıyla bu sayıyı 657'ye çektik. Bu yıl da halen 125 seviyesindeyiz. Karada ve denizde tüm kolluk birimlerimizle ciddi operasyonlar yapıyoruz. Ele geçen miktarlar, eskiden olduğu gibi gramlarla falan değil, birkaç yüz kilolarla, tonlarla ifade edilen rakamlarda. Bu değişimi iyi görmek lazım.

Özellikle ele geçirilen hammaddelerin uyuşturucu üretim kapasitesi, gerçekten korkutucu boyuttadır. Bu yıl 40 milyon kökün üzerinde kenevir kökü ele geçirdik. Dolayısıyla, dünya bu işe daha fazla göz yummamalıdır ve bunu gerçekten dert edinmelidir diye düşünüyorum."

İhmalin bedelini hayatınızla ödersiniz

"Afyon bitkisini zehir haline getiren de insandır; sentetik uyuşturucuyu yapan da insandır, göçü tetikleyen fakirliği, terörü, şiddeti oluşturan da insandır. Gelir eşitsizliğini de ortaya koyan insanların ürettiği politikalardır." diyen Soylu öğrencilere seslenerek dil ve hukuk bilen, mesleğinin gerektirdiği tüm donanıma sahip, dünyayı takip eden, çevresinde olan biteni küresel bir bakışla analiz edebilen insalara ihtiyaç duyduklarını söyledi.

Öğrencilerin öğrendiklerini unuttuğu veya ihmal ettiği an bunun bedelini hayatlarıyla ödeyeceklerini hatırlatan Soylu, mesleğin en büyük düşmanının ihmal, disiplinsizlik ve tedbirsizlik olduğunu kaydetti.

Soylu'nun konuşmasının ardından Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu öğrencilere ilk dersi verdi.

 AA




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —