yaptığı görüşmede, muhalefet liderlerine Hindistan sınırlarının güvenli olduğunu ve askerin savunma yapabileceğini belirtti.
Çin birliklerinin Hindistan topraklarına girmediğini ve herhangi bir güvenlik noktasının ele geçirilmediğini ifade eden Modi, silahlı kuvvetlere gerekli adımların atılması için tam yetki verildiğini kaydetti.
Modi, Hindistan’ın yeni altyapı faaliyetleri dolayısıyla özellikle Fiili Kontrol Hattı’nda (LAC) devriye kapasitesinin arttığına işaret ederek, tüm ülkenin Çin tarafından atılan adım sebebiyle acı duyduğunu ve kızgın olduğunu vurguladı.
Hindistan’ın barış ve dostluk istediğini ifade eden Modi, fakat en başta ülkenin egemenliğini savunmanın geldiğini söyledi.
Öte yandan, Hindistan Ulusal Kongresi (INC) Başkanı Sonia Gandi, muhalefet liderlerinin konunun detaylarıyla ilgili hala karanlıkta kaldığını ifade ederek, Hint istihbaratının başarısızlığı olup olmadığını sorguladı.
"Kasıtlı provokasyon"
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cao Licien, dün sabah yaptığı açıklamada, 15 Haziran akşamı Hint birliklerinin LAC’ı bir kez daha geçerek Çin topraklarına "kasıtlı provokasyon" için girdiğini söylemişti.
Cao, “Bu yıl nisandan bu yana Hindistan sınır birlikleri tek taraflı ve sürekli olarak LAC’taki Galwan Vadisi’nde yol, köprü ve farklı tesisler inşa etti.” demişti.
Ladakh’taki Galwan Vadisi’nin iki ülke arasındaki fiili sınırın Çin tarafında yer aldığını belirten Cao, Hint birliklerini Çin topraklarına izinsiz girmekle suçlamıştı.
Çin tarafının güçlü talebine bir cevap olarak Hindistan’ın LAC sınırını geçen personelini çekmeyi ve bölgedeki tesisleri yıkmayı kabul ettiğini belirten Cao, Hint tarafının bunları yaptığını öne sürmüştü.
Cao, Hint tarafının Galwan Nehri’nin ağzını devriye yapmak ve tesis inşa etmek için geçmeyeceği konusunda söz verdiğini belirterek, iki tarafın bölgedeki komutanlar düzeyinde toplantılar aracılığıyla birliklerin kademeli olarak çekilmesini tartışacaklarını ve karara varacaklarını söylemişti.
Bölgede gerilimi yükselten süreç
Hindistan'ın kuzeydoğusundaki Ladakh bölgesinde 15 Haziran'da 20 Hint askerinin ölümüyle sonuçlanan çatışmaya neden olan ve bölgede tansiyonu yükselten süreç, Çin askerlerinin mayıs başında üç noktadan Ladakh bölgesine girmesi, burada çadır ve askeri karakollar kurmasıyla başlamıştı.
Çin askerlerinin, "bölgeden ayrılmaları" yönünde defalarca yapılan sözlü uyarılara aldırış etmediği ifade edilmiş, iki ülke arasında bir diğer tartışma konusu Sikkim eyaletinde de Çin ve Hint askerleri arasında çatışmalar yaşanmıştı.
İki ülke askerlerinin Ladakh bölgesinin doğusunda ve Sikkim eyaletinde karşı karşıya gelmesinin ardından gözler bu bölgeye çevrilmişti.
Öte yandan haziran başında iki ülke dışişleri bakanlığı yetkililerinin sınırda artan gerilimi video konferans yoluyla görüştüğü açıklanmıştı.
Hindistan, anlaşmazlığın barışçıl müzakereyle üstesinden gelinmesi konusunda Çinli yetkililerle hemfikir olunduğunu bildirmiş, Pekin yönetimi de iki ülkenin gerilimin düşmesine ilişkin konsensüse vardığını duyurmuştu.
Çin ve Hindistan arasındaki 3 bin 500 kilometrelik sınır hattının büyük bölümü, iki ülke arasında egemenlik tartışmalarına neden oluyor.
Pekin yönetimi, "Güney Tibet" olarak adlandırdığı Hindistan'ın Arunaçal Pradeş eyaletindeki 90 bin kilometrekarelik toprakta hak iddia ederken, Yeni Delhi, Aksai Chin platolarını kapsayan 38 bin kilometrekarelik alanın Çin tarafından işgal edildiğini savunuyor.
Taraflar, uzun yıllardır süregelen görüşmelere rağmen egemenlik ihtilaflarını çözemezken, iki ülke arasındaki gerilim, 2017'de de Çin'in bölgedeki bir sınır yolunu tartışmalı bir platoya uzatmaya çalışması üzerine artmıştı.
AA
