Başbakan Erdoğan, Uludere’de hayatını kaybeden 34 kişinin ailesine ödenecek tazminatı açıkladı. Erdoğan, şöyle konuştu:
HESABINI VEREBİLECEKLER Mİ?:
Uludere’de, o köylerde, benim evlat acısı çeken kardeşlerimin acısını istismar edenler, acaba Hakkari’de geçenlerde polis servis otobüsüne saldırırken öldürdükleri Zeki Yeşil kardeşimin, Bingöl’de çocuklarını korumak için canlı bombanın üzerine kapanarak şehit olan Hatice Belgin kardeşimin, Batman’da karnında 8 aylık çocuğuyla öldürdükleri şehit Mizgin Doru’nun hesabını verebilecekler mi? Bazı yazılı görsel medya grupları acaba bunları gündeme getiriyor mu?
VİCDANINIZ NEREDEYDİ?
BDP milletvekilleri, Uludere’deki olaydan sonra vicdan kavramını hatırladı. Daha önce sizin vicdanınız neredeydi? Niçin ’tek yol silah, tek yol ölüm’ çığırtkanlığından vazgeçmezsiniz? alçakça patlatılan o bomba, sadece Zeki Yeşil’i değil, hayallerini, umutlarını, ailesini katletti.
"HER AİLEYE 123 BİN TL ÖDÜYORUZ"
Uludere meselesinin de Dink cinayetinin de devletin derin dehlizlerinde kaybolmasına asla ve asla müsaade etmeyeceğiz. Uludere’de meydana gelen olay sebebiyle hayatını kaybedenlerin ailelerine yönelik terör tazminatı ödeme sürecini hızlandırdık. Uludere’de yakınlarını kaybeden kardeşlerimizin yaralarını sarmak, acılarını bir nebze olsun hafifletmek üzere terör tazminatı ödemesini hızlandırdık ve hayatını kaybeden her bir kardeşimiz için yasal 23 bin 150 lirayı Şırnak Valiliğimiz emrine gönderdik. Buna ek olarak Başbakanlık hesaplarından yine hayatını kaybeden her kardeşimiz için 100 bin Türk Lirası’nı da Şırnak Valiliğimiz emrine tahsis ettik. Yani şu an itibariyle her aileye 123 bin TL ödüyoruz. Amacımız acıları hafifletmek, yaraları sarmak, gönülleri kazanabilmektir. Bir bedelli de CHP’ye gerekiyor."
CHP ZİHNİYETİ
On yıllardır biri Anayasa Mahkemesi’nin önünde, diğeri Danıştay’ın önünde 2 nöbetçi kulübesi kurdular. Oradan yürütmenin adeta elini, kolunu bağladılar. Aslında bizim bir bedelle de CHP için çıkarmamız gerekiyor. Yoksa bunların Anayasa Mahkemesi ve Danıştay önündeki nöbetleri bitmeyecek. En son katsayı düzenlemesini bir kez daha Danıştay’a götürdüler. Dersim’deki zihniyet neyse, bugün CHP’daki zihniyet aynı. Siz bu imam hatiplerden neden rahatsız oluyorsunuz? Meslek liselerinden neden rahatsız oluyorsunuz? Bu okullarda okuyan çocuklar bu ülkenin evlatları değil mi? Dindar bir nesil gelmesin. Herhalde bundan. Kapıcının çocuğu siyasal bilgiler fakültesine giriyor, köylü Ahmet amcanın oğlu hukuk fakültesine giriyor, bundan rahatsız oluyorlar. Hakkari’deki çoban, İstanbul’da kağıt toplayan yoksul, Keçiören’deki gecekondulunun çocuğu mimar, gazeteci oluyor, CHP rahatsızlık duyuyor.
