Gebze AYÖP'ten KPSS protestosu!

Gebze Ataması yapılmayan Öğretmenler Platformu (AYÖP) KPSS sınavında soru kitapçığının basına sızdırılması iddiaları nedeniyle sınavın geçersiz ve iptal edilmesini talep etti. Yaklaşık 100 kişilik platform üyesi grup Eskiçarşı Tarihi Çeşme önünde basın açıklaması yaptı. Platform Üyesi Özgür Özmen tarafından yapılan basın açıklamasında, her sınavda ayrı bir skandala imza atan ÖSYM’nin, özellikle memur atamalarının olduğu sınav sorularının servis edilmesi ve belli çevrelere sunulması geleneğinin 2012 KPSS'de de sürdürüldüğü öne sürüldü. 

Özmen tarafından yapılan basın açıklamasında şu görüşlere yer verildi, “Geçmişe bakıldığında özellikle son 3 yıldır, devletin çeşitli kademelerinde görev alabilmek için yapılansınavların birçoğunda bir usulsüzlüktür, bir hırsızlıktır süregidiyor. Daha iki yıl önce polislik sınavı sorularının çalınması ve bazı evlerde soruların ele geçirilmesi, ardından 2010 KPSS sorularının servis edilmesi, daha sonra TUS'ta yaşanan şaibeler, YGS de ortaya çıkan şifreler, hâkimlik savcılık sınavlarında dereceye giren ve milletvekili yakını olan hukukçular, vaizlik sınavlarındaki yolsuzluk iddiaları, kazananlar listesinde yapılan değişiklikler ama hiç kimsenin bir şey iddia edemediği birçok kamu görevlisi alımı... Hepsi farklı sınavlar fakat ortak noktaları aynı:Şaibe,Servis,Cemaat... 2010 KPSS'ye baktığımızda faillerin belirlenmesine, bilinmesine rağmen bir türlü sorumluların yakalanamamışa), soruların gönderildiği mail adresleri belli iken, gönderen ve alan kişilerin ismi basına bile yansımışken, çok sayıda bariz kanıt varken iki yıldır soruşturma aşamasından, dava aşamasına geçilememiş, göstermelik olarak sınavın sadece ikinci oturumu iptal edilip tekrarı yapılmıştır. Sınavı şaibeli olduğu bariz olan kişilerin ataması yapılmış, hatta ne tesadüftür ki bazı kimseler eşleriyle birlikte aynı okula atanmış ve hala öğretmen sıfatıyla çalıştırılmaktadır. 2012 KPSS'yi göz önünde bulundurduğumuzda durumun 2010'dan farklı olmadığı görülmektedir. 2012 KPSS öncesi, uygulama anı ve sonrasını değerlendirdiğimizde; Genel Yetenek-Genel Kültür sınavı saat 9.30 da başlamış 11.30 da sona ermiştir. Eğitim Bilimleri sınavı ise, 14.30'da başlayıp, 17.00'de sona ermiştir. Sınav kurallarını dikkate alırsak, 14.30'da başlayan sınava girmiş bir kişinin sınavdan en erken çıkma zamanı, sınav süresinin 3/4'ü tamamlandıktan sonra olacağına göre, bu kişinin 1 saat 52,5 dakikadan önce çıkması sınav kurallarına göre mümkün değildir. Kişi veya kişilerin sınav binasından çıkma anı en erken 16.22 de olabilir. Savunma olarak sunulan sınav sorularını ezberlediği iddia edilen kişilerin soruları internete verme zamanı dikkate alınırsa en iyi ihtimalle sınav kurallarına uyulmadığı açıkça görülmektedir, bu durum bile sınava şaibenin karıştığının açık ispatıdır. Gelinen bu noktada son olarak 7-8 Temmuz tarihleri arasında 4 oturum şeklinde gerçekleştirilen KPSS 2012 sınavında da yine aynı senaryo tekrarlandı. Cemaate yakınlığıyla bilinen bir yayınevine sorular servis edildi. Sınav esnasında DİHA tarafından sınav bitmeden yayınlanan sorulara "sınavdan çıkanların not alıp basına dağıttığı sorulardır" diyen ve olayı geçiştirmeye çalışan ÖSYM ve sınavda şaibe yoktur diyen Başbakanı yalanlayacak en somut kanıt yine ÖSYM'nin kendi eliyle yayınlanan Basın kitapçığıdır...

GARİPLİK BUNUN NERESİNDE Mİ?

ÖSYM sınav uygulama kılavuzlarında Madde 3.6'da aynen şu ibareler yer almaktadır.Her soru kitapçığının "SORU KİTAPÇIK NUMARASI" farklı olacaktır. Farklı numaralarda basılan soru kitapçıklarındaki sorular birbirinin tamamen aynı olacak ancak soruların veya sorulardaki seçeneklerin sıralanışı ile doğru cevabın yeri değişebilecektir. Bu nedenle her adayın cevap anahtarı da farklı olacaktır.

Kişiye özel kitapçık uygulaması akabinde mevcut uygulamada hiç bir kitapçık birbiri ile uyumlu değildir. Şıkların yerleri veya soruların yerleri değiştirilerek oluşturulan kombinasyonlar ile farklı kitapçıklar oluşturulmaktadır velhasıl hiç bir kitapçık bir biri ile uyumlu değildir. 2010 KPSS skandalından sonra Adaya özel kitapçık ve cevap anahtarı uygulamasına geçilmiş ve bu uygulamaya göre adayların hiç birinin kitapçığı aynı değildir. Master Kitapçık ise benzersiz ve hiç bir adaya ait olmayan örnek ve Basın kitapçığıdır. ÖSYM'nin, DlHA'nın sorularına karşılık, "sınavdan çıkanların not alıp basına dağıttığı sorulardır" demesi işte burda bir yalan olarak dikkatimizi çekmektedir.

Üstte belirttiğimiz gibi, hiç bir adayın kitapçığının aynı olmadığı bir sınavda, öğrencilerin bir araya gelerek oluşturdukları soruların, master kitapçıkla diziliş olarak aynı olması mümkünü olmayan bir durumdur. Çünkü master kitapçık sadece, ÖSYM'de bulunmaktadır.

Ve bu durumun tek açıklaması vardır, o da sınavdan önce master kitapçığın dışarıya sızdırıldığıdır. Bu durum ise sınavın geçersiz ve iptalinin zorunlu olduğuna delildir. Düzgün istihdam politikaları geliştiremeyen, YÖK adında bir kuruma sahip olup da ülkenin hangi meslekten hangi sayıda elemana ihtiyacı olduğunun dahi hesabını yapamayan, hemşiresi eksik öğretmeni fazla, yanlış planlamalarla ve politikalarla çocuklarını sınav stresine kurban eden, eğitimli gençlerinin hayatlarını yok eden bu hükümete sesleniyoruz: Kime hizmet ediyorsunuz siz?”